İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasını yapan Raif Görüm, 5 yaşında ailesiyle Almanya'ya gittiğini, 1998'de
Türkiye'ye temelli dönüş yaptığını, Kuvayı Milliye 1919 Derneği'ne 11
Kasım 2005'de üye olduğunu söyledi.
''Örgüt üyeliği''
suçlamasının çok ağır olduğunu ifade eden Görüm, ''Her zaman Türklüğümü korudum. Yurt dışında ve burada her şey farklı. İki arada kaldık. Bu suçlama çok üzüntü verici. Suçsuzum. Atatürk'ün askerlerinden biriyim. Türkiye için ölürüm, hapse girmeye de her zaman hazırım'' diye konuştu.
Görüm, Maltepe'deki derneğin kuruluşunda Mehmet Fikri
Karadağ ile birlikte
imza attığını, deneğin kurucularından biri olduğunu vurgulayarak,
dernekte istihbarat toplama görevi olduğu yönündeki iddiayı kabul etmedi.
Görüm, saygı nedeniyle Karadağ'a ''Paşa'' diye hitap ettiğini ifade ederek, dernek bünyesinde motorize ekipler kurulacağı yönündeki iddialara ilişkin de, ''Ben motosiklet kullanıyorum. Motorcular derneği kurmak istedik. Kuvayı Milliye ile alakası yok. Özel kuvvetler diye bir oluşumdan haberim yok'' diye konuştu.
Tutuklu
sanık Hüseyin Görüm'ün amcası olduğunu dile getiren Görüm, ''Amcama inandığım için dernekte yer aldım. O çok değerli bir insan. Rasim Görüm başka bir amcamın oğlu. Aramızda bir
tartışma oldu. Amcam ikizimi de istemedi. Dernekten ayrıldık. Buradan özür diliyorum, amca seni seviyorum'' dedi.
ÇAPRAZ SORGUSU-
Görüm, çapraz sorgusu sırasında
Alparslan Arslan ile ilgili kendine yöneltilen soruları da şöyle yanıtladı:
''
Alparslan Arslan Maltepe'deki Kuvayı Milliye 1919 Derneği'ne bir kez geldi. 1-2 dakika uğrayıp geçmişti. Amcan Hüseyin Görüm ve ben vardım. Amcamla neler konuştuğunu bilmiyorum. Konuşmasına dikkat etmedim. Konuşmalarında gizli bir şey olamaz. Amcan nereden bilsin böyle bir şey yapacağını. Eğer adam öldüreceğini bilseydim, konuşmalarına dikkat ederdim. Tarihini de tam hatırlamıyorum. 2005-2006 olabilir.
Maltepe'de gördükten 3-4 ay sonra da Akçay'dayken Arslan'ı Almanya'daki devam eden boşanma davam nedeniyle 1 kere
avukat olduğu için aradım.
Danıştay saldırısını duyduktan sonra şok oldum. Keşke aramasaydım dedim. Numarasını
telefonumdan sildim. Ne bilelim... Yarın siz bile bir adam öldürebilirsiniz. Sizi tanıyorum diye bağlantı kurabilirler.''
-ULUSAL HABER KARTI-
Kendisindeki ''
Ulusal Haber'' basın kartını, maçlara ve otoparka para vermemek için aldığını savunan Görüm, ''Kartı amcam Hüseyin Görüm'den aldım. Amcamın çok fazla tanıdığı var. Amcam derneğe gelenlerle ne konuşuyordu size söyleyemem, çünkü bilmiyorum. Arkadaşları gelince ben yanlarında kalmıyordum. Çay götürüyordum'' dedi
Ne kendisinin, ne amcasının, ne de
Kahraman Şahin'in saklayacak bir şeyi olduğunu öne süren Görüm, 10 yıldır aynı telefon numarasını taşıdığını, davadan sonra da hattını değiştirmediğini kaydetti.
Görüm ''Ben Düzceliyim. Silahları, kadınları, esrarı severim. Bana Ergenekon'dan söz edin. Ben Almanya'da kick
boks şampiyonuyum.
Piyano tamircisiyim. Dünyada piyano tamircisi bir Türk varsa o da benim. Siz nasıl düşünmek istiyorsanız onu düşünün. Almanya'da çok büyük çevrem var. Ege'de Antalya'da beni herkes tanır'' dedi.
Görüm,
tutuklu sanık
Veli Küçük'ü tanımadığını ancak sonsuz saygı duyduğunu kaydetti.
-VELİ KÜÇÜK-
Duruşmada söz alan
Veli Küçük de, savcının Görüm'e, ''Veli Küçük'ü Kuvayı Milliye Derneği'ne geldiğinde gördünüz mü?'' şeklinde soru sorduğunu belirterek, ''Derneğe gitmediğimi bir çok
tanık, görevliler söyledi. Biz istihbaratı çok iyi biliriz. CIA insanları sıkıştırıp birbirleri hakkında yalan söyletirler. Burada bu şeklide mi sorgulanacağız'' diye tepki gösterdi.
Bunun üzerine
Cumhuriyet Savcısı
Mehmet Ali Pekgüzel, sorusunun ''Veli Küçük'ün derneğe geldiğini gördünüz mü?'' şeklinde olduğunu belirtti.
Sanık Hüseyin Görüm de, ''Raif Görüm, Alparslan Arslan'ı Maltepe'de gördüm diyor. Bunu iyi düşünsün'' dedi.
Raif Görüm'ün, Arslan'ı dernekte gördüğünü tekrarlaması üzerine Hüseyin Görüm, ''Alparslan Arslan Maltepe'ye hiç gelmedi. Benim İçerenköy'deki yerimde gördü. Terasta çay içildi. Alparslan Arslan Maltepe'ye hiç gelmedi. Gelseydi, geldi derdim'' diye konuştu.