İddianamede yer alan
tanık ifadeleri, savcılara gelen 'deliller yok edildi' bilgisini içeren ihbar mektuplarını doğruladı. Tanıklar, TSK'da rutin
imha işlemlerinin Ocak ayında yapıldığını belirterek, Haziran ayındaki işlemlerin
tutanak tutulmadan yapıldığını belirtti. İşte iddianameye giren tanık ifadeleri...
DURSUN ÇİÇEK DE JET İMHADA
Tüm
general Mustafa B.'nin habercisi Cüneyt Alkan:
Dursun Çiçek olayı olduktan sonra onun habercisi olan Hüseyin Ali Tezbaş beni arayarak Çiçek'in Mustafa B. İle görüşmek istediğini söyledi. Bu görüşmeden önce yoğun olarak evrak kırpma olayı başladı. Bütün
sivil memurları topladık ve evrak imha edileceğini söyledik. Bunu söyleyenler Hulusi Gülbahar, Dursun Çiçek ve
İlker Ziya Gökalp albaylardı. O günün akşamı sabaha kadar evrak imha işlemleri gerçekleştirildi.
Albay Cemal Gökçeoğlu, bana 'Burada olanların hiçbirini görmedin, bilmedin, duymuyorsun. Yoksa askerliğin bitmez' şeklinde uyarıda bulundu. Aynı uyarıyı Hulusi Gülbahar yaptı.
KAYITSIZ EVRAK KALMASIN
G.Kurmay Eğt. Dokt. Kom. Uzm. Lider Eğiticisi Cemal Gökçeoğlu: '
İnternet Andıcı'
belgesinde
imzam var. Ancak, belgenin içeriğine katkım yok. Sadece evrakın dağıtımı ile sorumluydum. '
İrticayla Mücadele Planı' basında yer almasından sonra daire başkanı tarafından
kontrol yapılacağı ve bu nedenle kayıtsız evrak bulundurulmaması gerektiği bildirildi. Verilen emir gereği imha işlemlerini 19- 20 Haziran 2009 tarihlerinde yapıldı.
Genel
kurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı'nda veri hazırlama memuru Meltem Ağırgün: Planın basında yer almasından sonra eski dokümanları imha ettim. Bu emri bana Albay Hulusi Gülbahar verdi. İmha işlemlerini dairede bulunan kâğıt imha makinesinde yaptık. Diğer şubeler de imha işlemi yaptı. Gelen emir üzerine çalıştığımız bilgisayarları teslim ettik. İmha işlemleri sonrasında herhangi bir tutanak tanzim etmedik.
BİLGİSAYARLAR GERİ GELMEDİ
Bilgi Destek Daire Başkanlığında 4. Şube Müdürü Hulusi Gülbahar: 19 Haziran 2009 günü başkanımız olan Mustafa Bakıcı'nın emri ile kayıtsız evrakların imhası amacıyla gece
mesaisine geldim.
Bilgisayarlarımı
destek şubeye teslim ettim Daha sonra bu bilgisayar geri verilmedi. Dursun Çiçek'in şubesinde de imha işleminin yapıldı.
KIRPMAK İÇİN MESAİYE KALDIK
G.Kurmay Başk. İç
Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı'nda görevli
Onbaşı Taha Palulu: Belge
Taraf Gazetesinde yayınlanmasına müteakip
karargah binasında hareketlenme oldu. Başta Dursun Çiçek olmak üzere Bilgi Destek Daire Başkanlığında görevli bulunan tüm albaylar General M.. B.'nın yanına geldik. Bu dönemde mesai dışı çalışmalara başladık. Cüneyt Alkan adlı arkadaşım bana sürekli evrak kırptıklarını ve imha ettiklerini, dolaptaki klasörlerin boşaltıldığını söyledi.
Mukaddes Eruygur da tanık
'İkinci Eregenekon' davasının
sanıklarından
emekli Orgeneral Şener Eruygur'un eşi Mukaddes Eruygur'un da arasında bulunduğu 29 tanığın ismine de UYAP'ta yer verildi. UYAP'ta ayrıca Ad-Soyad/Kurum başlığı altında iki kişi 'Meçhul sanık' olarak yer alırken 'Meçhul sanık' ifadesinin karşısına ise 'Faili Meçhul' yazıldı. UYAP'ta ayrıca 'Birinci
Ergenekon' davasının sanıklarından Ümit Sayın'ın da arasında bulunduğu 3 kişi ifade sahibi, 7 kişi ihbarcı 3 kişi ise şikayetçi olarak yer aldı.
7 bilgisayarın harddiski kalıcı olarak silindi
Tanık olarak ifadesi alınan
Genelkurmay Başkanlığı'nda görevli Deniz Mühendis Üsteğmen Erhan Sakallı, 'Darbe Andıcı' ortaya çıktıktan sonra Genelkurmay İkinci Başkanlığı'na ati bilgisayarlardaki bilgileri şube müdürlerinin talimatıyla sildiklerini anlattı: 2008
Ağustos ayında şube müdürlerinin talimatıyla Albay Uğur Berksun'un makam odasına gittik. Genelkurmay 2. Başkanlığı'na ait 7 adet bilgisayarın geri döndürülemeyecek şekilde hafızasını sildik.
İhbarda geçen bilgisayarlar bunlardı. 2. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü'nde
sivil memur olan Hakan Kaya: 19 Haziran 2009 günü mesai bitimi sonrasında daireye çağırıldım. Şube müdürü bana tüm evrakları ayıklamamı, dosyanın içinde ve fihristlerde kayıtlı bulunmayan tüm evrakları kaydetmemi ve diğer evrakları ise imha etmemi söyledi.
YENİ ŞAFAK