Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (
AİHM), bugün yapılan duruşmada, Türkiye'de zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine
itiraz ile ilgili başvuruyu görüştü.
Yaklaşık iki saat süren duruşmada, Türk hükümetinin
avukatı, "zorunlu derslerin AİHM içtihatına uygun olduğunu" belirtirken, başvuru sahibinin avukatı, "zorunlu derslerin
laiklik ilkesine aykırı olduğu görüşünü" dile getirdi.
Türk hükümeti adına
savunma yapan avukat Münci Özmen, AİHM içtihatına göre eğitimi düzenlemenin devletin
yetki ve sorumluluğu altında olduğunu söyledi.
Özmen, "yasaların ailelere, kurumsal eğitimi çökertme hakkı tanımadığını" kaydetti.
Başvuru sahibinin avukatı
Kazım Genç, Türkiye'deki uygulamanın laiklik ilkesine tamamen aykırı olduğunu belirtti ve laiklik ilkesi gereği devletin din dersi veremeyeceğini, sadece din derslerini gözetim ve denetim altında tutabileceğini ifade etti.
Duruşmayı izleyen
CHP milletvekili Ali Rıza Gülçiçek, basına yaptığı açıklamada, "bu davanın, sadece
Alevilerin davası olarak değil,
demokrasi ve laiklik davası olarak görülmesi gerektiğini" söyledi. Gülçiçek, Türkiye'deki zorunlu derslerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne de aykırı olduğunu savundu.
Duruşmayı, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen Alevi
dernek ve federasyonlarına üye çok sayıda
Türk vatandaşı izledi.
Başvuru sahibinin ve Türk hükümetinin avukatlarının görüşlerini dinleyen AİHM, davayla ilgili kararını ileri bir tarihte verecek.
-DAVANIN GEÇMİŞİ-
Alevi inancını benimseyen Hasan Zengin isimli vatandaş, AİHM'ye 2004 yılında yaptığı başvuruda, "Türkiye'nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili 9. maddesini ve eğitim hakkıyla ilgili 1. protokolün 2. maddesini ihlal ettiği" görüşünü savunmuştu.
Hasan Zengin, Türkiye'deki mahkemelere yaptığı başvuruda, 7. sınıfta okuyan kızı Eylem Zengin'in, din ve ahlak derslerinden muaf olmasını talep etmiş, ancak bir sonuç alamamıştı.
Zengin, Türk mahkemelerine yaptığı başvuruda, Türkiye'de verilen zorunlu din ve ahlak derslerinin, laiklik ilkesine aykırı olduğunu savunmuş ve derslerde öğretilen
Sünni İslam eğitiminin tarafsız olmadığı görüşünü dile getirmişti.
Türkiye'de Anayasa'nın 24. maddesinin 21. bölümü uyarınca ilk
öğretimdeki çocukların, din ve ahlak derslerine girmesinin zorunlu kılındığını belirten Zengin, AİHM'ye yaptığı başvuruda, "Türkiye'de din ve ahlak dersi öğretim biçiminin, kızının din özgürlüğüne ve ebeveyn olarak çocuğuna kendi inançlarına göre din dersi öğretilmesi güvencesine aykırı olduğu" görüşünü savunmuştu.