Akdeniz Üniversitesi (AÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Gümrükçü, Avrupa Adalet Divanı'nın vize uygulaması konusunda 19 Şubatta Türkiye lehine karar vermesi halinde Türkiye'nin büyük ölçüde AB'ye taşınacağını söyledi. Prof. Dr. Gümrükçü, vizesiz Avrupa, Türkiye'nin hukuki hakları ve 19 Şubatta Avrupa Topluluğu Adalet Divanı'nda sonuçlanacak vize davasıyla ilgili basın toplantısında, Avrupa Adalet Divanı'nın (ATAD) 19 Şubatta Lüksemburg'da toplanarak, Türk tır şoförü Mehmet Soysal'ın vize uygulamasının kaldırılmasına yönelik açtığı davayı karara bağlayacağını bildirdi. Mehmet Soysal'ın 2007 yılında Berlin Eyalet Mahkemesine başvurarak vize uygulamasının iptalini istediğini, bunun üzerine mahkemenin ATAD'a ''Vize hak kötüleştirmesi midir değil midir?'' diye sorduğunu belirten Gümrükçü, ATAD'ın ise Avrupa Komisyonu'ndan bu yönde görüş bildirmesini istediğini kaydetti. Komisyonun 1964 yılından bu yana yapılan 7 başvuruda vizenin hak ihlali olduğu yönünde görüş belirttiğine dikkati çeken Gümrükçü, komisyonun 2 Eylül 2008'deki oturumunda 49 yıllık tarihindeki temel görüşünü değiştirerek vizenin hak ihlali olduğu yönündeki yazılı görüşünü geri çektiğini bildirdi. Avrupa Komisyonu'nun AB'nin denetleyicisi, hükümeti niteliğinde bir kuruluş olduğuna dikkati çeken Gümrükçü, şöyle konuştu: ''Avrupa hukukunun denetleyicisi Avrupa Komisyonu'nun hukuk uygulanmadığı zaman devreye girip üye ülkeleri ikaz eden, mahkemeye veren bir görevi var. Türkler söz konusu olduğu zaman da bu görevini yapması gerekliydi. Burada görüyoruz ki Avrupa Komisyonu, bırakın görevini yapmasını, görevini ifade eden yazılı ifadesini de geri alarak görevinden bir adım geri atmış oluyor. İlklerle dolu bir karar aşamasındayız. Avrupa'nın tutumunu gördüğünüzde biraz dikkat etmemiz gerektiği kanaatindeyim. Mahkeme öncesi Avrupa Komisyonu'na, özellikle Avrupa Topluluğu adalet kurumlarına, 'Sizi takip ediyoruz, vereceğiniz kararı kamuoyumuzla paylaşacağız. Karar Lüksemburg'da hakimler vardır dedirtecek ölçüdeyse bunu da kamuoyumuzla paylaşacağız. Yok, verilen karar bir siyasetin karışımına neden olursa yani Avrupa Komisyonu'nun müdahalesi ile hakimler görüşlerini değiştirmişlerse ve Avrupa'da hukukun üstünlüğü zedelenmişse bunu da kamuoyuyla paylaşmamız görevimizdir' diyeceğiz.'' -''VİZENİN KALDIRILMASI AB PROJESİ''- Prof. Dr. Harun Gümrükçü, Avrupa kurumlarının Türkiye söz konusu olduğu zaman ikiyüzlü davrandığını öne sürdü. En üst kurumların bile Türkiye konusunda hukukun üstünlüğünü sağlayamadığını belirten Gümrükçü, AB'nin temelinin mevcut haklardan geriye gitmeyi önlemeye yönelik olduğuna işaret etti. Gümrükçü, ''Böyle bir teori olmasa AB olmaz. Çünkü bütünleşme süreci yaşıyorsanız geriye doğru gittiğinizde bu süreci zedelersiniz. Türkiye de bu sürecin bir parçası olduğuna göre Türklerin ve Türkiye'nin haklarını geriye doğru götürme hakkınız yok'' dedi. Vizenin kaldırılmasının Türkiye'yi AB'ye taşıma projesi olacağını ifade eden Gümrükçü, şunları kaydetti: ''İddia ediyorum, Avrupa Adalet Divanı'nda 19 Şubattaki karar bizim beklediğimiz doğrultuda çıkarsa Türkiye AB'ye önemli ölçüde taşınacaktır. Asıl Avrupa Komisyonu'ndaki kavga budur. Çünkü onlar sanıyorlardı ki Türkler haklarının farkına varmayacak, bunu mahkemeye taşımayacak. Bunun farkına vardık, bunu Avrupa'nın en yüksek mahkemesine taşıdık. Mahkeme 19 Şubatta beklediğimiz kararı verdiği an yeni bir Türkiye doğacak. 1973'ten bu yana yani 36 yıldır aleyhimize aldıkları tüm kararlar geçerliliğini kaybedecek. Daha önce lehimize alınıp sonradan aleyhimize değiştirilen kararlar kalkıyor. Türkiye'nin 'evet' demeyeceği hiçbir kararı aleyhimize alamayacaklar. Bu, Türkiye'nin yüzde 80 AB'ye taşınması demektir.'' Hukukun üstünlüğünü savunması gereken yer olan Avrupa Komisyonu bu önemi kavrayabilmişse orada çok büyük bir durum söz konusu olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gümrükçü, şöyle konuştu: ''Durum ne? Onlar kendi halklarına 'Türkiye'yi oyalayacağız, onları üye yapmayacağız' diyordu. Bu mahkeme kararı lehimize çıktığı zaman Türkiye'nin AB üyeliğinin gerçekleştirilmesi kısa bir zaman meselesidir. Bu mahkeme ivmedir, bu mahkeme anahtardır. Ne istiyoruz biz? Hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Nerede istiyoruz, Avrupa'da. Avrupa kurum ve kuruluşları hukukun üstünlüğüne saygı gösterirse bu dava beklediğimiz şekilde sonuçlanır.'' Basın toplantısında, AÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şafak Aksoy da hazır bulundu. AA