Halkın Bankasya'ya verdiği büyük fedakarlığı ve desteği gözler önüne serdi.
Dünya, Türkiye’deki gelişmeleri şaşkınlıkla izliyor.
Batması için 14 aydır devlet eliyle türlü oyunlar çevrilen Bank Asya’nın hâlen dimdik ayakta olması, dünyanın dikkatini çekiyor.
Klasik manzaradır. Zor duruma düşen bankanın kapılarında ertesi gün sıra oluşur. Uzun kuyruklar oluşturan müşteriler, bir an evvel paralarını kurtarmanın derdindedir.
Bank Asya şubelerinin önünde de uzun kuyruklar oluştu. Ama bir terslik vardı.
Para çekmeye değil, yatırmaya gelen insanların oluşturduğu kuyruklar.
Kimi yerlerde para yatırmaya davul zurna eşliğinde gidenler oldu.
‘Para çekmeyiz, çeksek çeksek selfie çekeriz’ sözleriyle, bankayı gasp etmeye çalışanlara orantısız zekâ ile cevap vermeyi ihmal etmediler.
Pusetli bebekler, ilk ziynet altınlarıyla gitti banka şubelerine.
Yoğun bakımdan çıkıp tekerlekli sandalye ile kefen parasını yatırmaya giden nineleri de gördü herkes.
Binlerce farklı hikâye, on binlerce farklı manzara...
Dikkatleri çeken esas şey ise tüm bunların oluşturduğu büyük fotoğraf oldu.
Bu insanlar, yiğitçe çıktılar meydana.
Daha önce evini, arabasını satıp Bank Asya’ya yatıranlar, bu defa pazar parasına kadar yatırdı.
İktidar yardımıyla elde ettikleri rant yoktu. Yarınlara dair endişeleri yoktu. Korkuları yoktu.
Ama cesaretleri vardı. Bu cesaret bugün ortaya çıkmadı.
Hizmet’in kurduğu her müessese için tekrar tekrar ortaya kondu.
Her defasında dünyalıklarını seferber etmekten çekinmediler. Gün oldu, adını bile duymadıkları ülkelere gittiler.
‘Kimse yok mu?’ diye her sorulduğunda yiğitçe ‘ben varım’ diye bir adım öne çıktılar. Bir adım atmak yetmedi çoğuna. Küheylanlar gibi koşan yiğitler oldu her dönem.
Yiğit insanlar...
O yiğit insanlar 14 aydır Bank Asya’ya sahip çıkıyor.
Bank Asya’yı ablukaya alıp içeri giren hırsıza karşı birlik olup tüm dünyaya mesaj veriyor.
Tüm dünya da bu manzarayı izleyerek kafasındaki sorulara cevap buluyor. Aldıkları en önemli cevap ise, değirmenin suyunun nereden geldiği ile ilgili.
Bu süreç, Hizmet müesseselerinin kurulmasında finansal kaynağın nasıl temin edildiğini merak edenlere en büyük cevabı veriyor.
Ülkeyi kuşatan haramîler; faiz lobisinden, hırsızlık lobisinden, İsrail lobisinden, üst akıl lobisinden, yolsuzluk lobisinden besleniyor olabilir.
Bu lobiler dünyanın birçok yerinde etkin olabilir.
Ama tüm dünya, Hizmet müesseselerinin hangi lobinin güvencesi olduğunu gördü.
Anadolu insanının emeğine sahip çıkan ‘Yiğitlik Lobisi’ni gördü.
Allah’tan başka kimseden korkmayan yiğitlerin oluşturduğu lobiyi gördü.