'Analarını bile satarlar'a sert cevap

Koşaner'in “analarını bile satıp, haber yaparlar” sözlerine en sert tepki AK Parti'li Mehmet Metiner'den

'Analarını bile satarlar'a sert cevap

AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, "Anamızı da satmayız, vatanımıza da ihanet etmeyiz." diyerek, eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in, gazetecilere yönelik sarfettiği, "Analarını bile satıp, haber yaparlar" sözüne tepki gösterdi. Mehmet Metiner, PKK'nın Ergenekon'un Kürt ayağı olduğunu ifade ederek, "Türkiye'de Ergenekoncu düzen tasfiye edilirken, vesayete dayalı diktatörlük tasfiye edilirken, PKK'nın, silahları, demokrasiyi boğacak şekilde konuşturmuş olmasını Ergenekon-PKK ilişkisi bağlamında değerlendirmek istiyorum. Ergenekoncu zihniyet tasfiye edilirken, PKK bu derin bağlantının devamı için bunu yapacaktır." dedi. AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, Kahta'da yoksul vatandaşlarla buluştuğu iftardan sonra son iftarını da bürokratlarla yaptı. İftar yemeğinde konuşan Metiner, eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'e tepki gösterdi. Milletvekili Metiner, yeni dönemde Kahta ve Adıyaman için yapılması gerekenler hakkında istişarede bulundu. Metiner, konuşmasında, eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in ses kaydıyla ilgili görüşlerini de açıkladı. Metiner, "Anamızı da satmayız, vatanımıza da ihanet etmeyiz." diyerek, Koşaner'in gazetecilere yönelik sarfettiği "Analarını bile satıp, haber yaparlar" sözüne sert yanıt verdi. Metiner, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in ses kaydına ilişkin olarak gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Koşaner'in açıklamalarını eleştiren Metiner, "Koşaner'in itiraflarını ben başta olmak üzere, dürüst gazeteciler zamanında söyledi. Şimdi bunlar tek tek ortaya çıkıyor." dedi. Mehmet Metiner, Koşaner'in gazetecileri ağır bir şekilde eleştirmesi konusunda ise şunları söyledi: "Koşaner'in, gazetecilere yönelik söylediklerini üstüme almıyorum. Bizler, hiç bir zaman anamızı satmayız, vatanımıza da ihanet etmeyiz. Anasını satabilecekler varsa, Işık Koşaner Paşa, onu başka yerde arasın. Düne kadar ordu içindeki darbeci cuntacı Ergenekoncu eğilimleri eleştiren gazetecileri vatan haini diye suçlayan, orduyu yıpratmakla suçlayan malum gazeteciler içinde tarif ettiği yoksa Ergenekoncu zihniyet darbeci zihniyette hesaplaşan namuslu dürüst gazeteciler analarını satmazlar. Işık Koşaner'in itirafları bir daha gösterdi ki o gazetecilerin yapmış olduğu bütün eleştiriler tamamıyla doğruymuş." Metiner, Çukurca'daki saldırıya ilişkin olarak da "Çukurca'da askerlerimiz, mayın patlaması sonucu yaşamlarını yitirdiler. Dolayısı ile kontrolsüz, denetimsiz döşenen mayınlar ciddi bir itibar kaybına yol açıyor. Yani nereye ne şekilde mayın döşediğini bilmeyen subaylarımız varsa bunlar terörle mücadelede nasıl bölgede başarı elde edebilir sorusunu sormamız gerekiyor. Bu ciddi bir özeleştiridir. Sadece özeleştiri olarak bakamayız olaya, bunu yapan askerlerimizin ölümüne sebebiyet veren komuta kademesindekilere de hesap sorulması gerekiyor. Yargı tarafında hesap sorulması gerekiyor. Ordunun yeniden yapılandırılması gerekiyor." şeklinde konuştu. "PKK, ERGENEKON'UN KÜRT AYAĞIDIR" Mehmet Metiner, PKK'nın Ergenekon'un Kürt ayağı olduğunu ifade ederek, şu görüşleri dile getirdi: "Türkiye'de Ergenekoncu düzen tasfiye edilirken, vesayete dayalı diktatörlük tasfiye edilirken, PKK'nın, silahları, demokrasiyi boğacak şekilde konuşturmuş olmasını Ergenekon-PKK ilişkisi bağlamında değerlendirmek istiyorum. Ergenekoncu zihniyet tasfiye edilirken, PKK bu derin bağlantının devamı için bunu yapacaktır. PKK silah siyasetini istiyorsa, bu aslında PKK'nın son tahlilde Ergenekon'un kürt ayağını oluşturduğu anlamına geliyor. Demek ki sorunlardan beslenenler çözüme direniyorlar. Demokrasinin ve hukukun egemen olduğu bir ülkede eğer siz bu süreci sabote edecek bir yönelim içine giriyorsanız, bu sizin aslında derin statükonun bir parçası olduğunu gösteriyor. PKK'nın durduğu yeri ben bu açıdan çok tehlikeli görüyorum. Yani PKK Kürtlük vadisinde yeni olan bir örgüt değildir. Kürt sorununun çözümünü öteleyen, Kürt sorununun çözümsüzlüğünü derinleştiren, derin statükonun devamına olanak sağlayan bir yerde görüyorum. Ben bu seviyede PKK'yı izlediği şiddet siyasetiyle Ergenekon'un bu bölgede bir uzantısı olarak değerlendiriyorum. Ayrıca, Türkiye'nin bölgede güçlü bir aktör olmasını istemeyen dış güçlerin de piyonu olarak görüyorum." BDP Milletvekili Şerafettin Elçi'yi de eleştiren Metiner, konuşmasını şöyle tamamladı: "Devletin şiddetini her seferinde eleştirenler, PKK'nın şiddeti karşısında BDP'lilerin suskun kalması büyük bir çelişkidir. BDP saflarında bugün parlamentoya giren Şerafettin Elçi gibi düşünenler, Öcalan'ın aslında derin devletin bir oyunu olduğunu söylüyorlardı. Öcalan ile PKK'nın derin devletin bir parçası olduğunu söylüyorlardı. Ne oldu da BDP saflarında bu değişiklik oldu. Ne oldu da BDP ve PKK saflarında siyaset yapma ihtiyacı hissettiler. Tam da AK Parti ile Türkiye'de vesayet rejimi sona erdirilmek istenirken, tam da AK Parti eliyle yeni bir anayasa yapmak istenirken, ne oldu da PKK'nın silah şiddetine seslerini yükseltmiyorlar. Bunu çok düşündürücü buluyorum. Şerafettin Elçi, Öcalan- PKK-Ergenekon bağlantısını çıksın tekrar söylesin sorun kendiliğinden çözülür."
<< Önceki Haber 'Analarını bile satarlar'a sert cevap Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER