AK Parti Genel
Merkez Kadın Kolları Başkanı,
Gaziantep
Milletvekili Fatma
Şahin Tv8
Ankara Temsilcisi
Erkan Tan'ın sunduğu,
Erkan Tan ile Başkent'ten programının bu sabahki konuğuydu.
Parti kapatmalarla ilgili maddenin TBMM'de görüşülürken düşmesi üzerine
BDP Milletvekilleri ile
MHP Milletvekilleri'nin elleriyle birbirlerine çak yaptığını ve sarıldıklarını kendi gözleriyle gördüğünü, dehşete kapıldığını vurguladı.
"Kılıçdaroğlu Partisini Yönetemiyor, Ülkeyi Nasıl Yönetecek?"
"Ben milletin sağduyusu olarak konuşuyorum. 8 aydır izliyoruz. Kılıçdaroğlu bir şey söylüyor, parti
yöneticileri onun kendi görüşü diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Parti içindeki karar herkesin kararıdır. Herkes Sayın Kılıçdaroğlu'nun sözleri için, onun şahsi görüşüdür diyor. Daha parti yönetiminden acizler" dedi.
"Başörtüsü Sorununu Çözecekse Anayasa Mahkemesi'ne Niye Götürdü?"
Başörtü sorununu çözeceğini söyleyen
CHP Lideri'nin sözlerini şöyle değerlendirdi:
"Başörtü konusunda 'temel hak ve özgürlüklere, özel alana girilmez dedik, isteyen istediği gibi giyinir' dedik. O gün Sayın Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi'ne gitmek için
imza attı. Bugün, başörtü sorununu çözeceğini söylüyor. Biraz özü sözü bir olsun. Akşam başka, sabah başka... Ağrı'da başka, Van'da başka... Lider dediğin mert olacak. Söylediği sözün arkasında duracak. Anayasa Mahkemesi'ne götürdün. Eğer yanlış olduğunu düşünüyorsan özür dileyeceksin. Bir
komisyon kurmuşlar. Komisyondaki bilim adamları, saçından yok kaç tel görünecek, yok kulağı görünecek mi... bunları tartışıyorlar. Ne kadar kadını küçültücü"
"Evet Dememek İçin Kılıf Uyduruyorlar"
Referandumdaki maddelerin tek tek oylanması yönünde muhalefetten gelen tepkileri
cevaplayan Şahin,
"Bu
evet dememek için uydurulan bir kılıftır. İnsan 26 maddeyi tek tek oylar mı? Avrupa'da oturmuş bir hukuk
sistemi var. 1-2 madde değiştiriliyor gerektiğinde. Yıllar önce yapılmış ve yerine oturmuş bir sistem onlarınki. Sayın Başbakan'ın gösterdiği irade 50 yıl önce olmuş olsaydı Rahmetli
Menderes idama giderken bir dakika bu doğru değil denilirdi. 50 yıl önce bu duruş sergilenseydi sistem bugün oturmuş olurdu" dedi.
"13 Eylül'de En Büyük Hesaplaşmayı MHP, Tabanıyla Yapacak"
Deniz
Bölükbaşı'nın 'pozitif ayrımcılık yapmak yeni akıllarına geldi' sözlerini, "Biz zaten 8 yıldır yapıyoruz. Deniz Bey diplomat olabilir ama kadın politikalarından haberi yok.
Erkek bakış açısıyla bakıyor. 13 Eylül'de yönetici ile taban arasındaki kaymayı nasıl izah edecekler? O gün, iki elini başlarına götürüp niye hayır dedik diyecekler" şeklinde değerlendirdi.
"Deniz Bölükbaşı Sırça Köşklerde Yaşıyor, Halktan Habersiz"
Ayrıca Bölükbaşı'nın 'ülkede bölücülük yapmak gizli niyetleridir' açıklamasına "Deniz Bey sırça köşklerde yaşadığı için halktan haberi yok. Kendi partisinin geleceğini düşünüyor. Oysa bu ülkenin, 30 sene önce Anayasa'nın ayağına vurulmuş prangalarından kurtulması lazım. Asıl bölücülük yapanlar şimdiye kadar baskıcı ve
yasakçı politikaların aynen devam etmesini isteyenlerdir" şeklinde cevap verdi.
"CHP ve MHP'nin Parti Duruşunda Kayma Var"
Sahadan geldiğini, Başbakan'ın mitinglerini takip ettiğini, 20 gündür dolaştığını ifade eden Şahin "MHP ve CHP tabanında kayma var. Vicdanlarının sesini dinleyip evet diyeceklerini söylüyorlar. Darbe Anayasası'ndan kurtulalım istiyorlar. Yöneticiler anlatamıyor, paketin içeriğine girmiyor diyorlar. Neye hayır diyecekler peki? Kadınlara, çocuklara, özürlülere, gazi, şehit yakınlarına pozitif ayrıcalıklar tanınmasına mı? Memurlara toplu
sözleşme hakkı tanınmasına mı? Seyahat engelinin kalkmasına mı?" dedi.