Bu mitinge katılımı sağlamak için yapılan çağrılarda hukuksuzluğa ve usulsüzlüğe karşı oldukları beyan ediliyor. Ne ilginçtir ki
Ergenekon davasının ek klasörlerinde, kamu yararına statüsü olan bu derneğin vatandaşın
bağışladığı paraları, kamu yararına değil,
dernek yönetimi yararına usulsüzce harcadıklarına dair belgeler var. Hele bir olay var ki 55 milyar'ın nasıl buharlaştığını anlamak mümkün değil.
ŞİKAYET DİLEKÇESİ ORTAYA ÇIKARDI
Yöneticileri Ergenekon davasında yargılanan ADD'nin yolsuzluk ve
usulsüzlükleri 2002 yılında
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gelen bir ihbar dilekçesiyle ortaya çıktı.
İhbarda ADD'de yapılan yolsuzluklar uzun uzun anlatılarak inceleme başlatılması isteniyordu.
KANUN VE TÜZÜKLER HİÇE SAYILMIŞ
Ankara valiliği'nin yaptırdığı denetimde derneğin eksiklikleri tek tek ortaya çıktı. Ergenekon davasının ek klasörlerine konulan bu belgeler ADD'nin, dernekler yasası ve tüzükler yokmuş gibi faaliyet yürüttüğünü gösteriyor.
Derneğin usulsüzlükleri kendi denetçilerinin yazdığı
raporlarda da net bir şekilde görünüyor. 30
Mayıs 2002'de kaleme alınan bir raporda derneğe ait 29 milyar lira borç tespitinde bulunuluyor. İşin ilginç yanı bu borcu karşılayacak kaynak olarak
Kültür Bakanlığı gösteriliyor.
1 DERGİ ABONELİĞİ 15 MİLYAR LİRA
Yine belgelerden
Kültür Bakanlığı Telif Hakları ve
Sinema Genel Müdürlüğü'nün 29 Mayıs 2002 tarihinde ADD'nin hesabına 25 milyar TL yatırdığı anlaşılıyor. Bu paranın hangi
telif hakkı için yatırıldığı ise bilinmiyor. Kültür Bakanlığı ayrıca ADD'ye
dergi abonelik ücreti olarak bir ay sonra 15 milyar lira daha yatırıyor.
ADD'NİN EN BÜYÜK BAĞIŞÇISI AHMET NECDET SEZER
O dönemde Derneğe kaynak ayıran bir başka kurum da
Cumhurbaşkanlığı. Dönemin Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer, 2002 yılında ADD'ye Ankara Batıkent'te yaptırılan Ahmet
Taner Kışlalı Kültür merkezi için şartlı olarak 20 milyar lira bağışta bulunuyor. Ancak dernek şartlı gelen bu bağışın 16 milyar lirasını kültür merkezi için değil usulsüz olarak yönetim harcamaları için kullanıyor.
İşin garip yanı ise Sezer, yaşanan usulsüzlüklere rağmen sonraki yıllarda da ADD'ye 228 milyar lira daha bağışta bulunuyor.
ERUYGUR'LA ADD VASFINI YİTİRMİŞ
Şener Eruygur'un ADD Başkanı olmasından sonra yapılan denetimlerde ise ortaya çok daha vahim bir tablo çıkıyor. İçişleri Bakanlığı'na bağlı dernek denetçilerinin hazırladığı raporda ADD'nin 1993 yılında
Bakanlar Kurulu Kararı ile aldığı kamu yararına çalışan dernek vasfını kaybettiği belirtiliyor.
RAPOR: ADD KAMU YARARINA ÇALIŞAN DERNEK DEĞİL
Bu incelemede ADD'nin özellikle Cumhurbaşkanlığı ve
genel seçimler öncesi, kamu yararı amacı dışında siyasi faaliyetlerde bulunduğuna dikkat çekiliyor.
Mali kriterlerde ise genel merkezin gelirlerinin en az yarısını kamu yararına harcaması gerektiği halde, ADD'nin bu kriterlere uymadığı ortaya konuluyor.
Usulsüz olarak bağış topladığı da belirlenen ADD Genel Merkezi'nin 2005 yılında kamu yararına hiçbir lira harcamadığı ortaya çıktı. ADD'nin şubelerinde de aynı usulsüzlük tespit edildi. Denetim raporunda ADD'nin kamu yararına çalışan dernek vasfını yitirdiği ve bu imtiyazının geri alınması gerektiği özellikle belirtiliyor.
PARALAR TAKVİM VE AJANDAYLA BUHARLAŞMIŞ
Peki, dernek bu kadar parayı nasıl harcadı? En basit ifadeyle ADD, bir muhasebecinin bile
akıl erdiremeyeceği alışverişler yaparak bağışları eritti. Şöyle ki: 2002 yılında derneğe gelir sağlamak için 85 milyar TL'ye takvim ve ajanda bastırılıyor.
Bu takvim ve ajandaların sadece 30 milyar liralık bölümü satılıyor. Stoklarda 55 milyar liralık ajanda ve takvim olması gerekirken sadece 4 milyar 844 milyonluk ajanda ve takvim kaldığı faaliyet raporlarına giriyor. Yani sadece takvim ve ajanda alış verişinde derneğin 55 milyar lirası yok oluyor.