AK Parti kurucularından Dengir Mir Mehmet Fırat Samanyolu Haber Tv'de yayınlayan Günlük programında Abdullah Abdulkadiroğlu’nun sorularını cevapladı. Fırat twitter kararı sebebiyle AYM’yi kutladığını şu sözlerle belirtti:
“Ben bugün AYM'nin böylesine hak ve özgürlüğü genişletici bir yönde karar almasını ve AİHM'yi kendisine burada referans olarak almasını tebrik ediyorum. Ve bu yöndeki çalışmalarının da devam edeceği kanısındayım.”
Fırat Anayasa Mahkemesinin aldığı kararı milli ya da gayri milli olarak sınıflandırmanın yanlışlığına dikkat çekerek, bir örnek verdi ve “O zaman biz buraya hep söylüyoruz yabancı sermaye gelsin yatırım yapsın. Peki mahkemeler yalnızca milli karar alırsa yalnız devletin lehine Türk vatandaşınının lehine karar alırsa gelen yabancı kendini hukuk şemsiyesinin koruması altında hissedebilir mi ? Mahkeme kararları milli olamaz evrensel hukuk kaidelerine uygun olmak zorundadır.” ifadelerini kullandı.
Dengir Fırat Türkiye'nin çevresindeki ülkelerle yaşadığı sıkıntılar üzerinden dış politikada yanlış yapıldığını söyledi. "Dış politikada hayaller olmaz" diyerek cümlelerini “Yeniden kalkıp yeni bir osmanlı hayaline kapılıp Ortadoğu'nun Müslüman devletlerinin Osmanlı halifeleri gibi liderliğine soyunmak hayal. Reel politikanızı hayaller üzerine kuramazsınız karşılıklı çıkarlar üzerine kurarsınız.” diyerek sürdürdü.
Doğru mu, yanlış mı yapıyoruz diye dönüp kendimize bakmamız lazım diyen Fırat; “Dış politikamızın genelde yanlış tatbik edildiği kanısındayım. Bugün Arap ülkelerine baktığımız zaman mısırla aramız yok, Mısır Arapların lider ülkelerinden birisi.. Suudilerle bakıyoruz şekerrenk olmaya başladık. Öbür yandan Suriye, Irak pek aramız iyi olduğunu söylemek değil. Öbür yandan AB'ye bakıyoruz.. Hep şunu şöyle yapmayın diye uyarı geliyor. O zaman dönüp kendimize bakmamız lazım, doğru mu yanlış mı yapıyoruz.” şeklinde konuştu.
Fırat dış politikanın yanlış gittiğini söylediğinde herkesin kendisini tebrik ettiğini ama kimsenin yüksek sesle bunları konuşmadığını şu sözlerle anlattı:
"İnanıyorum ki çok kişi de bunun doğru olduğuna inanmıyor. Ama nedense yüksek sesle kimse bunu konuşamıyor. Yüzlerce binlerce kişi bunu söylediğimde tebrik etti. O zaman kardeşim siz niye söylemiyorsunuz? Doğruysa doğru yanlışsa yanlış.”
