Arınç, "Biliyorum ve inanıyorum ki, bunları bir insanın
hedef haline gelmesi için yapılmış çalışmalar olarak görüyorum. Ne işi var benim evimin etrafında. Neden 7 gün boyunca orada duruyorlar. Neden bir kâğıt çıkıyor. Bu puzzlelar biraraya gelince bunun bir tiyatro oyunu olduğunu düşünür müsünüz? Bunları görmek için MİT'e bile ihtiyaç yok, herşey çok açık" dedi.
Bülent Arınç, dün
Habertürk TV'de Yiğit Bulut'un sunduğu
Basın Kulübü programında gazeteciler
Muharrem Sarıkaya,
Okan Müderrisoğlu, Mustafa
Ünal ve Metehan Demir'in sorularını yanıtladı. Arınç'ın açıklamaları özetle şöyle :
Millet ne olup bittiğini bilir
Özel Kuvvetler'in Karargâhı'nda aramalar yapıldı, devlet sırları tartışıldı. Orada ne elde edildi bilmiyorum. Bana göre hedefin benim olduğu gözüküyor. Fiilen suikasta yönelik bir olay olarak hiç görmedim. Ama yanlış olan, yapılmaması gereken onların görevi olmaması olan bir işi yapıyorlar. Ben bu kanaatteyim. Onları aklama durumunda değilim. Doğrudan beni takip ediyorlar tabii, bana bilgileri kim getirecek ki. İçimdeki ses böyle diyor. Millet âlim değil ariftir. Ne olup bittiğini herkesten çok iyi bilir.
Niye kağıtta Feza Apartmanı No: 14 yazıyor
Göbek atarak
siyaset yapmadım, siyasetin en zor günlerinde bulundum. Bunları bilmeyecek bir insan değilim ki. Biliyorum ve inanıyorum ki bunları bir insanın hedef haline gelmesi için yapılmış çalışmalar olarak görüyorum. Ne işi var benim evimin etrafında. Neden 7 gün boyunca orada duruyorlar. Neden bir sürü
araç kiralıyorlar. Neden bir kâğıt çıkıyor. Bu puzzlelar biraraya gelince bunun bir tiyatro oyunu olduğunu düşünür müsünüz? Bunları görmek için MİT'e bile ihtiyaç yok, her şey çok açık. Biliyorum ve inanıyorum ki hedef alınmış bir insanım. O zaman niye Feza Apartmanı no 14 yazıyor kağıtta. Her şey çok açık.
28
Şubat tak-şak dönemiydi
1999'dan bu yana gazetecilerin, belediye başkanlarının akademisyenlerin cezaevinde olduğu
manzara az çok değişti. Ben 1986'te bir buçuk cümle konuşmam yüzünden 5 yıl
hapis cezası aldım. Zamanla 141-142. Maddeler ile 163 değişti. 312'inci, 301'inci maddeler değişti. 1986'da yaptığım konuşmayı bugün yapsam ceza almam. Şimdi gazeteciler
hapis cezası almaması için medyadan sorumlu
bakan olarak çalışma yapıyorum.
Ceza Kanunu ile Basın Kanunu'nu nasıl bağdaştırabiliriz ona bakıyorum.
RP'nin
koalisyon ortağı DYP'nin içini boşalttılar. Dönemin
Genelkurmay Başkanı
Karadayı ve ekibinin eylemleriyle ve Demirel'in de
destek vermesiyle meşru hükümet
istifa etmek zorunda kaldı. O zaman 'tak-şak' dönemiydi. Ekonomideki "Havuz sistemi" birilerini memnun etmedi. O günkü 28 Şubat'ı organize edenlerle bugünkü
darbe planlarını hazırlayanların aynı yerden yönetildiğini söyleyemem ama yöntemleri benzeşiyor.
Balbay dilerim ki
beraat eder
Tutuklama bir tedbirdir. Sayın Balbay'ın tutukluluğunun bir yılı geçtiğini biliyorum. Çünkü her gün bir numaratör var gazetede. Bir gazetecinin, bir yazarın fikir suçlusu olduğunu düşündüğümüz zaman bu kadar içeride yatmaması gerekir. Ama şu an kendisine isnat edilen suçlar düşünüldüğünde... Dilerim ki beraat eder. Bir dahaki duruşmada da çıkabilirler. Ama çok sanıklı davalarda hâkimlerin işi zordur.
SİVİL DİKTA İDDİALARI: Hikâye bunlar saçma hiçbir tutarlılığı yok, Bunlar
Malezya örneğinden çıkan fantezi düşünceler. Bunların cumhuriyet başsavcılığına bilgi ve
belge hazırlama girişimi olduğunu düşünüyorum. Başsavcılara zemin hazırlama girişimi. Biz nasıl
sivil dikta kurabiliriz. 6 ay sonra bu yazılanlar bir taraftan tutulacak, diğer tarafa atılacak. Ciddi bulmuyorum.
Darbe tedavülden kalktı.
- Genel affa karşıyız.
-
CHP'li
Kemal Kılıçdaroğlu tornistan yaptı.
- Cumhurbaşkanı'nın
görev süresi 5, bizimki 4 yıl. Bana göre öyle değil ama bu kabul gördü.
- TSK İç Hizmet Kanunu 35'inci maddenin değişmesi için TSK'dan talep gelirse daha iyi olur. Darbe tehlikesi de kader sarmalı da tedavülden kalktı.
- Oyumuz yüzde 40-41 seviyesinde. CHP yüzde 20-21'lerde MHP'nin oyu yüzde 15. DP ve
Abdullatif Şener yüzde 1'lerde bile yok.
Saadet Partisi ve Sarıgül yüzde 4'lerde Sarıgül'ü başarılı buluyorum.
-
Devlet Bahçeli, adam gibi adam. Onun hakkında konuşmam. Çocuğumu kaybettiğimde ilk arayanlardan biriydi.
-
Habur öngörülemeyen bir süreçti.
- Benim TRT'ye teşekkür etmem lazım. ZAMAN