İstanbul Özel Yetkili
Savcısı
Kadir Altınışık tarafından yürütülen
soruşturmada
Avcı'nın ofisinde ele geçirilen 24 ses kasetinde ses kaydı bulunan 53 kişinin ifadesine başvuruluyor. Geçtiğimiz hafta gazeteciler Mehmet Ali
Birand ve Fatih Altaylı'yı dinleyen savcı, bu hafta ise eski
MİT Müsteşarı Mehmet Eymür ve
merhum Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın oğlu
Ahmet Özal'ı '
mağdur' olarak savcılığa çağırdı.
Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı ve merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, öğleden sonra ifade vermek üzere adliyeye geldi. İfadesinin ardından adliyeden ayrıldığı sırada basın mensuplarının sorularını
cevapladı. Yaklaşık 1 saat 15 dakika savcıya ifade veren Özal, Avcı'dan şikâyetçi olduğunu söyledi. Yurtdışındaki arkadaşlarıyla yaptığı ve siyasi ağırlıklı konuşmalarının kaydının bulunduğunu belirtti.
Dinlemelerin uzun yılları kapsadığını aktardı. Özellikle siyasete girme çabası gösterdiği ve parti kurmaya çalıştığı yıllara ait ağırlıklı dinleme olduğunu belirtti. Merhum
Muhsin Yazıcıoğlu'nun bir
telefon kaydının da kendisine dinletildiğini anlattı. Yazıcıoğlu'nun, Özal'ın ölümünün ardından kanının
Hacettepe Hastanesi'nde kaybolmasıyla ilgili Meclis'e
soru önergesi vermek istemesine ilişkin bir görüşme kaydının da soruşturma dosyasında bulunduğunu anlattı. Özal, daha önce Yazıcıoğlu ile bu konuda konuştuğunu bildirdi.
BABAMIN OĞLU DİNLESE ŞİKÂYETÇİ OLURUM
Ahmet Özal, kendisiyle ilgili 15-20 tane ses kaydı bulunduğunu anlattı. "Ses kayıtlarını dinleyince ne hissettiniz?" şeklindeki soruya, "Çok hoşuma gitmedi. Sonuçta bu
dinlemeler kanuna aykırıdır. Eğer biz demokratik bir ülkede yaşamak istiyorsak, özür dilerim benim babamın oğlu dinlese şikâyetçi olurum. Zaten Türkiye'nin sıkıntısı da bu. Bunların arkasından insanlara şantajlar yapılmış, tehditler edilmiş. Bu dinlemeleri kimin yaptığını söylemediler. Avcı'nın arşivinden çıktığını söylediler." şeklinde cevap verdi.
Hanefi Avcı ile yüz yüze görüşmediğini belirten Özal, 1,5 yıl önce Edirne'deki adının karıştığı bir
operasyon nedeniyle bir kez telefonda konuştuklarını kaydetti. İfade vermeye geleceğini söylemesine rağmen gözaltına alındığını hatırlattı. Şunları söyledi: "Yani belli ki bir şov düzenlenmişti. Zaten oradan da
beraat ettim. Ne zaman bir şey yapmaya kalksam siyasi olarak başıma bir şeyler geliyor. Ve oradan çıktığım gün de aynen şunu söyledim; 'kim ne yapıyorsa yapmaya devam etsin, ben siyasete giriyorum'. Türkiye'de bazı oyunlar oynanıyor ama kime ne oynanıyor artık yavaş yavaş bunlar ortaya çıkacaktır." Özal, telefon görüşmelerinin 1990'ların sonundan itibaren kayda alınmış olduğunu bildirdi.
Emniyet müdürleri bile dinlenmiş
Hanefi Avcı'da
ses kayıtları çıkan isimlerden biri de eski MİT Kontr
terör Daire Başkanı Mehmet Eymür'dü. O da dün sabah saatlerinde İstanbul Adliyesi'ne geldi. Devrimci Karargâh
terör örgütü soruşturmasını yürüten
Cumhuriyet Savcısı
Kadir Altınışık'a ifade veren Eymür, adliyeden ayrıldığı sırada basın mensuplarının sorularını cevapladı. "Dinletilen kayıtlarda neler vardı?'' sorusuna, "Valla o kadar çok var ki. Eski kayıtlar.'' karşılığını verdi. Kayıtlarla ilgili şikayetçi olduğunu söyledi. Eymür'e kayıtların neyle ilgili olduğu da soruldu. "Özel konular da vardı, onun için ifade verdim. 1998 yılında falan, eski.'' şeklinde cevap verdi. "İfade vermeniz için
Başbakanlık ve MİT'ten izin var mı?'' sorusunun sorulması üzerine, "Böyle bir şey için MİT'ten niye izin alacağım ki?'' diye konuştu. Hanefi Avcı ile arasındaki gerginliğin hatırlatılması ve "Barıştınız mı?'' diye sorulması üzerine, "Evet barıştık." ifadesini kullandı. "Konuşmalar niçin kaydolmuş?'' sorusuna, "Onlar eski, o zaman zaten bunun davası bile oldu.'' diyen Eymür, "Kimle konuşmuşsunuz, karşınızdaki kim?'' sorusunu ise, "Emniyet müdürleri bile var kayıtlarda.'' şeklinde cevapladı. Eymür, dinleme kayıtlarında şaşırdığı birilerinin de olduğunu sözlerine ekledi.
Bu arada, Avcı'nın makam odasında ele geçirilen 24 kasette, adı
Susurluk ve 28
Şubat sürecinde gündeme gelen isimlerin de aralarında bulunduğu 53 kişinin ses kaydının bulunduğu iddia edildi.
Radikal ve Akşam gazetelerinin haberlerine göre, bu isimler arasında
Veli Küçük,
Güven Erkaya,
Mesut Yılmaz,
Ertuğrul Özkök ve
Enis Berberoğlu da bulunuyor.