Son dönemde yaşanan
aile içi şiddet olayları, anne-
babaları özeleştiriye yöneltti. 2007'de denize çıplak girmesiyle haberlere konu olan Duygu Öztemir'in
alkollüyken terastan düşerek ölmesi ailesini
yasa boğdu. Kızıyla ilgili pişmanlığını dile getiren baba Fuat Öztemir, "Keşke kızıma sahip çıkabilseydim." dedi.
Profesör annesini vahşice öldüren Bilkentli Başak Aydıntuğ, Etiler'de başı kesilerek çöp konteynırına atılmış halde bulunan
Münevver Karabulut, İstanbul'dan
İzmir'e eğlenmek için kaçan lise öğrencisi Emo'cu kızlar ve arkadaşlarıyla çıktığı tatilde aldığı aşırı alkolün etkisiyle 5. kattan düşerek hayatını kaybeden
biyoloji son
sınıf öğrencisi Duygu Öztemir... İnsanın kanını donduran ve tartışmalara sebep olan bu haberler, zayıflayan aile bağlarını yeniden gündeme getirdi. Olayların ardından 'biz nerede hata yaptık?' sorgulamasına giren anne-babalar, sorunun ihmalkâr davranışlarından kaynaklandığı gerçeğini gördü. Bunun son örneği, İzmir'de iki yıl önce sansasyonel tavırlarıyla haberlere konu olan Ege
Üniversitesi Biyoloji son sınıf öğrencisi Duygu Öztemir'in (27) geçtiğimiz
pazar günü aşırı alkolün etkisiyle 5. kattan düşerek ölmesi sonucu yaşandı. Baba Fuat Öztemir, kızının hayatına mal olan hatalar zincirini, "Hepimiz suçluyuz, ancak başta babası olarak ben, sonra annesi. İzmir'e gitmemesi için çok yalvardım ama dinlemedi. Engelleyemedik. Demek ki çocuklarımızı bırakmamak lazım, sarılacağız." sözleriyle özetledi.
Duygu Öztemir, 2007'de arkadaşlarıyla
doğum gününü kutlarken İzmir
Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda çırılçıplak denize girmesiyle manşetlere taşınmıştı. Alkolün etkisiyle, "Ben özgürüm. Kıyafet giyince mi insan oluyoruz? Siz bu
kıyafetleriniz olmadan insan değil misiniz?" ifadelerini kullanmıştı. O günleri acıyla hatırlayan baba Fuat Öztemir, basının sorumsuz davrandığını öne sürerek, "O çocuk kendini göstermek için, reklam amacıyla girmedi. Gençliğinde kim çılgınlık ya da yanlış bir şey yapmamıştır ki? Onun hemen basın tarafından deşifre edilerek
toplum önünde ziyan edilmesini mi gerektirir?" diye konuştu. İki yıl önceki olayın haber yapılmasının kızının psikolojisini bozduğunu söyleyen Öztemir, olayları gençlikte yapılan hatalara bağladı. Olayın nedenini alkole bağlamak ve bir suçlu aramak istemediğini anlatan acılı baba, "Hepimiz suçluyuz, toplum olarak başta babası olarak ben, sonra annesi. Ben sadece buna kader ve yazgı diyeceğim." şeklinde konuştu. Baba Öztemir, kızıyla yeterince ilgilenmediği için de pişmanlık duyduğunu kaydetti. Kızının alkol kullandığını ancak çok düşkün olmadığını ifade eden baba, gençlerin hatalar yapabileceğini, bunlara karşı hoşgörülü olunması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kızının boş bir insan olmadığını, üniversiteyi
Türkiye 32.si olarak kazandığını dile getiren Öztemir, İstanbul'da oturduklarını, Duygu'nun üniversite için İzmir'i
tercih ettiğini anlattı. Baba, sözlerini şöyle tamamladı: "Çok yalvardım İzmir'e gitmemesi için ama dinlemedi. Bu çağda gençlerin kişiliğini bulması kolay olmuyor. Gençler hata yapar, hoşgörülü olmak lazım."