"Birileri ile yol arkadaşlığı yaptıysak onları demokrat sandık. Yolculuk yaptığımız insanların bir zaman Türkiye'nin yörüngesini değiştirmesini hayretle karşılıyorum. Demokratlığa reformlara devam ettiniz de desteklemedik mi? AB yolunda gittiniz de desteklemedik mi? Nerede kısıtlama varsa biz orada yokuz. Yolsuzluk dedik diye terör örgütü üyesi mi olduk. Bu nasıl bir kalleşliktir. Dün neredeysek bugün buradayız."
2010 yılında yandaş medyanın aktörlerinden Akşam Gazetesi'ne konuşan dönemin Başbakan Başdanışmanı şimdinin ise Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, hizmet hareketinin AKP'yi değil doğru adımları ve projeleri desteklediğini söylemişti.
İşte Yalçın Akdoğan'ın röportajındaki ilgili bölüm:
"Ben, cemaatin AK Parti'yi değil, doğru adımları ve projeleri desteklediğini düşünüyorum. Cemaat fertlerinin AK Parti'yle gönül bağı kurması, duygusal olarak kendisine yakın hissetmesi ayrı bir durumdur, ancak cemaat düzeyinde tavır takınılması, hükümetin demokratik adımlarının desteklenmesini ifade eder.
Gülen Hareketi, sosyo-kültürel bir oluşumdur. Bu kadar büyümesi, siyasileşmemesinden ve çok farklı özellikteki insanlarla gönül bağı kurabilmesinden geçiyor. Siyasileşme iddiası, kanaatimce büyük haksızlık olur. Nitekim kendileri de bunu yalanlıyor, varoluş amacına aykırı olduğunu söylüyor."