Arama
kurtarma çalışmalarının
Vali'nin açıklaması sonrası yavaşlatıldığını belirten
Topçu, "Bunun üzerine gidilmesi lazım. Burada devletin
yönetim erkini elinde tutanlar da kendi iç dizaynları çerçevesinde gereğini yapacakları kanaatini taşıyorum." dedi.
BBP Genel Başkan Vekili
Yalçın Topçu, bugün helikopter
kazasında hayatını kaybeden eski genel başkanı
Muhsin Yazıcıoğlu ve
dava arkadaşları ile
Gazeteci İsmail Güneş'in ailelerine taziye ziyaretlerinde bulunmak için Sivas'a geldi. 29
Mart seçimlerinde başkan seçilen BBP'li Doğan Ürgüp'ü de makamında ziyaret eden Topçu, partisinin il teşkilatında bir
basın toplantısı düzenledi.
Helikopter kazası ve
ülke siyasetiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Topçu, 23
Nisan Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı'nı vesile ederek TBMM'nde
eylem yapan DTP'lilere de tepki gösterdi. Topçu, bu tür bayramları vesile ederek toplumdaki barış, huzur ve kardeşliği bozanları kınadığını söyledi.
DTP'nin,
PKK terör örgütünün sözcüsü olduğunu iddia eden Topçu, "Keşke onlar Meclis'e girdiklerinde söyledikleri gibi
Türkiye ve Türk insanının partisi olmayı becerebilselerdi, ülkemiz çok şey kazanırdı. Ama ne yazık ki onlar
Türkiye Cumhuriyeti devletini ve milletini aşağı yukarı 25 yıldır
yasa boğan,
ekonomik çöküntüye uğratan marjinal dış güdümlü, dış güçlerin paçavra olarak kullandığı bir eşkıya sürüsünün sözcülüğünü ve öncülüğünü yapmaktan kurt
aramadılar kendilerini."
suçlamasını yöneltti.
Helikopter kazasının üzerindeki suikast şüphelerine dair bir soru üzerine de Yalçın Topçu,
Alman kaza yeri krim inceleme ekibinin hazırladığı ön
rapora göre ne yüzde 100 kaza diyebildiklerini, ne de yüzde 100 suikast diyebildiklerini söyledi. Topçu, "Bunun netleşebilmesi önümüzdeki bir hafta 8 gün içinde laboratuarlara giden parçaların tetkiki neticesinin gelmesiyle mümkün olacak. Daha sonra kesin rapor yazılacak. Ayrıca pilotla alakalı bir müdahalede bulunulup bulunulmadığı iddiası üzerinde de duruyordu. Pilotun
otopsi raporunda dışardan herhangi bir madde,
iğne ilaç vesaire olmadığını gördük." diye konuştu.
Kazanın olduğu gün
Kayseri Valisi
Mevlüt Bilici'nin yaptığı 'Yazıcıoğlu'nun yaşadığı' yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de Yalçın Topçu, teyit edilmeyen yanlış bir bilgiyi kamuoyu ile paylaşan Vali hakkında devlet kurumlarının ne işlem yaptığını sordu. Topçu şunları söyledi: "Bu süreç hangi haber kaynağına dayandırılarak yavaşlatıldı? Bunun üzerine gidilmesi lazım. Burada sadece siyasetin ağzıyla değil devletin yönetim erkini elinde tutanlar da kendi iç dizaynları çerçevesinde gereğini yapacaklar kanaatini taşıyorum."
Topçu,
Kültür ve
Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay'ın, Yazıcıoğlu'nun Tacettin Dergahı'na defnedilmesiyle ilgili kararnameyi imzalamaması ile ilgili soruyu da cevapladı. Topçu, Bakan Günay'ın, bir
takım marjinal grupları tatmin etmek için milletin genelini gözardı ettiğini savundu: "Kendileri sayın Yazıcıoğlu'nu çok iyi tanıyan birisidir. Sayın genel başkanımız hayatta olsaydı ve o bu konumda olsaydı sayın genel başkanımızın nasıl davranacağını en iyi bilenlerden birisi de kendileridir. Sanıyorumki şu anda vicdanında pişmanlık vardır onun. Evet milli sorumluluk duymasını kutluyorum. Ama şunu da unutmamalıdır ki sayın
bakan, o söylediği sorumluluklar için sayın genel başkanımız ömrünün hemen hemen her anını ve dakikasını o sorumluluklara vakfetmiş birisidir. Burada şu yapılmamalıdır: Bir takım marjinal grupların tatmini için milletin geneli gözardı edilmemelidir." (CİHAN)