Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahin, ulusal bir televizyonun canlı yayınında soruları yanıtladı. Yeni hazırlanan
Anayasa değişikliği paketine ilişkin açıklamalarda bulunan Şahin, taslağın son şekline getirmeden yayınlanması durumunda bir
takım farklı olumsuzluklarla karşılaşmanın mümkün olacağını belirtti.
Şahin,
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet
Fırat Başkanlığı'nda oluşturulan komisyonun paketle ilgili çalışmalarını sürdürdüğünü,
Adalet Bakanlığı görevine getirildikten sonra kendisinin de çalışmalara dahil olduğunu anlattı.
Taslağı hazırlayan hocalarla önümüzdeki hafta biraraya geleceklerini, taslağı kamuoyuyla paylaşabilecekleri hale getireceklerini ifade eden Şahin, taslağın tüm kamuoyuyla paylaşılacağını kaydetti. Şahin, ''Şu anda ortada 'bizim taslağımızdır' diyeceğimiz bir metin yok'' dedi.
Baş
bakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bu çalışmalara bizzat katılmayı istediğini aktaran Şahin, çalışmaların belki 2 gün sürebileceğini ve taslağın kamuoyuna sunulmaya hazır hale getirileceğini belirtti. Şahin, ''İmzaya açtığımız noktaya gelene kadar bizim bir taslağımız yoktur'' dedi.
Çalışmalar sırasında muhalefet partileriyle uzlaşma içinde olup olmayacaklarının sorulması üzerine Şahin, TBMM'de AK Parti Grup Başkanvekillerinin bu konuda mutlaka temasa geçeceklerini kaydetti. Şahin, ''Gönlümüzden geçen, bunu gerçekten kamuoyunda tartışalım, geniş bir uzlaşma zemini yakalayalım. Tüm siyasi partilerimizin malı olsun arzu ediyoruz. Tartışmaya açıldıktan sonraki öneriler de bizim için önemli olacak'' diye konuştu.
-''HAYAL ÜRÜNÜ İFADELER''-
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, taslağın ''
Lozan'ı, rejimi tehlikeye attığına'' ilişkin eleştirilerinin sorulması üzerine Şahin,
Türkiye'de korku üzerine
siyaset yapmanın alışkanlık haline geldiğini belirtti. Şahin, ''
Cumhuriyet 85. yaşına basacak, hala 'Cumhuriyet, rejim tehlikede' derseniz, birileri çıkar, 'hala nasıl tehlikede, acaba bu rejimde noksanlık mı var?' diye düşünür'' dedi.
Mehmet
Ali Şahin,
yeni Anayasa taslağının, temel hak ve özgürlükleri, bireyi, bireyin mutluluğunu ön plana alan bir mantıkla hazırlandığını kaydetti. Şahin, ''1982 Anayasası'nın değiştirilmesi ve nasıl bir Anayasa olması gerektiği konusunda bir frekans paralelliği, beraberliği var, kimse endişe duymasın'' diye konuştu.
Taslağın, rejimin, Cumhuriyet'in temel niteliklerini, Lozan Anlaşması'nı tehlikeye düşürdüğüne dair yorumların, ''hayal ürünü ifadeler'' olduğunu söyleyen Şahin, bu konulara yönelik hiç bir şeyin
taslakta yer almadığını belirtti. Anayasa taslağını hazırlayan Prof. Dr.
Ergun Özbudun'un da taslakla ilgili, ''
laiklik ilkesinin daha da güçlendirildiği, daha da açık hale getirilmeye çalışıldığı bir metin'' ifadesini kullandığını aktardı.
Şahin, taslakla ilgili eleştirilerin, metin okunmadan yapıldığını da ifade etti.
Taslak metnine ilişkin ayrıntılı soruların yöneltilmesi üzerine Şahin, aldıkları karar gereği, hangi maddenin nasıl değiştiği konusunda açıklama yapma yetkisinin yalnızca
Dengir Mir Mehmet Fırat'ta olduğunu bildirdi.
-CUMHURBAŞKANININ YETKİLERİ-
Hazırlanan metnin, Cumhurbaşkanının yetkileri açısından önemli değişiklikler getirdiğini belirten Şahin, Cumhurbaşkanı'nın yetkilerinin daraltıldığını ifade etti. Şahin, bunun, ''AK Parti, kendi mensuplarından birini yeni Cumhurbaşkanı seçti. Kendi seçtikleri Cumhurbaşkanının yetkilerini niye bu kadar kısıtladılar?'' şeklindeki soruları gündeme getireceğini söyledi.
''
Cumhurbaşkanlığı sembolik hale mi geliyor?'' şeklindeki soruların da haksızlık olacağını dile getiren Şahin, Cumhurbaşkanının Anayasa'da öngörülen yetkilerinin çok fazla olduğunun çeşitli defalar dile getirildiğini, hatta bu konunun 10. Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer tarafından da değerlendirildiğini anlattı. Şahin, bu nedenlerle konuyla ilgili maddelerde oldukça daraltmaya gidildiğini belirterek, Cumhurbaşkanı'nın devletin başı olarak birçok yetkisini kullanacağını ancak bir çok bakımdan da yetkilerinin daraltıldığını aktardı.
-21 EKİM'DE HALK OYLAMASI YAPILACAK-
Mehmet Ali Şahin, sorular üzerine, Cumhurbaşkanının
halk tarafından seçilmesini de öngören
Anayasa değişikliği paketiyle ilgili halk oylamasının 21 Ekim'de yapılacağını bildirdi. Şahin, 21 Ekim'de halkın oyuna sunulacak Anayasa değişikliğine ilişkin maddelerin, referanduma sunulan haliyle muhafaza edileceğini kaydetti.
Üstünde şu an çalışılan Anayasa değişikliği taslağının da parlamentodan geçtikten sonra halkın oyuna sunulacağını belirten Şahin, bu süreç konusunda bir şey söylemenin mümkün olmayacağını, ancak 2008 yılı ortaları veya sonlarına doğru gerçekleşebileceği tahmini yapıldığını bildirdi.
Nijerya uyruklu bir sığınmacının
Beyoğlu emniyetinde işkenceyle öldürüldüğü şeklindeki iddiaları da yanıtlayan Şahin, konuyla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdi. Şahin, ''Gözaltında hayatını kaybeden
yabancı uyruklu bir insan var. Bu insan gözaltında nasıl ölür, bunun mutlaka ortaya çıkarılması gerekir. Olayı yakından takip ediyorum'' dedi. Şahin, işkence ve kötü muamele konusunda son derece hassas olduğunu belirtti.
Trabzon Kapalı Cezaevinde, 2 gün önce bir hükümlünün, öldürmek amacıyla etrafına ateş ettiğini söyleyen Şahin, olayın herhangi bir
ölüm veya yaralanmaya sebebiyet verilmeden atlatıldığını söyledi. Şahin, ''Konunun beni asıl ilgilendiren yönü, o
silah o cezaevine nasıl girdi? Bunun mutlaka ortaya çıkarılması lazım'' dedi. Şahin, bu konuyla ilgili de bir
müfettiş görevlendirdiğini bildirdi.
-LOJMAN TORPİLİ-
Bakan Şahin, bir milletvekilinin, hakime
lojman tahsisi için kendisine not gönderdiği şeklindeki haberin hatırlatılması üzerine de zaman zaman kendilerine bu taleplerin geldiğini, nezaket icabı bu talepleri aldıklarını anlattı. ''Ancak bizden ne talep edilirse edilsin, yasal sınırlar içinde hareket etmek zorundayız'' diyen Şahin, bu haberi yapan muhabir ve
gazete yazı işleri müdürüne teşekkür ettiğini söyledi. Şahin, ''Kontrol edildiğimizi bilirsek daha dikkatli davranırız. Kamuoyunun, basının denetimine ihtiyaç var'' dedi.
-
HSYK-
Türkiye
Barolar Birliği Başkanı
Özdemir Özok'un,
adli yıl açılış töreninde yaptığı konuşmadaki ''
Yargı bağımsızlığı önündeki en büyük engel, Adalet Bakanlığı'dır. Adalet Bakanı ve Müsteşarı, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) olmamalı'' şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Şahin, ''Türkiye'de Adalet Bakanının veya müsteşarının HSYK'da bulunuyor olması kuralını biz getirmedik. HSYK kurulduğu andan itibaren bu böyledir'' dedi.
Şahin, ''Değiştirmeyi düşünüyor musunuz?'' sorusu üzerine,
Avrupa ülkelerinden örnekler vererek, Fransa'da
cumhurbaşkanının kurulun başkanı,
adalet bakanının da yardımcısı olduğunu, İtalya'da da buna benzer uygulamalar bulunduğunu söyledi. Şahin, ''Bakan ve müsteşarın HSYK'da bulunuyor olmasının yargı bağımsızlığı önündeki engel olarak görülmesini asla paylaşmıyorum'' dedi.
AA