Gazete, Amerikalı saygın hukukçuların hukuksuz talepleri ciddiye almayışını “ABD Yargısında Paralel Kulis” başlıklı fantastik bir haber ile okurlarına sunarak, "Amerikan hukuk ve devlet sistemine sızıldığı" safsatasını ortaya attı. Hükümet medyası, uzun süredir Türkiye'de de benzer iddialarla kamuoyunda algı oluşturmaya çalışıyor.

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Fethullah Gülen Hocaefendi'nin ABD'den sınır dışı edilmesi talebinde bulunulacağını açıklaması yandaş medyada geniş yer bulmuştu. Ancak Teksas Üniversitesi Hukuk Profesörü James Harrington'un, hakkında açılmış herhangi bir dava dahi bulunmayan bir şahsın sınır dışı edilmesi talebini “anlamsız ve aptalca” bulduğunu açıklaması havuz medyasından Akşam'ı yeni bir hezeyana sürükledi. 

Bir hukuk devleti olan Amerika'nın hukuki dayanaktan yoksun bu anlamsız talebi ciddiye dahi almamasından rahatsız olan gazete, ABD yargısının hizmet hareketi tarafından etki altına alınmaya çalışıldığı gibi fantastik bir iddia ortaya attı. Hizmet Hareketi'nin faaliyetlerinin demokratik ülkelerde üst düzey kabul görmesini hazmedemeyen gazete, daha önce camia hakkında olumlu değerlendirmelerde bulunan ve uluslararası saygınlığı olan akademisyen hukukçuların mini bir listesini de yayınladı. ABD yargısının hukuksuz talebi reddedeceğinin farkında olan gazete, beklentilerinin karşılık bulmayışının yayınladığı listedeki akademisyenlerin ABD yargısını etki altına almaları sonucu gerçekleşeceğini savundu. Hukuksuzluğun savunucusu gazete ayrıca, Illinois Yüksek Mahkemesi Yargıcı Anne M. Burke'ün 2013 yılında Niagara Foundation vakfından Barış ve Diyalog Ödülü almış olmasını Hizmet Hareketi'nin “ABD'de hukuk ve devlet sistemi içerisine sızması” şeklinde yorumlayarak akıl ve mantık dışı bir iddiayı daha ortaya atmış oldu.