Arınç, ''Rakamlara baktım çok üzüldüm, şaşırdım. Bir yılda
Bursa'yı ziyaret eden
turist sayısı 560 bin civarında, olacak şey değil. Şaşırdığımı ifade etmeliyim'' dedi.
Bursa
Gazeteciler Cemiyeti (BGC)
Basın Kültür Sarayı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, Bursa sanayisinin; otomotivi, tekstili ve diğer sektörleriyle gayet iyi durumda bulunduğu, zaman zaman sektörel krizlerin yaşandığını, ancak ihracat ve bugünkü
üretim kapasitesine bakıldığında iyi bir noktada olduğunu söyledi.
Arınç, buna rağmen ''daha iyi''nin, ''iyi''nin düşmanı olduğunu ifade ederek, ''Özellikle son yıllarda yaşanan krizlerin etkisinden daha büyük ölçüde uzaklaşıldığının görüldüğünü'' dile getirdi.
Üretim, ihracat açısından mesleki ve
teknik eğitimin de Bursa'da çok güçlü olduğunu belirten Arınç,
Anadolu'da en büyük sıkıntısı çekilen konunun bu olduğunu, vasıflı
elemanın maalesef ihtiyaç olarak karşılanamadığını, ancak Bursa'nın bunu hemen görüp tedbirini aldığını kaydetti.
Arınç, 2005'te Bursa'ya
TBMM Başkanı olarak geldiğinde, Demirtaş
Organize Sanayi Bölgesi'nde (DOSAB) bir eğitim merkezinin açılışını yaptığını, bugün bazı şehirlerin sonradan farkına vardığı konuya Bursa'nın daha önceden el attığını söyledi.
Bu bakımdan belki milli gelirin artışında da nitelikli elemanların çalışıyor olmasının çok önemli olduğunu ifade eden Arınç, ''Otomotivde Bursa iyi bir noktada.
İhracatımızı çok büyük bir ölçüde buradan yapıyoruz ve büyük firmalar Bursa'dan vazgeçmiyorlar. Çünkü kendi imkanları içinde işçilik ve diğer konulardaki maliyetler düşük, buna rağmen verdikleri ücretlerle nitelikli elemanlar çalıştırabiliyorlar. Nitelikli eleman ihtiyacını karşıladığı için belki bu konuda devam etmemiz gerekir, Bursa'yı biraz daha şanslı görüyorum'' diye konuştu.
-''(BANA GEL) DİYE BAĞIRAN, HAYKIRAN BİR YER''-
Bülent Arınç, turizm konusunda Bursa'nın bir ''
marka şehir'' haline gelmesinin önemli bir konu olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Rakamlara baktım çok üzüldüm, şaşırdım. Bir yılda Bursa'yı ziyaret eden turist sayısı 560 bin civarında, olacak şey değil. Ben şaşırdığımı ifade etmeliyim. Bu 560 binin de bir kısmı
yurt içi bir kısmı yurt dışı. Şimdi, kültür, tarih,
doğa, sıcak suyu var. Yani Bursa, neresinden bakarsanız bakınız bin yılın bütün izlerini rahatlıkla taşıyan ve her tarafıyla 'Bana gel' diye bağıran, haykıran bir yer. Hizmet sektöründe de çok iyiyiz Bursa'da. Yatak kapasitemiz yeterli değil ve elbette bu parça-bölük, 'termal' dediğimiz veya turizmde '
inanç, kültür turizmi' olarak gösterebileceğimiz imkanlar biraz böyle tek tek kalmışlar. Aslında bir konsept içinde buraya gelmeyi
teşvik edecek veya burayı görmeyi herkesin arzu edebileceği bir noktaya gelebiliriz.''
Türkiye'nin her yerini dolaştığını, yakın zamanda da
Antakya'ya gittiğini hatırlatan Arınç, Antakya'nın ''muhteşem bir gelişme'' içinde olduğunu, havaalanının ve tarifeli
uçak seferlerinin başlamış olmasının, bu
kenti uçurduğunu dile getirdi.
-''BURSA'NIN HATAY'DAN HİÇ EKSİK KALIR TARAFI YOK''-
Arınç, vizelerin kaldırılmasının ardından, Suriyelilerin her gün Antakya,
Gaziantep ve çevresinde olduğunu belirterek, şunları şöyle devam etti:
''Eğer
İstanbul'dan Halep'e uçak ile gidip gelseler, yurt dışı tarifeye tabiler. Ama insan aklı hemen çaresini buluyor. Diyelim ki o 500 dolar. Hayali bir rakam söylüyorum. Ama Halep'ten 45 dakikada Antakya'ya gelse karayoluyla komşu evine gelmiş gibi olacak, oradan uçağa bindiği zaman 49 veya 60 lira. Şimdi bu muhteşem bir potansiyel meydana getirmiş. Restoranlar, oteller dolu. Zeytin konusunda
Hatay, büyük bir atak yapmış, yeni markalar, ambalajlar koymuş. Hristiyanlığın ilk kiliselerinden bir tanesi orada. Havra, sinagog ve cami, duvarları birbirine bitişik. Medeniyetler Korosu var ve Antakya veya Hatay diyelim il olarak, muhteşem bir gelişme içinde.
Şimdi düşünüyorum; Bursa'nın Hatay'dan hiç eksik kalır tarafı yok. Hatta belki artıları var. Şimdi oraya eskiden 2 uçak inerken, şu anda 30'a yakın uçak iniyor. Sadece THY değil, özel
uçak seferleri ve yakında 'charter' seferleri başlayacak. Bizim de havaalanımız var. İşte meşhur Yenişehir'deki havaalanımız. Buraya şimdi
Anadolu Jet, Ankara'dan belli günlerde sefer yapıyor, İstanbul
ekonomik olmadığı için kurtarmıyor. THY Genel Müdürü ile konuştum buraya gelmeden önce, 'İnşallah her güne çıkaracağız' dedi ve yurt dışı seferlere Bursa'dan başlayacağız. 'Nereyi planlıyorsunuz?' dedim. 'Öncelikle
Bulgaristan ve çevresindeki ülkelere tarifeli uçak seferleri koyacağız' dedi. Yani 45 dakikadır şudur budur, ama Bursa'nın bir havaalanı var ve bu havaalanını çok daha faal hale getirmemiz lazım. Çünkü turizmde önemli olan
ulaşım ve konaklamadır. Konaklamada iyi otellerimiz olmalı ve iyi bir
hizmet sektörü kurmalıyız. Ulaşımı da biz temin edeceğiz. Zamanında promosyonla bu uçak seferleri başlatılmış, ama arkası gelmemiş. Şimdi konuldu,
evet gecedir, sabah dönüşü vardır, ama bunlar zaman içinde yurt dışına kaydırılmak şekliyle ben Bursa'nın turizm potansiyeli bakımından da daha gelişeceğini tahmin ediyorum. Yani Bursa'nın sıcak su ve termal kaynakları ve turizm kapasitesi bakımından önümüzdeki dönem için çok daha önemli bir kent haline geldiğini düşünüyorum.''
-VAKIFLARIN KİRALARI-
Arınç, bir gazetecinin ''
Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesindeki tarihi Irgandı Köprüsü'ndeki dükkanların kiralarına yüzde 100'den yüzde 300'e varan zamlar yapıldığına'' ilişkin sorusu üzerine, bu konuyu bilmediğini, ancak ilgileneceğini söyledi.
Vakıfların kiralarının aslında çok düşük olduğunu, ancak buradaki durumu bilmediğini yineleyen Arınç, şunları şöyle konuştu:
''Bizden dükkan kiralayan, ve yahut da başka amaçlı kiralama yapanlar,
vakıfların kiralarından memnundur. Hatta biz son, herkesin 'Torba'
yasa dediği yasanın içinde vakıf kiracıları için de önemli düzenlemeler getirdik. Sanıyorum, bundan istifade edilmiştir. Ama vakıflar şöyle bir gelişmenin içinde, bizde akar cinsinden vakıf varsa, akar 'kira ve gelir' demektir. Biz o yerleri yap-işlet-devret metoduyla 39-49 yıllığına verebiliyoruz. Oraların kiraları yüksek olabilir. Mesela bizim Antalya'daki akar vakıf arazileri üzerinde şu anda birkaç tane
hastane var, mesela Özdilek de zannediyorum, Antalya'daki bizim vakıf akar arazisi üzerinde yapılmıştır. Ama onun dışında eskiden kalmış dükkanlar veya iş yerleri için vakıf kiralarımız çok düşük seviyededir...''