Raporda Türkiye'deki yolsuzluk iddialarıyla ilgili endişeler dile getirildi, modernleşme ve demokratikleşme sürecinde anayasal reformların öncelikli olması gerektiği vurgulandı. 2013 raporunda ayrıca, Türkiye'nin önündeki reformlara net bir çerçeve sağlayabilmesi için Avrupa Birliği müzakerelerinin devam etmesi gerektiği belirtildi. Rapor, 153'e karşı 475 oyla kabul edildi.
Hollandalı Hıristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten’in tarafından kaleme alınan ilerleme raporuna 17 Aralık yolsuzluk operasyonu sonrası yaşanan gelişmelere geniş yer verirken hükümetin tutumunun yargı bağımsızlığının ihlal ettiği belirtildi. Türkiye'nin Kopenhag kriterlerinden uzaklaştığına dikkat çekilirken, HSYK içindeki son değişikliklerden “derin kaygı” duyulduğu vurgulanıyor.
FACEBOOK VE YOUTUBE İÇİN 'DERİN ENDİŞE' RAPORA GİRDİ
Holandalı politikacının hazırladığı rapora verilen 24 değişiklik önergesinden ise 6'sı kabul edildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın internet üzerindeki mevcut yasayı sertleştirerek, Facebook, Youtube'u yasaklayacağı yönündeki açıklamalarından 'derin endişe' duyulduğu belirtildi. Kızlı erkekli evler ve alkol satışı ile ilgili yetkililerin açıklamaların toplumda kültürel ayrışmaya neden olmasından endişe duyulduğu vurgulandı.
'TERÖRİST' İFADESİNİN ÇIKARILMASI REDDEDİLDİ
Diğer bir değişiklik önergesinde ise Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını 'hızlı ve etkin 'uygulama çağrısı eklendi. Çözüm sürecine de destek veren ilerleme raporunda, PKK için kulanılan 'terörist' ifadesinin çıkarılması önerisi ise reddedildi.
4 ana başlıktan oluşan Türkiye ilerleme raporunda, yüksek seviyelerde yaşanan yolsuzluk iddialarından ‘derin endişe’ duyulduğunu vurgulanırken, soruşturmaları başlatan savcı ve polislerin yerlerinden edilmesinin üzüntü verici olduğu ifade ediliyor. Türkiye'nin yolsuzlukları yok edeceği yönünde taahhütleri olduğunu da hatırlatan raporda, işleyişinin uluslararası normlar çerçevesinde güvence altına alınması isteniyor. Ria Oomen-Ruijten, raporun müzakerelere sırasında yaptığı açıklamada da, 17 Aralık'tan sonra yaşanan sürece ilişkin, "Türkiye'de bağımsız ve tarafsız yargıya ulaşmak için reformalar gerçekleştiriliyor düşüncesindeydik ama ortaya çıkan durum bu yönde olmadı." ifadelerini kullanmıştı.
FÜLE: YASALAR ÇIKARILMADAN ÖNCE BİRLİKTE ÇALIŞMAMIZ LAZIM
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ise süratle çıkan yasaları eleştirdiğini ifade etti. Füle,"Bu yasalar çıkarılmadan önce birlikte çalışmamız lazım." dedi. Türkiye ile ilgili endişelerini Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu'na her fırsatta ilettiğini vurgulayan Füle, Avrupa Birliği'ne üye olmak için özgürlüklerin artırılması, hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığının zorunlulu olduğunun altını çizdi.
