6 generali emekli edeceklermiş

28 Şubat sürecinde bazı askerlerin emekli edilmesi konusu iki kez gündeme geldi. İlki 28 Şubat 97'deki MGK'dan sonra.

6 generali emekli edeceklermiş

MGK bildirisinde 'yaptırım' sözcüğü kullanılınca DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Başbakan Necmettin Erbakan'a "Komuta kademesinin emeklilik kararnamelerini yazarak derhal Cumhurbaşkanı'na götürelim. İmzalamazsa, demokrasi cephesi açalım." dedi. Yavuz Gökmen'in 'Sarışın Güzel Kadın' adlı kitabına göre Çiller'i Erbakan yumuşattı. Konu ikinci kez 8 Mayıs 1997'de Hürriyet ve Sabah gazetelerinde yer aldı. Habere göre 16 Nisan 97'de Çiller, Genelkurmay Başkanı Org. İsmail Hakkı Karadayı'ya "Böyle giderse bazı paşaları emekli ederiz." dedi. Karadayı "Elinizden geleni ardınıza koymayın." karşılığını verdi. Refahyol hükümetinin Adalet Bakanı Şevket Kazan, 10 yıl sonra bu konuda kendilerinin de bir planı olduğunu açıkladı. Kazan, hükümet değişikliği ile Çiller'in başbakan olmasının ardından hesap sormayı düşündüklerini söyledi. Bu çerçevede ilk Yüksek Askerî Şûra'da bazı üst düzey komutanların emekli edilmesine karar vermişler. Emekli edilecek askerlerin isimleri ise şöyle: Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya, Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak ile generaller Doğu Aktulga, Çetin Doğan ve Fevzi Türkeri. Kazan, 28 Şubat'ın en enteresan olayının yargı ve bürokrasiye verilen brifingler olduğunu düşünüyor. Ankara Adliyesi hakimlerinin Genelkurmay'da brifinge gideceğini gazetelerden okuduğunu ve Ankara Başsavcısı'na uyarıda bulunduğunu söylüyor. Kazan, "Kim giderse hakkında soruşturma açarım, dedim. Disiplin cezasını verecek ben değilim. Ama gereken muameleyi yapıp HSYK'ya gönderirim. Gittiler brifinge. Ama ertesi gün Yargıtay ve Danıştay üyeleri gitti. HSYK ve Anayasa Mahkemesi üyelerinin hepsi de gitti. Gereken işlemi nasıl yapacaksın? HSYK üyelerinin üçü Yargıtay, ikisi Danıştay'dan geliyor. Soruşturma başlatılsa bile reddedilecekti." diyor. Kazan, Batı Çalışma Grubu (BÇG)'nun faaliyetlerinden 5 Mayıs 1997'de bir BÇG belgesinin ellerine geçmesiyle haberdar olduklarını anlatıyor. Kazan, şöyle devam ediyor: "İçişleri Bakanı Meral Akşener beni telefonla aradı. Elimde çok önemli bir belge var, seninle acele görüşmem lazım, dedi. Dikmen Hakimevi'nde bir araya geldik. Fişleme belgesini gösterdi. Kimlerin fişleneceği yazıyordu. Bir nevi kendi istihbarat örgütünü kuruyordu. Üzerinde BÇG yazıyor. Yazıların altında Çevik Bir'in imzası vardı. "Kazan, endişelerinden bahseden Akşener'e "Ayet-el Kürsi oku yat." tavsiyesinde bulunduğunu da sözlerine ekliyor. ZAMAN
<< Önceki Haber 6 generali emekli edeceklermiş Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER