Konuşmasında
Anayasa değişikliğine değinen
Ayaydın, "Bunun için
toplumun tüm kesimlerinin mutabakatı olmalı. Bir partinin tek başına 'Anayasayı değiştireceğim' demesi doğru değil. Meclis'te grubu bulunan tüm
siyasi partilerin uzlaşı sonucu hazırlanan bir anayasa, ülkeye huzur, mutluluk,
refah getirir" diye konuştu.
Ayaydın, bugünkü
Anayasa değişikliği tasarısının hükümetin arzu ettiği maddelerin değişmesini sağlayacak şekilde hazırlandığını, bunun da genel kurulda grubu bulunan siyasi partilerin vereceği önergelerle tartışılabileceğini söyledi. Anayasa değişikliği konusunda en çok tartışılan üç maddeye dikkat çeken Ayaydın, şunları söyledi:
"Bunlardan biri siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması,
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve
Anayasa Mahkemesi'nin yapısında değişikliğe gidilmesi. Sivil toplum örgütleri,
yüksek yargı ve siyasi partiler buna
itiraz etmekte.
Siyasi parti kapatılacaksa buna siyasilerin karar vermesini doğru bulmuyorum.
Adli makamlar, karar vermeli. TBMM'den siyasi partilerin kapatılması ile ilgili ön izin istenmesi de doğru değil. AB'ye girmek istiyorlar, hangi AB ülkesinde milletvekillerinin dokunulmazlığı var? Hangi AB ülkesinde yüzde 10'luk
baraj var? İşimize gelen konularda AB'ye uyalım, işimize gelmediğinde uymayalım demek doğru değil. İşinize geldiği gibi anayasa yapamazsınız."
Aydın Ayaydın, AK Parti'nin, Anayasa'daki siyasi partilerin kapatılması, Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nin yapısıyla ilgili üç maddenin değiştirilmesi konusunda ısrarcı olması halinde yeni bir
kapatma davasının gündeme gelmesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi.
DHA