Genelkurmay bünyesinde faaliyet gösteren internet sitelerinin hükümet aleyhine yayın yaptığı şeklindeki iddiaları basından öğrendiğini belirten Eröz, sitelerin yayınının durdurulması ve yeniden yapılandırılması, yani andıç emrinin de komuta katından geldiğini söyledi. Eröz, "
İrtica İle Mücadele
Eylem Planı" belgesinin basında yer almasından sonra andıçta belirtilen internet siteleri çalışmalarının durdurulması konusunda
Genelkurmay Başkanı 2. Başkanı Hasan Iğsız'dan sözlü emir aldığını, emri Bilgi Destek Dairesi Başkanı firari
sanık Tümgeneral Mustafa Bakıcı'ya aktardığını ifade etti.
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen 'internet
andıcı'
davasında
tutuklu sanık
Mehmet Eröz, 16 sayfalık yazılı
savunmasını okuyarak hakkındaki iddialara
cevap verdi. Korgeneral Eröz savunmasında "darbeye teşebbüs etmek" ve "ara
yönetici olarak
örgüt üyelerini yönlendirmekle suçlandığına dikkat çekerek "Ben
yasa dışı hiçbir iş ve
eylem yapmadım, emir ve talimat vermedim. Hiçbir zaman yasa dışı bir yapılanmanın içinde yer almadım." dedi. 20
Ağustos 2008 tarihinde Genelkurmay
Harekat Başkanı olarak göreve başladığını anlatan Koreneral Eröz, "Ayrıca Genelkurmay Harekat Dairesi Başkanı olarak Başbakan'ın askeri danışmanıydım. Belirli zamanlarda
Başbakanlık makamına görevlerim çerçevesinde veya kendilerinin istediği konularda bilgi veriyordum. Ayrıca kendisini ziyaret eden
yabancı askeri heyetler olduğunda yanında bulunuyordum." ifadesini kullandı.
Sanık Eröz, Harekat Başkanlığı görevine başladığında kendisine bağlı olan Bilgi Destek Daire Başkanlığı'na, İç
Güvenlik Daire Başkanı
Tuğgeneral. Mustafa Bakıcı'nın vekalet etmesinin emredildiğini anlattı. Bilgi Destek Dairesi'nin TSK'yı yıpratmayı amaçlayan girişimlere karşı internet siteleri işlettiğini ve bu sitelerin kendisinin göreve başlamasından 10 yıl önce kurulduğunu belirten Eröz, "Göreve başlarken bana hiç kimse internet sitelerine 'basında çıkan ve hükümet aleyhine olduğu iddia edilen yazıların konduğundan' bahsetmedi. Görevim sırasında da hiçbir zaman internet sitelerinde yayınlanmak üzere önüme yazı gelmedi. Ben hiçbir zaman hükümet aleyhine bir haberin internet sitelerine konması için ne
teklif aldım, ne emir aldım ve ne de emir verdim. Böyle bir faaliyetin yapıldığından da haberim yoktu. Ancak göreve başlamamdan sonra bu içerikteki yayınlardan bilgim olsaydı kesinlikle engeller müsaade etmezdim." diye konuştu.
Dava konusu internet sitelerinin varlığını 4
Şubat 2009 tarihinde basında çıkan haberlerden öğrendiğini söyleyen Eröz, şunları ifade etti: "Komuta katı o anda olayların geldiği aşama ve bazı yasa değişiklikleri yapılmış olması nedeniyle mevcut internet sitelerinin yayınlarının durdurulması ve bunların mevcut yasa ve direktifler çerçevesinde incelenerek yeniden yapılandırılması (
Andıç) emri verdi. Biz de Harekat Başkanlığı olarak konu üzerinde çalışmaya başladık. Genelkurmay'ın ilgili başkanlıkları ve adli müşavirliği ile koordineli olarak bir andıç hazırlayıp 2
Nisan 2009 tarihinde Komuta Katı'nın onayını aldık. Andıcı hazırlama görevini Harekat Başkanlığı olarak biz aldık. Burada bizim yaptığımız; andıcın, önce Harekat Başkanlığı tarafından hazırlanıp sonra diğer başkanlıkların koordine paraflarının alınması şeklinde olmuştur."
Andıçta
tanıtım ve bilgilendirme maksatlı "Terör örgütleri,
laiklik karşıtı eylemler, kurumu tanıtma, iç ve dış kamuoyunu bilgilendirme" şeklinde dört ayrı konuda
internet sitesi kurulmasının öngörüldüğünü anlatan Eröz, dava konusu '
İrtica ile Mücadele Eylem Planı'
12 Haziran 2009 tarihinde yayınlandığında bu sitelerin içerikleri üzerinde çalışmakta olduklarını ifade etti. Eröz, İrtica İle Mücade Eylem Planı basında yer aldığında kendisinin dönemin Genelkurmay Başkanı
Orgeneral İlker Başbuğ ile Hırvatistan'da, Bilgi Destek Dairesi Başkanı Tümgeneral Mustafa Bakıcı'nın da
Milli Savunma Bakanı ile beraber Pakistan'da olduğunu anlattı.
Tutuklu sanık Eröz, askeri savcılığın incelemesini tamamlamasının ardından MEBS Başkanlığı'na iade edilecek internet bağlantısı olan 26 adet bilgisayar için "Güvenli
temizlik yapın" talimatı ile ilgili olarak da açıklamada bulundu. Eröz, "O an için
teknik bilgi yetersizliğimizden veya dikkatsizliğimizden kaynaklanan gereksiz bir ifade olmuştur" açıklamasını yaptı. Verdiği emirdeki amacın bilgi silmek değil, bilgisayarları iade etmek olduğunu belirten Eröz, "İade edilecek bilgisayarların silinmesi, yönergenin getirdiği bir sonuçtur." dedi. Eröz, "Verdiğim emirde 'hemen hafta sonunda mesaiye gelip bilgisayarları silin ve evrakları
imha edin' diye bir ifade yoktur. Hafta sonu mesaiye gelinip bu işlerin bitirilmesini isteyen Daire Başkanı'dır. Onun da, bu zamana kadar çoktan bitmesi gereken bazı işlerin bitirilememiş veya kendisi tarafından
kontrol edilememiş olmasından kaynaklanmış olabileceğini değerlendiriyorum." şeklinde konuştu.
Sanık Eröz'ün savunmasını tamamlamasının ardından Mahkeme Başkanı Hasan
Hüseyin Özese, duruşmayı 20
Ekim 2011 tarihine ertelediklerini açıkladı. Duruşmada Eröz'ün çapraz sorgusunun yapılması bekleniyor.