Genel Kurulda, Ana
yasa Mahkemesinin
Kuruluş ve
Yargılama Usulleri Hakkında Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri sürüyor. Tasarının görüşmeleri;
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ile
AK Parti Rize Milletvekili
Ali Bayramoğlu'nun tartışmasına sahne oldu.
CHP'li Kart, maddelerde değişiklik önergeleri üzerinde yaptığı konuşmada, yargının yerindelik denetimi değil, yasallık denetimi yapmak istediğini belirterek, ''
Türkiye, HES'leri tartışıyor. Yargı, 'Sen HES kuramazsın' demiyor. 'Sorumluluk ve karar Hükümetindir. Ama HES kurulurken çevreye zarar verip vermediği konusunda ben bilirkişi incelemesi yaparım' ya da '
TÜPRAŞ özelleştirmesi yapabilirsin ama bunu bir gece yarısında
Maliye Bakanı'nın odasında yapamazsın' diyor'' dedi.
''İktidarın dikta yapılanmasını kurumsallaştırmak istediğini'', bürokraside parti ve cemaat memuru yapılanmasının, yargıda da yaratılmak istendiğini ileri süren Kart, ''Bu savcılar delilleri karartırlar, delillere müdahale ederler,
soruşturmayı sabote ederler. Milletvekili seçildiğinde zaman aşımının durduğu bilinmesine rağmen bunun aksine hareket ederler'' diye konuştu.
Kart, AK Parti sıralarından ''Bunu yapan kim?'' diye laf atılması üzerine, ''
Beyoğlu Cumhuriyet Savcısı... Rize milletvekili Ali Bayramoğlu hakkında böyle bir karar veriliyor'' karşılığını verdi.
AK Parti Rize Milletvekili Ali Bayramoğlu sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, Kart'ın kendisi hakkında hiçbir mesnedi olmayan isnatlarda bulunduğunu belirterek, ''Ben kendisini ispata çağırıyorum.
Çamur at izi kalsın anlayışıyla konuşmak ne size ne hukukçuluğunuza yakışır. Savcının kendi incelemesi sonucunda karar verilmiştir'' dedi.
Kart,
Gümrük Müsteşarlığı
Teftiş Kurulunun soruşturma
raporuna göre konuştuğunu ifade ederek, Bayramoğlu ile ilgili raporda sahtecilik ve hayali ihracat olduğunun yer aldığını anlattı. Kart, Kurulun raporunu Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığına gönderdiğini belirterek, ''Beyoğlu Savcılığı bu rapor üzerine 'ortada somut iddia yok, soyut iddia var' diyor. Neyse ki bu devletin, Cumhuriyetin görevini onuruyla yapan memurları var.
Hazine memuru buna
itiraz ediyor; 'Milletvekili hakkında
zaman aşımı işlemez' diyor ve
takipsizlik kararını ortadan kaldırıyor. Cumhuriyetin savcısı
Anayasayı bilmez mi? Bile bile o savcı
Mayıs 2010'da nasıl olur da zaman aşımından dolayı takipsizlik kararı verir?'' diye konuştu.
Bayramoğlu, Teftiş kurullarının çok daha siyasallaşmış kurumlar olduğunu savunarak, ''İşte size kovuşturmaya yer olmadığına dair belgeler;
Çorlu,
Tekirdağ,
Büyükçekmece mahkemelerinin kovuşturmaya yer olmadığına, Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığının ise itiraz belgesi...'' dedi.
Sanayicilikten geldiğini ve teknolojik
ürün ürettiğini kaydeden Bayramoğlu, ''Teknolojiyi algılamaktan yoksun kişiler rapor düzenlerse, işte böyle geri
döner mahkemelerden.
MÜSİAD Başkanlığı yaptığım dönemde, halktan para toplayan çok ortaklı şirketlere
dava açtığımda, bugün konuşan arkadaşlar onların avukatlığını yaptılar. Hangi
adalet anlayışıyla onları savundunuz. Yaptığımın sonuna kadar arkasındayım, ürettiğim ürünü hala
ihraç ediyorum'' diye konuştu.