Duruşmaya
sanık Arslan ve
Ankara Barosu tarafından Arslan'a müdafi olarak atanan
avukat Reşit Taşdemir katıldı. Arslan'ın babası İdris Arslan da duruşmayı izledi.
Sanık Arslan, avukat istemediğini belirterek, savunmasını kendisinin yapacağını, ayrıca duruşmalardan vareste tutulmak istediğini ifade etti.
Avukat Taşdemir de sanık Arslan'ın kendisine zarar verme ihtimaline rağmen koğuşunda
yangın çıkartmasının normal bir insanın yapmayacağı bir davranış olduğunu savunarak, Arslan'ın olay sırasında
psikolojik rahatsızlığı bulunduğunu öne sürdü.
Arslan'ın yaklaşık 10 aydır ailesi ile görüşmek istemediğini, bu durumun bile sanığın psikolojisinin bozuk olduğunu gösterdiğini iddia eden Taşdemir, Arslan'ın cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığının anlaşılması için
Adli Tıp Kurumu'ndan
akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespitine ilişkin
rapor alınmasını talep etti.
Duruşmada
tanık olarak dinlenen
Sincan 2 Nolu F Tipi Kapalı
Ceza İnfaz Kurumu çalışanları, Arslan'ın tutulduğu tek kişilik odanın kapısındaki delikleri ıslak
gazete ile kapayarak, yatağını
yakmak suretiyle yangın çıkardığını ve kapının altından çıkan
duman üzerine yangını fark edip, müdahalede bulunduklarını söyledi. Tanıklar, yangın sırasında odanın bahçeye açılan penceresinin de Arslan tarafından kapatılmış olduğunu gördüklerini belirtti.
Cumhuriyet Savcısı Adem Derin de sanık Arslan'ın suçu işlediği sırada akıl ve şuurunun yerinde bulunup bulunmadığı konusunda tereddüt olduğunu ve bu konuda uzman doktor gözetimine alınarak rapor alınmasını istedi.
Hakim Mustafa Kara, sanık avukatı ve Cumhuriyet savcısının talepleri doğrultusunda sanık
Alparslan Arslan'ın, üzerine atılı suçu işlediği sırada akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespiti ve sanığın resmi bir sağlık kurumunda gözlem altına alınmasına gerek bulunup bulunmadığına dair Ankara
Adli Tıp Kurumu'ndan uzman hekim görüşü alınarak, rapor hazırlanmasına karar verdi.