Elitaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 12 Eylül'de yapılacak
referandum oylamasında herkesi oy kullanmaya çağırarak şunları söyledi:
''50 milyon Türk vatandaşının, sandığa gitmesini engelleyecek güç, ne BDP'de vardır, ne de bir başka siyasi partide mevcuttur.
Herkes özgür iradesiyle sandığa gitmelidir. Aynı şekilde
CHP 97 millet
vekiliyle özgür iradelerini kullanmak ve yoksun bırakmak becerisini, kabiliyetini anayasa oylamalarında göstermiş olabilir. Ama 50 milyon Türk milleti, 50 milyon Türk seçmeni CHP'nin 97 milletvekili gibi özgür iradelerinden yoksun bırakma hakkını hiç kimseye vermeyecektir.
Türk vatandaşları, Türk seçmenleri 12 Eylül'de özgür iradeleriyle oylarını kullanacaklar, '
evet' veya 'hayır' deme özgürlüğünü yerine getireceklerdir. Vatandaş olma hissiyatını ortaya çıkartacaklardır.
Ama 'evet' çıkar, ama 'hayır' çıkar. Hiç kimsenin hiç kimseyi ipotek altına alma hakkı yoktur, gücü de yoktur, etkisi de yoktur.''
Mustafa Elitaş, CHP'nin anayasa oylamasına hayır denmesi için yaptığı açıklamaların inandırıcı olmadığını da ifade ederek, ''CHP'nin açıkça bu 26 maddeye niye hayır dediği ile ilgili bir cümlesi yoktur. 'Şundan dolayı hayır diyorum' diye ifade edebileceği bir kelimesi yoktur. İddialı söylüyorum, bir harfi yoktur'' diye konuştu.
CHP'nin 7 Mayısta anayasa oylaması Meclis'ten geçtikten sonra, bir hafta içerisinde
Anayasa Mahkemesine başvurduğunu anlatan Elitaş, şöyle konuştu.
''CHP milletvekilleri, sayın Baykal'ın talimatıyla sayın Kılıçdaroğlu dahil olmak üzere
Anayasa Mahkemesine koştular. Niye? Anayasa Mahkemesi bunu iptal eder mi acaba diye. Anayasa Mahkemesinin de kontrolünden geçmiş, Anayasa Mahkemesinin de hem Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (
HSYK) ile ilgili, hem de Anayasa Mahkemesinin (AYM) yapısıyla ilgili, bunun hukuk devleti ilkelerinin sisteme, bağımsız yargıya, yargının tarafsızlığına engel olmadığını, aksine yargının bağımsız hale geldiğini ve tarafsız olduğunu ifade eden kararı var.''