Acilen cevap bekleyen sorular

Mustafa Balbay günlükleri Türkiye'nin başından geçen 'darbelerin' fotoğrafını daha da netleştirdi.

Acilen cevap bekleyen sorular

Özellikle günlüklerde geçen 'Darbelerde medyanın rolü' bölümleri oldukça dikkat çekici. Taraf Gazatesi yazarı Yıldıray Oğur bugünkü yazısında Bu günlükler açıkça diyor ki, bu ülkede medya desteklemezse artık darbe olmaz, medya sormazsa, sonra da sayfalarında yer vermezse de siyasi konularda askerler ağzını açamaz. diyor ve cevap bekleyen çok önemli iki soru soruyor. İşte acilen cevap bulması gereken iki can alıcı soru: Bu günlükler ortaya koymuştur ki, Türkiye’de darbe hâlâ Büyükanıt’ın Balbay’a söylediği gibi “Birlikte darbe yapılacak bir medya” bulup bulamama mesafesindedir. Bu tehlikeli yakınlaşmanın yasak meyveleri için 27 Nisan 2007’ye ve bir tür darbe denemesi olan AKP kapatma davası sürecine yakinen bakılabilir. Bu düzeysiz ilişkide bugün durum nedir anlamak içinse günlüklerden iki soruya acilen bir cevap verilmelidir: Birinci soru; 10 Nisan 2004 tarihinde Şener Eruygur’un Etimesgut Jandarma Eğitim ve Spor Tesisleri’nde “Hükümete karşı işbirliği yapmak için” topladığı Mustafa Balbay dışındaki diğer gazetecilerin kim olduğudur? Onlar da Balbay gibi darbeci paşaya “Önce Özkök işini halletmeniz lazım” diye akıl verdiler mi? Bu darbe hazırlıklarını gazetelerine haber yaptılar mı? Yoksa bu bir Ankara rutinidir, muvazzaf paşalarla mütemadiyen hükümet çekiştirilip, darbe istişare edilir ve güvenip özel darbe hazırlığını sana açan paşanın sözleri gazetecilik etiği gereği off-the record mu kalır? İkinci soru da şudur: O günlüklerde dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın “Aydın Doğan geldi söyledim. Her gün Milliyet’in birinci sayfasında bir türbanlı fotoğraf koymaya mecbur musunuz,” dedim. ‘Farkında değilim, bakayım’ ( YILDIRAY OĞUR- TARAF)
<< Önceki Haber Acilen cevap bekleyen sorular Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER