Arınç, 1965 yılında
mezun olduğu
Manisa Lisesi'nin ''Onlar da Buradaydı'' adlı projesi kapsamında, okuldaki etkinliğin ardından Manisa
Öğretmenevi'nde de öğrenci ve öğretmenlerle bir araya geldi.
Meslek hayatında,
siyaset hayatında edinilen dostlukların, öğrencilik yıllarındaki kadar kalıcı olmadığını anlatan Arınç, ''
Öğrencilikte aynı sınıfı, aynı sırayı paylaştığınız, hatta birbirinizden
kopya çekerken yararlandığınız arkadaşları hiçbir zaman unutmak mümkün olmuyor'' diye konuştu.
''Hababam Sınıfı'' filmlerinin televizyonlarda sürekli yayımlanmasının bir hikmeti olduğunu, herkesin kendini biraz orada bulduğunu ifade eden Arınç, çocuklara eğitim ve iş hayatıyla ilgili bilgi verdi.
Arınç, ilkokula Ayvalık'ta başladığını, babasının tayini nedeniyle Elazığ'da devam ettiğini ve Manisa'da tamamladığını, avukatlık stajı yaptığı dönemlerde parası olmadığı için Muradiye İlköğretim Okulunda
İngilizce dersi verdiğini söyledi.
Siyasetle avukatlık yıllarında ilgilenmeye başladığını,
Mecliste bütün görevleri yaptığını, herkesin siyasetle bizzat ilgilenmesinin şart olmadığını belirten Arınç, şöyle konuştu:
''Ama Türkiye'nin, dünyanın sorunları konusunda hepimiz bir şeyler düşünmeliyiz: Nasıl daha iyi yönetilebiliriz, insanlar daha mutlu, huzurlu bir ülkede yaşayabilirler?
Adil bir paylaşım nasıl olabilir? Üretim artışı nasıl sağlanabilir? Türkiye'de eğitim nasıl ve ne şekilde olmalıdır? Gençlik sorunları nasıl çözülmelidir?
Siyasetin tarifi bizim açımızdan toplumun sorunlarını çözmek, rahatlatmaktır. Toplumun iyi, doğru istikamete doğru gitmesidir. Siyaset,
rant paylaşımı, çıkar
kavgası değil, öyle de olmaması lazım. Geçmişte bunun kötü örnekleri olmuş. Kavgalar, çekişmeler olmuş, koalisyonlar kurulmuş birbirlerinin başını yemişler. Siyasetin gerçek sebebi bu değil. Siyasetin gerçek sebebi, huzurlu, mutlu ve
refah ülkede yaşayabilmektir, ülkenin iyi yönetilebilmesidir.''
Başbakan Vekili Arınç, 5-6 yılda yüzlerce lise, binlerce derslik yaptıklarını, Manisa'da öğretmen sayısının 2 binden 13 bine çıktığını kaydetti.
-''ELBETTE GÜLECEKLER, EĞLENECEKLER''-
Öğrencilerin iyi eğitim alıp dersleri
ihmal etmemesi gibi sorumluluğunun olduğunu belirten Arınç, ''Öğrencilik hayatında elbette gülünüp eğlenilecek, şakalaşılacak. Lise hayatı bir
sürgün,
hapishane hayatı değil'' dedi.
Okuma alışkanlığı edinmenin hayat boyunca önem taşıdığının altını çizen Arınç, şöyle devam etti:
''Hoşunuza giden neyse
roman, araştırma, şiir olabilir okuyun.
Kitap en iyi dostunuz olmalı. Ben bunu kendi hayatımdan da biliyorum. Cinnet derecesinde kitap okuyan biri olarak hala o zamandan bu zamana kalan kırıntılarla idare ediyorum. Neden hoşlanıyorsanız bu alışkanlığı elde etmek için kitabı elinizde tutmanız gerek. Diliniz de güzelleşecek, çok güzel cümleler, kelimeler okuyacaksınız. Farkında olmadığınız halde bu güzel cümleleri konuşuyor olacaksınız. Sonra da arkadaşlarınızla konuşurken sadece 3-5 kelimeyle değil, çok zengin olan
Türkçe'nin bütün zenginliğiyle konuşacaksınız.
Hayatımıza argo dizilerle, gazetelerle, magazinle girdi ama unutmayın Türkçe dünyanın en zengin dillerinden biridir. Fransızca ne kadar zenginse,
Arapça ne kadar güçlüyse Türkçe de içinde barındırdığı kelimelerin kulağa hoş gelmesi bakımından inanın dünyanın en zengin dillerindendir ve Türkçe akan bir su şırıltısı, bir kuş ötüşü gibi insana hoş gelen bir dil grubundadır. Türkçe'ye olan sevginizi, sevdanızı mutlaka geliştirmeniz lazım.''
Dört kardeşin en küçüğünün kendisi olduğunu anlatan Arınç, ağabeylerinden birinin
Celal Bayar Üniversitesinin kurucusu, birinin ziraat yüksek mühendisi, birinin de
tekstil yüksek mühendisi olduğunu belirtti. Arınç, Manisa Lisesi'nin iyi öğretmenleri, başarılı bir müdürü bulunduğunu kaydederek, öğrencilerin üniversitede arzu ettiği yerleri kazanmasını diledi.
-SORULAR-
Arınç, lise sıralarında milletvekili, başbakan yardımcısı olmayı düşünüp düşünmediği yönündeki soruya, ''Düşünmüyordum. Ben milletvekili olduğum zaman meclis başkanı olacağımı da düşünmüyordum. Fazla
hesap yapmadım. Kader çizgisinde bunlar önümüze geldi, biz de iyi bir şekilde yapmaya çalıştık'' yanıtını verdi.
Geometriden çok anlamadığını, İngilizcesinin fena olmadığını, başarının temelinde programlı olmanın yattığını belirten Arınç, derslerin takip edilmesinin önemine dikkat çekti.
Arınç, üniversite yıllarında 1968'de olayların yaşandığını, üniversite içinde dövülenlerin olduğunu, sokaklarda çatışmaların başladığını, okulun son iki yılını tedirgin geçirdiklerini, yurtlardan kovulup tehdit edildiklerini, imtihanların iptal edildiğini anlattı. Arınç, ''Kavga dövüş okulu bitirmeye muvaffak olduk. O günler bir daha gelmesin. İnsanların fikirleri, düşünceleri farklı olabilir ama bu, kavgaya, birbirini öldürmeye, yok etmeye hiçbir zaman yol açmamalı. Hem 1968'de hem 1978'de bu tür olaylar Türkiye'de maalesef yaşandı'' diye konuştu.
Öğrencilik dönemindeki öğretmenlerinin isimlerini sayan Arınç, ''Çok değerli öğretmenlerimiz oldu. Ölenler oldu,
Allah rahmet eylesin. Kalanları var. Sacit İpekçioğlu diye bir
kimya hocamız vardı. Çok sertti, döverdi de, eli de ağırdı.
Halit Giray vardı eczacıydı. Hepsiyle güzel hatıralarım vardı. Sevdiklerimiz, korktuklarımız vardı. Sevdiklerimiz daha fazlaydı'' dedi.
Başbakan Vekili Arınç, okuldan kaçıp kaçmadığı yönündeki soruya, şöyle
cevap verdi:
''Okuldan kaçmamak mümkün değil, kaçtık. İstasyon tarafına gelir volta atardık bazen. Neden kaçardık, sınavdan mı yoksa öğretmenden mi kaçardık, bilmiyorum. Hepimiz melek değiliz yapacağız. Okulda da şakalar yapılırdı. Bazen affedilir düzeyde olurdu ama Hababam Sınıfı gibi değildi şüphesiz. Ona benzer
tatlı şakalarla bazen imtihandan bazen okuldan kaçtığımız olmuştur. Hiçbirimiz rahibe hayatı yaşamadık. Acısıyla tatlısıyla o günleri güzelliklerle hatırlıyoruz.''
Okullarda dağıtılan ders kitaplarının devlete 300 milyon TL'ye mal olduğunu kaydeden Arınç, ''Ama helalı hoş olsun. Bu güzel bir şeydir'' diye konuştu.
Hükümetin
harç kredilerini artırdığını, harçsız üniversitenin Avrupa'da da, dünyada da mümkün olmadığını anlatan Arınç, bu harcın daha alt seviyeye düşürülmesinin imkan dahilinde mümkün olabileceğini ancak tamamen kaldırmasının şu anda mümkün görülmediğini söyledi.
Etkinliğin sonunda Manisa Valisi
Celalettin Güvenç,
Bülent Arınç'a, ilkokul,
ortaokul diplomasını ve öğrenci sağlık bilgileriyle ilgili bir dosyayı verdi.
AA