Ergenekon terör örgütüne yönelik soruşturmaya en başından beri karşı olanlar, ısrarla, Ergenekon soruşturmasının Tuncay Güney'in ifadelerine dayandığını söyleyerek, operasyonları gölgelemenin hesaplarını yapıyor. Oysa soruşturma, herhangi bir ifadeyle değil, somut bir delille, yani Ümraniye'de ele geçirilen el bombalarıyla başlamış, Cumhuriyet gazetesine saldırı bağlantısıyla da genişlemişti. Doğu Perinçek, Hurşit Tolon ve Şener Eruygur gibi isimlerden elde edilen belgelerse, Güney'in iddialarına göre, çok daha vahim bilgiler içeriyordu. Önce soruşturmayı ciddiye almadılar. Ardından av tüfeğiyle darbe mi olur deyip magazinleştirmeye, içini boşaltmaya çalıştılar. Ama onlar, örtmeye çalıştıkça, hukuk işledi, derin bağlantılar, Türkiye'yi kaosa sürükleyecek planlar, dahası cephanelikler çıktı. Türkiye, Ergenekon soruşturmasıyla, devletin altına bomba döşeyen bir köstebek devlet daha olduğunu gördü. Ama soruşturmaya en başından beri karşı olanlar hala, ağacı gösterip ormanı saklamaya çalışıyor. Bunun için de oyun içinde oyun planlıyorlar. ERGENEKON'DA YENİ SULANDIRMA OYUNU Bazı medya organları, sulandırma çalışmalarının istenilen sonucu vermemesi üzerine, yeni bir oyun sahnelemeye başladı. Oyun Tuncay Güney'in üzerine kuruldu. Birileri Ergenekon soruşturmasının Güney'in 2001 yılında verdiği ifadelere dayandığı izlenimi verecek, birileri de Güney'in geçmişini gündeme getirip tutarsızlıklarını bulacak ve operasyonlar yire sulandırılacak, soruşturmanın tutarsız olduğu iddiaları dile getirilecekti. SORUŞTURMA GÜNEY'E DAYANIYOR YALANI Nitekim sanık avukatları hemen harekete geçti, Tuncay Güney'in, zaten delil klasörlerinde deşifresi bulunan 2001 yılında verdiği ifadeleri mahkemeden istedi. ERGENEKON AVUKATLARI GÜNEY'E SARILDI Görüntüler haber merkezlerine ulaşılır ulaşmaz, televizyonlar kesintisiz yayına başladı. Senaryonun ezberletilen cümleleri ekranlara taşındı. Görüntüler, "Tuncay Güney'in Ergenekon davasını başlatan sorgulaması" diye lanse edildi. Bazı ana haber bültenleri "işte davayı başlatan sorgulama" alt bantlarıyla bu görüntüleri verdi. Televizyonlara bağlanan yorumcular da "davayı bu açıklamalarla nasıl başlatırsınız" mesajları vermeye çalıştı. SULANDIRMAKLA GÖREVLİ GRUP İŞİNİ YAPTI Oysa Ergenekon'u, bu açıklamalara dayandıranlar da biliyordu ki, bu soruşturma 12 Haziran 2007 tarihinde İstanbul Ümraniye'de 27 el bombası ve TNT kalıplarının bulunmasıyla başlamış, cephanenin Cumhuriyet Gazetesine atılan el bombalarıyla aynı olduğunun tesbit edilmesiyle genişlemişti. Yapılan bu çarpıtmalara Gazeteci Yazar Şamil Tayyar da dikkat çekti. SORUŞTURMA ÜMRANİYE BOMBALARIYLA BAŞLADI Sonrası zaten çorap söküğü gibi geldi. Cumhuriyet saldırısından sonra Ergenekon Terör Örgütü ETÖ'nün Danıştay saldırısı ile bağlantısı da deşifre edildi. Yani soruşturma Tuncay Güney'in iddia ve ifadeleri ile değil bombalardan ve bombalamalardan sonra başladı. SANIKLARDAN ÇIKAN BELGELER GÜNEY'E İHTİYAÇ BIRAKMIYOR ETÖ zanlısı olarak yakalanan Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İP Genel Başkanı Doğu Perinçek, Emekli paşalar Hurşit Tolon ve Şener Eruygur'dan ele geçirilen Ergenekon yapılanmasına dair belgeler Lobi faaliyetleri ve eylem planları da Tuncay Güney'in iddialarına ihtiyaç bile bırakmıyordu. İSTİHBARAT KURUMLARI'NIN RAPORLARI DA VAR Dahası, Karargah evlerinde olduğu gibi, Ergenekon Terör Örgütü'nün alt birimleriyle ilgili, istihbarat kurumlarının da önceki yıllarda hazırladığı raporlar vardı. Üstelik bu belgelere dayanılarak ilerleyen soruşturmada atılan her adım, buz dağını andıran ETÖ'nün daha büyük ve tehlikeli olduğunu ortaya koydu. SAMANYOLU HABER