Türkiye’nin yanı sıra dünyadaki ihtiyaç sahiplerine Anadolu insanının yardımlarını ulaştıran Kimse Yok mu Derneği, 17 Aralık’tan sonra başlatılan ‘cadı avı’nın hedefi oldu. AKP tarafından yardım toplama yetkisi elinden alınmak istenen Kimse Yok mu, 18 Ocak 2002’de kuruldu. 19 Ocak 2006 tarih ve 2006-9982 No’lu Bakanlar Kurulu kararı ile “kamu yararına çalışan dernek” statüsü kazandı. Bakanlar Kurulu’nun 6 Şubat 2007 tarihli ve 2007-11683 sayılı kararıyla da “izinsiz yardım toplama yetkisi” aldı. Türkiye ve dünyadaki başarılı çalışmaları sebebiyle 10 Ağustos 2008’de TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne layık görüldü. Türkiye’de 40 şubesi bulunan dernek, 113 ülkede yardım faaliyeti yürütüyor. Türkiye’de Kimse Yok mu ile aynı statüde olan 8’i vakıf, 12’si dernek olmak üzere 20 kurum bulunuyor.

BM Ekonomik ve Sosyal Konseyi danışman üyesi de olan Kimse Yok mu Derneği’ne ilişkin dün Taraf Gazetesi’nde şoke eden bir haber yer aldı. Habere göre, AKP hükümeti, derneği çalışamaz hale getirmek amacıyla ‘izinsiz yardım toplama yetkisi’ni kaldırmak için düğmeye bastı. Geçen hafta Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldığı belirtilen kararın, Kurban Bayramı’ndan önce yürürlüğe girmesinin planlandığı ileri sürülüyor. Kararın yürürlüğe girmesi halinde dernek, her yardım kampanyası için İçişleri Bakanlığı’ndan izin almak zorunda kalacak. Bu da derneğin, örtülü olarak tasfiye sürecinin başlatılmasının yolunu açacak.

Taraf’taki haberde de derneğin faaliyetlerini durdurmaya yönelik hiçbir hukuki ve kanuni altyapısı olmayan girişimler şöyle aktarıldı: Kimse Yok mu’ya yönelik tasfiye süreci 17 Aralık yolsuzluk operasyonu ile başladı. İçişleri Bakanlığı, ilk olarak 2014 başında derneğe denetçi gönderdi. Denetçi, hazırladığı raporda, derneğin bugüne kadarki faaliyetlerinin ve yardım toplama çalışmalarının mevzuata uygun olduğunu belirtti. Ancak bu rapor, Ankara’yı rahatsız etti ve ardından, kamuoyunda havuz medyası olarak nitelendirilen ve hükümete yakınlığı ile bilinen medya kuruluşlarında, derneğe yönelik olumsuz haberler çıkmaya başladı. Örneğin, derneğin Somali için topladığı yardımları dağıtmadığı yönünde bazı yayınlar yapıldı. Bu yöndeki haberler, ilgili devlet başkanları tarafından yalanlandı. Ancak İçişleri Bakanlığı, haberleri ihbar kabul ederek, derneğin faaliyetlerine yönelik ikinci bir denetim kararı daha aldı. İçişleri Bakanlığı, derneğin hesaplarını incelemesi için yeniden denetçi görevlendirdi. İkinci denetçi de derneğin hesaplarında bir usulsüzlük olmadığı yönünde rapor hazırlayınca, bu kez Bakanlar Kurulu’nun devreye sokulması kararlaştırıldı. Bakanlar Kurulu, geçen hafta yaptığı toplantıda, derneğin yetkilerini ele aldı. Yapılan değerlendirme sonucunda, derneğin yardım toplama yetkisinin kaldırılması kararlaştırıldı. Konuyla ilgili karar, imzaya açıldı. İmzaların büyük ölçüde tamamlandığı ve kararın, Kurban Bayramı’ndan önce Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe gireceği öğrenildi. Bakanlar Kurulu’nun yardım toplama yetkisini kaldırması derneği tamamen ortadan kaldırmıyor. Ancak kararın yürürlüğe girmesi ile birlikte dernek, her yardım toplama çalışması için İçişleri Bakanlığı’ndan ve valiliklerden izin alınacak. Mevcut yöneticilerinin, bu izinleri çeşitli sebeplerle geciktirmesi bekleniyor. Bu durum da örtülü olarak derneğin tüm çalışmalarını etkileyecek. Bir anlamda, örtülü olarak derneğin batırılması amaçlanıyor.

Kimse Yok mu Derneği, yardım toplama yetkisinin kaldırılacağı iddialarına sert tepki gösterdi. Dernekten yapılan yazılı açıklamada, bu yönde kendilerine ulaşan herhangi bir belgenin bulunmadığı belirtilerek, “Böyle bir kararı almak için tek bir kanuni gerekçe gösterilemez. Milletimiz, bu yönde alınacak kararların hesabını ferasetiyle ödetir. Milyonlarca mazlumun ahı, kâbus gibi başınıza çöker.” denildi. Dernekten yapılan açıklama özetle şöyle:

BU KARAR İÇİN TEK BİR KANUNİ GEREKÇE YOK: Medyada, Kimse Yok mu Derneği’nin ‘izin almaksızın yardım toplama’ yetkisinin Bakanlar Kurulu kararıyla elinden alındığına dair haberler yer almaktadır. Bakanlar Kurulu’nun, derneğimize yönelik böyle bir kumpasa alet edileceğine asla inanmak istemiyoruz. Bu yönde alınacak bir kararla tarihi bir vebal altına girilecektir. ‘İzin almaksızın yardım toplama’ yetkimizi ve kamu yararı statümüzü kaldıracak tek bir kanuni gerekçe gösterilemez.

BUGÜNE KADAR HANGİ SUÇU İŞLEDİK?: Binlerce dosya didik didik edilerek yapılan iki “rutin” denetimin raporları elimizde. Bu kadar art niyetli denetimler geçirmemize rağmen bu milletin vicdanı olmuş Kimse Yok mu’ya isnat edebildikleri tek bir suç ve alnına sürebildikleri tek bir leke yoktur. Kimse Yok mu Derneği, bu kararın alınmasını gerekli kılacak hangi suçu işlemiştir? Dernekler Dairesi Başkanlığı ve kurumumuzu teftiş eden denetçiler erkekçe ve yiğitçe çıkıp açıklamak durumundadırlar. Dernekler Dairesi Başkanlığı’nda bunu açıklayacak, kimlerin hangi karanlık emelin tetikçiliğini yaptığını açığa çıkaracak bir tane namuslu vatan evladı yok mudur?

BU KUMPASI KURANLAR NASIL BİR CİNAYET İŞLEDİKLERİNİN FARKINDA DEĞİL: Bu kumpası kuranlar ve maalesef buna alet olanlar, nasıl bir cinayet işlediklerinin farkında değiller. Milletimizi millet yapan değerleri nasıl ayaklar altına aldıklarını, yardımlaşma ve dayanışma kültürümüze, inanç değerlerimize ve kültürel kodlarımıza nasıl bir darbe vurduklarının bilincinde değiller. Bu millete düşman değilseniz şayet, bile isteye böyle hukuksuz bir kararın, bütün değerlerimizin altına dinamit koyacak bu nevi bir cinayetin altına imza atamazsınız.

BU ÜLKEYİ SABAH VE TAKVİM Mİ YÖNETİYOR?: Bu ülkeyi Sabah ve Takvim mi yönetiyor ki yalan haberler dayanak gösterilip hukuksuz denetimler yapılıyor? Sabah ve Takvim mi yönetiyor ki, istenen elde edilemeyince başka bir haber yaptırılıp yeni hukuksuzlukların zemini hazırlanıyor? Kimler hangi planları yapıp kimin marifetiyle uygulamaya koyuyor? Bizim, milyonlarca bağışçımızın, on binlerce gönüllümüzün ve bütün milletimizin bunları bilmeye hakkı vardır.

ADALETTEN KORKMAYANLAR MAZLUMLARIN AHINDAN DA MI ÇEKİNMİYOR?: Bu ülkede bir devlet var. Hukuk var. Nizam var. Bu yapılanların bedelsiz kalacağını mı zannediyorsunuz? Bütün bu hukuksuzlukların hesabını bir gün adalet önünde vermeden kurtulamazsınız. Kanunsuz işler peşinde koşup altına imza atanlar varsa belli ki adaletten korkmuyorlar. Mazlumların ahından da mı çekinmezler? Allah’tan da mı korkmazlar? Tüm dünyada tanınan, 113 ülkede hizmetleri olan, Anadolu’nun bağrından neşet etmiş böylesi bir değere bu saldırı nedendir? Kimler yeni bir utanç tarihi yazma peşinde? Kimse Yok mu’ya yapılan bu zulmü ne bu milletin tek bir ferdine ne de dünyaya anlatamazsınız.

İHTİYAÇ SAHİPLERİNİN ELLERİ İKİ YAKANIZA YAPIŞIR: Umuyoruz ki tüm bu yazılıp çizilenler birer yalandan ibarettir. Yoksa bu yönde alacağınız bir kararla, milyonlarca mazlumun, yetimin ve mağdurun ahı kâbus gibi çöker tepenize. Ücretsiz sağlık hizmeti bekleyen yavruların, ışığa kavuşmayı bekleyen katarakt hastalarının, şer şebekelerinin insafına terk edilmiş yetimlerin, hastalık saçan bulanık su birikintilerine mahkûm garibanların, zalimin zulmünden bize sığınan mültecilerin, senede bir defa midesine et giren fukaranın, bir yıl boyunca Ramazan’da alacağı gıda kumanyasının yolunu gözleyen gurebanın ve eğitimini sürdürebilmek için desteğe ihtiyacı olan çocukların elleri yapışır iki yakanıza.

AÇIKLAMA BEKLİYORUZ: Acilen bir açıklama bekliyoruz. Böyle bir karar var mıdır? Varsa kimler hangi planla, hangi gerekçelerle bu kumpası kurdu bilmek hakkımız.