Güvenlik güçlerinin PKK'lı sanarak düzenlediği operasyonda yaşamını yitiren ve önceki gün Gülyazı köy mezarlığında defnedilen 35 kişinin yakınlarının Kürtçe ağıtları yürekleri dağladı. Yakınları için Kur'an-ı Kerim ve Yasinler okuyan vatandaşlar yakınlarının mezarlarını çiçeklerle donatıp şeker ve bisküvi dağıttı. Mezarlara sarılan yakınları ağıtlar yaktı. Kürtçe yakılan ağıtlar yürekleri dağlarken, 2 kardeşini kaybeden Bilal Encü'nün ağıtlar yaktığı mezar başında gözyaşı döktü. Encü, Orhan ve Sürdan isimli iki kardeşini kaybettiğine işaret ederek, 50 lira yüzünden onca insanın hayata veda ettiğine işaret etti. Askerler tarafından kaçakçılık faaliyetlerinin en ince detayına kadar bilindiğini belirten Encü, 2 yıldır sınırın öteki yönüne gittiğini kaydetti. Encü, barış sağlanana kadar her ailenin öteki tarafa gidebileceğine dikkat çekerek, şu şekilde sürdürdü: "Ben de 2 yıldır gidip gelenler arasındayım. Daha önceki gidişlerimizin tamamı askerlerin bilgisi dâhilinde ve kontrolündeydi. Birkaç kez 'yasaklayacağız' dediler ama bize yasak olduğunu söylemediler. Son seferde olayda kurtulan Servet Encü'nün anlatımıyla, askerler onların önlerini kesmiş ve geçişlerine izin vermemiş. Bir müddet sonra da uçaklar bombalamaya başlamış. İki kardeşimi kaybettim ama ölen 35 kişide benim kardeşimdi yani 35 kardeşimi kaybettim. Onlar 50 TL uğruna can verdiler. Devletimizin gözünde bu insanların değeri 50 TL midir? Biz barış istiyoruz her şeye rağmen. Devletin vatandaşına sahip çıkmasını istiyoruz, öldürmesini değil. Başka da bir şey istemiyoruz. Ya barış yapacağız ya da bütün aileler olarak sınırın diğer tarafına gideceğiz. Yani Türkiye'ye terk edeceğiz. Madem öldürülüyoruz burada durmamızın bir anlamı yok. Bu kadar insanın ne günahı vardı 50 TL yüzünden öldürüldüler." Kadınlar mezarlığa akın ederken, erkekler için de Gülyazı ve Ortasu arasındaki halı saha cenaze evine dönüştürüldü. Şırnak'ın Şenoba Beldesinden gelen ve çoğu korucu olan Babat aşiretine mensup korucular topluca taziyelerini iletti. (CİHAN)