Şimdilerde Gümrük ve Ticaret Bakanı olan, AKP'nin önemli isimlerinden Nurettin Canikli, köşe yazarlığı yaptığı dönemde İhlas Finans mağdurlarını defalarca gündeme getirmiş, batık finansın patronu Enver Ören'i sert bir dille eleştirirken ihlaszedelerin alacaklarının bir bölümünün devlet tarafından karşılanması gerektiğini söylemişti. Bu sözlerden yaklaşık 1,5 yıl sonra AKP Giresun milletvekili olarak Meclis'e giren Canikli sanki o yazıları kendi yazmamış gibi -şu an da tam da konusu olan bakanlığa atanmışken- Meclis'te gündeme getirilen ihlaszedeler konusunda adeta sus-pus kesildi.
İHLASZEDELERİN HAKLARINI ŞİMDİ NEDEN SAVUNMUYOR
Aslen yeminli mali müşavir olan Nurettin Canikli batık finans krizinin yaşandığı dönemde şimdilerde yandaş medyanın baş aktörlerinden Yeni Şafak Gazetesi'nde ekonomi yazıları yazıyordu. Canikli, yaklaşık 2,5 yıl sürdürdüğü köşe yazılarını 15 Ağustos 2001'de sonlandırdı. Bu sürede İhlas Finans'ı en çok eleştiren yazarlardan biri olan Canikli, batık finans ve mağdurlarıyla ilgili tam 4 köşe yazısı kaleme aldı. Canikli, 14 Kasım 2002 tarihinde de AKP'den Giresun Milletvekili olarak Meclis'e girdi.
Bu gelişmeye sevinen mağdurlar Canikli'nin haklarını artık Meclis'te savunacağını düşünüyordu.
Ama büyük hayal kırıklığına uğradılar...
Canikli, soruşturma komisyonu kurulması yönünde verilen tefliflere destek açıklaması yapmadığı gibi partisinin bu konudaki görüşlerini de eleştirmedi. Muhalif milletvekillerinin bir komisyon kurulması teklifleri her defasında AKP oylarıyla reddedildi.
NURETTİN CANİKLİ NELER YAZMIŞTI?
Canikli 14 Şubat 2001 tarihinde "Paniğe gerek yok" başlığıyla kaleme aldığı yazısında BDDK'nın İhlas Finans'ın iznini ve faaliyetlerini durdurmasını konu edinerek kararın alınmasındaki gerekçeleri sıraladı. Yazısında "İhlas Holding kendisine duyulan güveni suistimal etmiş, yüzbinlerce küçük tasarruf sahibinin mağduriyetinin vebalini üstlenmiştir." diyen Canikli kuruma bağlı televizyon kanalında yapılanları ise "Enver ÖREN''in 62''nci doğum gününde TGRT ekranlarından pahalı hanımlar eşliğinde verdiği utanç pozları hafızalardan silinmeyecektir." sözleriyle dile getirdi.
Nurettin Canikli, bütün ikazlara rağmen hazinenin müdahale için geç kaldığını şu cümlelerle ifade etti:
"Hazine de müdahalede geç kalmıştır. Bankalar Yeminli Murakıpları İhlas Finans''da yaşanan problemi ve aykırılıkları birkaç yıl önce tespit etmiş ve Hazine''nin bağlı olduğu Bakan'a aktarmışlardı. Buna rağmen gerekli önlemler alınmamış ve ikazlar yapılmamıştır."
Nurettin Canikli bu yazısından 3 ay sonra on binlerce insanı mağdur eden batık finansla ilgili bir yazı daha kaleme aldı.
"İhlas ne zaman ödemelere başlayacak" başlıklı köşe yazısında Canikli, inançları gereği faizden kaçıp ihlas ismine güvenen Anadolu insanına ne tür zararlar verildiğine dikkat çekti. Canikli, vatandaşların mağduriyetinin sorumlusu olarak Gülben Ergen, Seda Sayan, Sibel Can gibi sanatçılara milyarlarca lira harcayan merhum Enver Ören ve o dönem ABD'de bulunan oğlu Mücahid Ören'i gösterdi.
"DEVLETİN İHLASZEDELERİN ZARARININ BİR BÖLÜMÜNÜ KARŞIMALASI GEREKİR"
22 Haziran 2001 tarihinde ele aldığı "İhlaszedeler için çember daralıyor" başlıklı yazısında batık finansa para yatıranların büyük zarar içinde olduğunu dile getiren Canikli, hazinenin zamanında vatandaşı uyarmadığını belirterek devletin ihlaszedelerin zararının bir bölümünü karşılaması gerektiğini söylemişti:
"İhlas Finans'ın batış sürecinde hazinenin zamanında mevduat sahiplerini uyarmaması, İhlas Finans'a para yatıranların zararlarını büyütmüştür. Bunun için devletin İhlaszedelerin zararlarının bir bölümünü karşılaması gerekir."
Nurettin Canikli bu sözleri yazdıktan yaklaşık 1,5 yıl sonra AKP'den milletvekili seçilecek, ve Meclis'e girecekti. Canikli'nin, dün ihlaszedelerin mağduriyetini karşılamalı dediği devleti bugün kendi iktidarı yönetirken kaderin ilginç bir tecellisi olarak sorumlu bakanlığın koltuğunda da şu an kendisi oturuyor.
Peki İhlaszedelerin mağduriyetini hafifletecek adımları hala atabilecekken, Gümrük ve Ticaret Bakanı Canikli dün söylediklerinin bugün neden arkasında durmuyor? Devlet mağduriyetleri gidermeli, paralar tahsil edilmeli, muhafazakar halkın paraları iade edilmeli söylemlerine rağmen neden şimdilerde sessizliğe bürünerek bu olay hiç yaşanmamış gibi davranıyor?
Şimdilerde mağdur vatandaş soruyor. Bakan Canikli acaba iktidarın ihmalleri sıralanırsa 'duman olmaktan' mı korkuyor, yoksa ortada giderilecek herhangi bir mağduriyet mi göremiyor?
SAMANYOLUHABER.COM
