Yazılı açıklama yayınlayan Bahçeli, demokratik rejimlerde, devlet kurumlarının
bildiri savaşına girmesinin çok vahim bir durum olduğunu belirtti. Cepheleşme ve çatışma ortamında, Türk demokrasisinin tahrip edildiğini savunan Bahçeli,
siyaset kurumunun zedelendiğini ve
Anayasal kuruluşların itibar kaybına uğradığını savundu. Kapatma
davasının ardından
Başbakan Erdoğan ve AK Parti'nin, 'bağımsız Türk yargısını
hedef alan, tehdit ve
terör kampanyası' başlattığını ileri süren MHP lideri, "Başbakan ve AKP, kendilerini meşru zeminlerde savunmak yerine, siyasi güç gösterisi ve meydan
okuma yolunu seçmiş ve yargıya karşı adeta cihat ilan etmiştir. AKP'nin siyasi ihtirasları uğruna Türkiye'nin onuru ve haysiyeti ayaklar altına alınmış, Başbakan ve arkadaşları Anayasa Mahkemesi'ni
baskı altına almak için
yabancı başkentlerin karanlık koridorlarında yargıyı ihbar turlarına çıkmıştır." dedi.
Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun bildirisinin yargıyı hedef alan sistemli
tahrik ve tehditlerin ağırlaştığı bir ortamda yayımlandığını ileri süren Bahçeli, şöyle devam etti: "Bu bakımdan, bildiriyi, içeriden ve dışarıdan kuşatma altına alınan, bizzat hükümetin yönlendirdiği çok ağır bir saldırı ve
hakaret kampanyasının hedefi yapılan ve savunmasız bir hale getirilmeye çalışılan Türk yargısının, bağımsızlığını ve onurunu korumayı amaçlayan haklı bir tepki olarak görmek mümkündür. Ancak, burada çok hayati bir nokta gözden kaçırılmamalıdır. Yasama, yürütme ve yargının görev ve sorumlulukları Anayasa'da açıkça belirtilmiştir. Yasama ve yürütmenin, yargıyı etki ve
vesayet altına almaya çalışması ve görevine müdahalesi ne kadar yanlış ve kabul edilmezse, yargının da yasama ve yürütmenin yetkilerini alenen sorgulaması ve bu alana taşacak tutumlar içine girmesi de aynı derecede hatalı ve kabul edilemez bir durumdur."
Gelinen noktada 'işin şirazesinden tamamen çıktığını' dile getiren MHP lideri, Anayasa Mahkemesi'ndeki
kapatma davası sürecinin sağlıklı işlemesine herkesin yardımcı olması gerektiğini anlattı. Basının daha dikkatli yayın yapmasını isteyen Bahçeli, Cumhurbaşkanı'nı da inisiyatif almaya davet etti: "Bugün gelinen noktada Cumhuriyet'in temel organları arasında aleni bir çatışma yaşanıyor olması karşısında, Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu konuda inisiyatif alması yerinde ve yararlı olabilecektir. Bu amaçla konunun bütün yönleriyle bir
diyalog ortamında ele alınarak bu çatışmalara son verilmesi için Sayın Cumhurbaşkanı'nın başkanlığında yasama, yürütme ve yargı kurumları başkanlarının bir araya gelmesi üzerinde durulmalıdır."
AKP YARGIYA CİHAT İLAN ETTİ
AKP'nin kapatılması için açılan dava sonrasında Başbakan Erdoğan ve AKP'nin bağımsız Türk yargısını hedef alan 'hukuk ve ahlak dışı bir
taciz, tehdit ve terör kampanyası' başlattığını savunan Bahçeli, Başbakan ve AKP'nin kendilerini meşru zeminlerde savunmak yerine, siyasi güç gösterisi ve meydan okuma yolunu seçtiğini kaydetti. AKP'yi yargıya karşı adeta cihat ilan etmekle de suçlayan Bahçeli, şu görüşleri dile getirdi:
"AKP'nin siyasi ihtirasları uğruna Türkiye'nin onuru ve haysiyeti ayaklar altına alınmış, Başbakan ve arkadaşları Anayasa Mahkemesini baskı altına almak için yabancı başkentlerin karanlık koridorlarında yargıyı ihbar turlarına çıkmıştır. Türkiye'yi aşağılamayı meslek edinen Avrupalı müfettişlerin Cumhuriyetin temel değerlerine dil uzatmaları ve Anayasal kurumlara yönelttikleri ağır hakaretler, bizzat Başbakan tarafından haklı ve meşru müdahale olarak görülmüş ve savunulmuştur. Bu süreçte, Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararın ne olması gerektiği konusunda da yol göstermeye yeltenilmiş, bazı çevreler kararı dikte ettirecek kadar çizmeyi aşmıştır."