17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları çerçevesinde suçlanan AKP’li eski bakanlar Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar için kurulan TBMM Soruşturma Komisyonu’nun dünkü toplantısından sürpriz çıkmadı. Saat 14.00’te başlayan komisyon toplantısı, yaklaşık 3,5 saat sürdü. Alınan bilgilere göre, toplantıda iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında sert tartışmalar yaşandı. AKP’li üyeler, bakanları genel ifadelerle aklamaya çalışırken, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının hükümete yönelik bir darbe girişimi olduğunu, buna yönelik soruşturmaların takipsizlikle sonuçlandığını ve dolayısıyla bakanların da aklandığını savundu. CHP’li Komisyon üyesi Erdal Aksünger, AKP’lilerin ‘darbe’ söylemlerine tepki gösterirken, ortada bu kadar delil varken soruşturmalara darbe demenin mümkün olmadığını belirtti.
Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, oylama sonrasında eski bakanlar ile çocukları arasındaki konuşmaları içeren ve soruşturma dosyalarında yer alan tapelerin imha edileceğini söyledi. CHP’li üyeler, komisyonun böyle bir yetkisi olmadığını, Yüce Divan konusunda son kararı Genel Kurul’un vereceğini ve bu kararın da Genel Kurul’daki oylamadan sonra alınabileceğini belirtti. Ancak Köylü, kararın soruşturmanın savcılık aşamasında alınması gerektiğini, geç kalındığını ve uygulanması gerektiğini ifade etti. Komisyonda yapılan oylama sonucu, AKP’li üyelerin oy çokluğuyla bu yönde karar alındığı ve söz konusu tapelerin birkaç gün içinde imha edileceği öğrenildi. Komisyonun AKP’li Başkan Vekili Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, gazetecilerin tapelerin silinmesi konusundaki sorularını cevaplarken, “Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince dinlemesi yasak olan kişiler vardır. Bunlar, baba, oğlu ve eşler arasındaki konuşmalardır. Eğer bunlar dinlenmişse bunların belli süre içerisinde imha edilmesi gerekir. Dosyaya konmaz. Ancak bunlar konmuş maalesef, hukuka aykırı bir şekilde. Biz bunları gördük. Görünce imha etme görevi bize düşüyor.” dedi. Yaptıklarının delil karartmak olmadığını savundu.
KOMİSYON BAŞKANI: VİCDANIM NEDEN RAHAT OLMASIN!
Komisyon Başkanı Hakkı Köylü ise gazetecilerin sorularına kısa cevaplar verdi. Komisyona herhangi bir baskı yapılıp yapılmadığı yönündeki sorulara, “Ne baskısı, kim baskı yapar ya, öyle şey mi olur? Yok canım, ne baskısı olacak, yukarısı serbest.” diye cevap verdi. “Vicdanen rahat mısınız?” sorusunu ise “Vicdanen rahatsız olacağım bir şeye mi karar vereceğimi düşünüyorsunuz? Vicdanen rahatım.” sözleriyle cevapladı. Hakkı Köylü, 22 Aralık’taki toplantıda salondan telefonla konuştuğunun hatırlatılması üzerine ise kendisinin de eşinin de hasta olduğunu, bir operasyon geçirdiklerini ve görüşmenin bu konuda olduğunu belirtti.
TÜRK SİYASETİ İÇİN KARA BİR GÜN
Toplantı sonrasında CHP’li 4 üye Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu telefonla bilgilendirdikten sonra basının karşısına çıktı. CHP Grup Başkan Vekili Levent Gök, komisyon üyeleri adına yaptığı açıklamada, “Perşembenin gelişi, çarşambadan belliydi.” diyerek toplantı öncesindeki gelişmelere dikkat çekti. Türk siyasetinin AKP’nin oylarıyla kara bir gün yaşadığını söyledi. Siyaset kurumuna verilen bu tahribatın uzun yıllar tamir edilemeyeceğine dikkat çekti. Gök, “AKP, çoğunluk oylarıyla bakanların aklanma fırsatını kendi elleriyle almıştır. Eğer AKP’liler başka algılarla bu yolsuzluklardan, rüşvetten ve hırsızlıklardan kurtulacaklarını zannediyor ve bakanları bu şekilde aklayacağını düşünüyorsa fena halde yanılıyor. Bugün AKP’li komisyon üyeleri yükseklerden, büyük abilerinden gelen talimatları uygulamıştır.” diye konuştu.
Levent Gök, Yüce Divan’a güvenmeyen bir partinin artık ülkeyi yönetemeyeceğini belirtti. Şöyle konuştu: “Herkesin aklanacağı yer mahkemelerdir, bakanlar için de Yüce Divan’dır. Bundan niye kaçınıyorsunuz, hodri meydan! Anayasa Mahkemesi’nin yapısını 4 yıl önce siz kurdunuz. Ne oldu, kimi kime şikâyet ediyorsunuz? Neden korkuyorsunuz? Hepinizi izleyeceğiz ve tarihe not düşeceğiz.”
Makul şüpheden herkesin içeri alındığını ancak fazlasıyla delil varken eski bakanlar hakkında Yüce Divan kararının çıkmadığını hatırlatan Levent Gök, “Başbakan Ahmet Davutoğlu kükrüyordu, ‘yolsuzluk yapanların kolunu kopartacağız’ diye. Sayın Başbakan o sözün altında kaldınız. Senin kimsenin kolunu kopartacak gücün yok, çünkü başbakan değilsin.” şeklinde konuştu.
‘AKP’Lİ ÜYELER ERDOĞAN’LA MI GÖRÜŞTÜ?’
CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay ise Soruşturma Komisyonu’nun AKP’li bazı üyelerinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüştüğüne ilişkin ciddi iddialar olduğunu söyledi. Altay, “AKP, komisyonun 22 Aralık’taki toplantısından bu yana hem komisyon üyelerine hem milletvekillerine yönelik ikna odaları kurdu. 22 Aralık’taki toplantıya kadar hem AKP grubunda hem komisyonun AKP’li üyeleri arasında Yüce Divan’a sevk eğilimi vardı. Ancak ne olduysa 22 Aralık’ta erteleme kararı çıktı. Ardından resmen komisyon üyelerine baskı kuruldu. Bazı komisyon üyeleri bu sürede Cumhurbaşkanı ile görüşme yaptı mı? Gazeteye verilen ilanlar da ibretlik. Anayasa Mahkemesi ile ilgili yapılan haberler tam anlamıyla Yüksek Mahkeme’ye baskı niteliğindedir.” ifadelerini kullandı.
Rüşvet alırken görüntüleri var, sokağa çıkamayacaklar
Komisyonun MHP’li üyesi Mesut Dedeoğlu, kararı, siyasetin hukuka ve vicdanlara müdahalesi olarak niteledi. Dedeoğlu, “Rüşvet alır ve verirken videolar var. Ayakkabı kutuları var. Para kasaları var. Para sayma makineleri var. Kendi ve yakınlarının mal varlığındaki açıklayamadığı artışlar var. Sokağa çıkamaz hale gelecekler. Gönüllerde ve vicdanlarda hiçbir zaman aklanamayacaklar. Tüm bunlara rağmen Komisyon’un AKP’li vekilleri bunları yok saydı. 4 bakanın avukatlığını yaptılar.” dedi.
Zaman
