Edirne Ticaret ve
Sanayi Odası konferans salonunda gerçekleşen toplantıda kürsüye geçen
Çubukçu, 2007 seçimleri öncesinde halka
sivil ve yepyeni bir anayasa sözü verdiklerini söyledi. Yapılan seçimlerde halkın teveccühü ile partisinin yüzde 47'lik oy oranıyla iktidara geldiğini anlatan Çubukçu, yeniden iktidara geldikten sonra yeni bir anayasa üzerinde çalışmalara başladıklarını kaydetti. Tamamlanan anayasa çalışmalarının partisine açılan
kapatma davası ile kesintiye uğradığını ifade eden Çubukçu, "Bugüne kadar
anayasa değişiklikleri ile birlikte geçen bütün değişiklikler göz önüne alındığında yaklaşık 80 maddesi değişmiş olmasına rağmen bugüne kadar değişmeyen tek şey anayasanın yargıya ilişkin hükümleri oldu. Oysa
Türkiye her alanda kabuk değiştirirken ciddi bir reform ve
demokratikleşme süreci geçirirken yargının da bu sürecin dışında kalması düşünülemez.
Anayasa referandumu içerisinde yer alan 26 madde içerisinde belki en çok tartışmalı ama yargıyı ilgilendiren
Anayasa Mahkemesi'nin yapısı ve
HSYK oluşumu çok daha demokratik bir yapıya kavuşturulacaktır." dedi.
Anayasa Mahkemesi'nin yapısı ve HSYK'nın oluşumu ile ilgili maddeler üzerinde tartışmaların sürdüğüne dikkat çeken Çubuk şunları söyledi: "Siyasi iktidarın bu kurumları tahakkümü altına almaya çalıştığı iddia ediliyor. Bunlar Meclis'te
itiraz edildiği gibi anayasa değişikliği paketi
CHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürüldü. Eğer Anayasa Mahkemesi kendi yetkilerinin
gasp edildiği, yürütmenin kendi üzerinde
baskı unsuru olarak kullandığı gibi bir
düzenleme olsaydı emin olun bunu iptal ederdi. Bu 26 madde her şeyden önce Anayasa Mahkemesi vizesinden geçmiştir."
Yargıya ilişkin hükümlerin demokratik
toplum olmanın gereği çerçevesinden hareketle hazırlandığını vurgulayan Çubukçu, yeni düzenleme ile birlikte hiçbir mahkemenin
AK Parti mahkemesi olmayacağını dile getirdi. Çubukçu, "Mahkemelerde görev yapacak hakimlerin
yönetici olan hakim ve savcılar eğer tüm kürsü sahibi hakim ve savcıların oylarıyla seçilecek ki, en azından yeni düzenleme böyle. Demokratik bir temsil noktasına kavuşmuş olacak. Kaldı ki, yeni düzenleme ile HSYK'da
Adalet Bakanı ve müsteşarın rolü de azaltılıyor. 1982 yılından bu yana gerçekleştirilen en kapsamlı demokratik değişiklikler." açıklamasını yaptı.
Bakan Çubukçu,
darbe olduğu zaman 15 yaşında birisi olduğunu hatırlatarak, "O gün
genç çocuktum, darbeyi yaşadım. Bugün
üniversite mezunu çocuğu olan birisi olarak hala böyle bir ihtimalin bulunduğu bir ülkede yaşamak istemiyorum." şeklinde konuşmasını tamamladı.