AYM'den CHP'ye soğuk duş

Referanduma sunulan Anayasa değişikliğine ilk ve en anlamlı 'evet' Anayasa Mahkemesi'nden geldi.

AYM'den CHP'ye soğuk duş

CHP'nin Anayasa değişikliğine yaptığı itirazı ele alan Yüksek Mahkeme hukuk devletine aykırı olmadığına karar verdiği düzenlemelerin, çağdaş ve demokratik olduğuna hükmetti. Onay gerekçesiyle 'Siyasi vesayet geliyor' eleştirilerini boşa çıkaran mahkeme, referanduma gönderdiği pakete de ilk 'evet'i vermiş oldu. Referanduma sunulan Anayasa değişikliğine ilk ve en anlamlı 'evet' Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) geldi. CHP'nin paketin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açtığı davada, değişiklikleri tek tek inceleyen AYM üyeleri, 12 Eylül'de referanduma sunulacak düzenlemelerin hukuk devletine ve Anayasa'ya aykırı olmadığına karar verirken, 'çağdaş' ve 'demokratik' olduğunu da ortaya koydu. Kendisinin de aralarında bulunduğu yüksek yargı organlarının yapısı ve işleyişinde iktidarın değişiklik yapma yetkisi olduğuna hükmeden AYM, demokratik devletlerdeki benzer düzenlemelerden de örnekler verdi. AYM bazı düzenlemeler için de 'batıdaki uygulamalarla uyumlu' diyerek değişikliğin Türkiye'nin yararına olacağı yorumunu yaptı. Anayasa değişikliği ile getirilen en önemli değişikliklerden biri, iktidarın işleyişine ilişkin şikâyetleri incelemek üzere TBMM'ye bağlı Kamu Denetçiliği Kurumu kurulması. CHP dava dilekçesinde kurumun, işlevleri bakımından yürütme üzerinde üstünlük kazanması anlamına geleceğini bunun da Anayasa'nın kuvvetler ayrılığı ve hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmayacağını ileri sürerek maddenin iptalini istedi. Başvuruyu reddeden AYM üyeleri ise gerekçeli kararda "Temel işlevi kamu yönetiminin şeffaflaşması ve bireylerin temel haklarına saygı göstermesine katkıda bulunmak suretiyle hukuk devletinin güçlenmesini sağlamak olan ombudsman ya da kamu denetçiliği kurumu, Avrupa demokrasilerinin temel kurumlarından birisi haline gelmiştir" dedi. OMBUDSMANLIK VATANDAŞIN YARARINA Ombudsmanlık düzenlemesiyle iktidarın kamu gücünü kullanan makamların işlemleriyle ilgili olarak vatandaşların şikâyetlerini incelemeyi, kendine ulaşan şikâyetlerle ilgili olarak hukuka uygunluk açısından inceleme yaparak ulaştığı sonuçları ilgili kurumlara bildirmeyi ve gerekli tedbirlerin alınmasını amaçladığına vurgu yapan AYM, "Böyle bir kurumun oluşturulmasının hukuk devletini ortadan kaldırdığı ya da içini boşaltarak anlamsızlaştırdığı söylenemez" sonucuna vardı. İKTİDARIN TERCİHİ HUKUKA UYGUN Anayasa mahkemesi üyelerinin hangi organlar tarafından ve hangi esaslara göre seçileceğinin belirlenmesinin dünyadaki uygulamalarda iktidarın takdirinde olduğunu hatırlatan AYM üyeleri, "düzenlemede öngörülen Anayasa Mahkemesi'nin üye yapısı, üyelerin geldiği kaynaklar (Danıştay, Yargıtay, YÖK, Askeri Yargıtay) ve üyelerin atanması usulüne ilişkin düzenlemelerin tali kurucu iktidarın takdir yetkisi içinde kaldığı" tespitinde bulundu. KAPATMAYI ZORLAŞTIRMAK HUKUKA AYKIRI DEĞİL CHP, Anayasa Mahkemesi'nin iki bölüm ve genel kurul halinde çalışmasını, partilerin kapatılmasını üyelerin üçte iki oy çokluğuna bağlayan 19. maddenin de hukuk devletine aykırı olduğu iddiasıyla iptalini istedi. AYM ise, kendisinin belli konularda nitelikli oy çokluğu ile karar vermesinin iktidarın takdir yetkisinde olduğunu vurgulayarak "Düzenleme hukuk devletini ortadan kaldırmaz" dedi. Hukuk devletini güçlendiren model Kendileriyle ilgili düzenlemeleri 'demokratik' olarak yorumlayan AYM üyeleri, muhalefetin, 'AK Parti yandaş yargı oluşturacak' eleştirilerini, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yapısını değiştiren düzenlemelerin iptal gerekçesinde de boşa çıkardı. Paketin 22. maddesi, HSYK'nın 22 asıl ve 12 yedek üye ve 3 daireden oluşmasını, Adalet Bakanı'nın başkan, müsteşarının ise doğal üyesi olmasını öngörüyor. Üyeleri Cumhurbaşkanı doğrudan, Yargıtay, Danıştay, Türkiye Adalet Akademisi, adli ve idari yargı hâkim ve savcıları seçimle atıyor. DÜNYADAKİ MODELLERE PARALEL UYGULAMA CHP, Cumhurbaşkanı'nın üye ataması, bakan ve müsteşarının durumu, üye seçimi gibi düzenlemelerin hukuk devleti ilkesine aykırı olduğunu ve seçilen üyelerin iktidarın etkisi altında olacağını ileri sürerek maddenin iptalini istedi. Talebi reddeden Anayasa Mahkemesi ise gerekçeli kararında Avrupa ve Amerika'daki örnekler ile Türkiye'nin geçmişte uyguladığı modellerin değişiklikle paralel olduğu tespitinde bulundu. AYM üyeleri, "İktidar, kurulu, yargı bağımsızlığını ihlal etmediği sürece, çok farklı modellerde tasarlayabilir, yasama organının tercihi de yargısal denetim konusu olamaz" dedi. Üyeler, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararlarının kısmen de olsa yargı denetimine açılmasının da hukuk devletinin güçlendirilmesine yönelik bir adım olduğu tespitinde bulunurken "Bu nedenle, sözkonusu hükümlerin yargı bağımsızlığını dolayısıyla hukuk devleti ilkesini ortadan kaldırdığı ya da içini boşaltarak anlamsız hale getirdiği söylenemez" ifadeleriyle iptal isteminin reddi yönünde karar veriyor. Demokratik meşruiyet getiriyor AYM, Anayasa değişikliğine karşı çıkan CHP ve MHP ile bazı çevrelerin sık sık dile getirdiği 'hükümet paketle yandaş yargı oluşturulup bu yolla sivil dikta kuracak' eleştirilerini boşa çıkardı. AYM, kendi yapısını değiştiren paketin 16 maddesiyle ilgili başvuruyu redederken demokrasi dersi verdi. Üye sayısını 17'ye çıkaran, üyelerin seçiminde TBMM'yi de devreye sokan düzenlemeye 'mahkeme, yasama ve yürütmenin yetkisi altına girecek' itirazını yerinde görmedi. Mahkeme, Türkiye'nin geçmişteki uygulamalarından örnekler vererek temel hakların ve hukuk devletinin güvencesi olan anayasa mahkemelerinin yapıları, yetkileri, işleyişi, üye seçimi ve üyelerin niteliklerine ilişkin çok farklı düzenlemelerin olduğunu ortaya koydu. Gerekçeli karında "Anayasa mahkemesi üyelerinin seçimine parlamentoların ya da diğer seçilmiş organların katılmasının bu kurumun demokratik meşruiyeti açısından büyük önem taşıdığı kabul edilmektedir" dedi. Daha özerk ve demokratik bir HSYK AYM üyeleri, iptal talebini reddederken düzenlemenin, hakimler ve savcıların teminatı olarak görülen HSYK'ya daha demokratik bir yapı getirdiğini de açıkça dile getirdiler. Gerekçeli kararda "HSYK seçim tabanının genişletildiği (üyelerin geldiği kurumların sayısında artış) kurul üyelerinin büyük çoğunluğunun yargıçlar tarafından doğrudan seçilmesinin kabul edildiği, Kurul'un kendi sekreteryasına kavuşturulduğu ve Teftiş Kurulunun Kurul'a bağlandığı böylece özerk yapısının güçlendirildiği görülmektedir" denildi. HSYK'nın işleyişindeki değişiklikleri 'yandaş yargı oluşturulacak' şeklinde yorumlayan muhalefet partileri ve bazı çevrelerin eleştirilerini AYM üyelerinin gerekçeli kardaki şu tespiti de boşa çıkarıyor: Cumhurbaşkanının Kurul'a üye atama yetkisinin sınırlandırıldığı, Adalet Bakanı'nın dairelerin çalışmasına katılmasının yasaklandığı, Bakan'ın Teftiş Kurulu üzerindeki mutlak kontrolünün kaldırıldığı, böylece yürütmenin Kurul üzerindeki etkisinin belli ölçüde azaltıldığı anlaşılmaktadır."
<< Önceki Haber AYM'den CHP'ye soğuk duş Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER