Saptırmayın
Kim ne demiş?
Lâfı kaşımak için hemen mevzileniyoruz.
Fena meşgale değil.
Şimdi bütün tenezzül gücümüzle “beğenmeyen çekip gitsin” lâfını sömürmekteyiz.
- Kim gitsin?
20 milyon
Kürt mü?
1 milyon DTP’li mi?
Yoksa topu topu 20 DTP milletvekili mi?
Hangisi?
Kimin canı nereye isterse oraya çekiyor.
Ve tabii asıl lâf kaynıyor:
- Tek Bayrak, tek
Vatan, tek Devlet, tek
Millet.
***
Buna
itirazı olan çıkabilir.
Mesela “tek millet” olmaz der.
Diyebilir.
Hatta “tek devlet”e bile itiraz edebilir.
Ama esas konuyu bırakıp da yan sokaklara sapmak niye?
- Vay, sen kimi kovuyorsun? Nereden kovuyorsun?
Uzatma be kardeşim.
Seni kolundan tutup kapı dışarı edecek olan yok. Belli ki lâfın gelişi o. Sen asıl öbürüne
cevap ver: Tek Bayrak, tek Millet, tek Devlet meselesine ne diyorsun?
Haydi utanma, söyle.
***
Demagoji’nin bu kadar çirkini ancak bizde görülür.
Devleti
Güneydoğu’ya sokmak istemeyen zorbalara tek lâf etmeyip de “beğenmeyen çekip gitsin”e takılıp kalmak, hangi özgürlükçü kafaya yakışabilir?
Fiili ve fiziki fark, işte ortada.
“Ya sev ya terket” bile bir klişedir.
Yakapaça sürgüne gönderilmiş tek kişi yok bu ülkede ama devleti
Tunceli, Van,
Hakkari ve
Diyarbakır’a sokmamak için
eylem koyan bir kaba kuvvet var. Hatta suikast girişimi var.
***
Bizim cici beyler hâlâ lâf ebeliği yapıyor. Kim kimi kovuyormuş... Yahu anladık...
Bir de sorun bakalım: Kim kimi Hakkâri’ye sokmuyormuş.
Yoo, sormayın.
Konuyu dağıtmayın.
Sadece şuna cevap verin:
Tek Millet, tek Devlet, tek Vatan, tek Bayrak meselesinde ne düşünüyorsunuz?
Hangisine itirazınız varsa söyleyin.
Hayatınızda bir kerecik olsun açık konuşun.
RAUF TAMER-POSTA