Ulu Cami'ye çıkan ara sokaklardan birinde yer alan kahvehanede sohbetler genellikle tespih üzerine yapılıyor. Çünkü kahvehanedeki müşterilerin tamamı ya tespih satıyor ya da tespih almaya geliyor.
"Tespih borsası" olarak adlandırılan kahvehane, yıllardır tespih satıcıları ve alıcılarının buluştuğu mekan olarak
hizmet veriyor.
Tespih ticareti yapan Beyti
Bakır (55), genellikle kehribardan üretilmiş
antika değeri bulunan tespihlerin yüksek fiyattan alıcı bulduğunu söyledi.
Birkaç yıl öncesine kadar 100 bin lira değerinde tespih topladığını, bunları bu kahvehanede ya da sahibi olduğu oto galerisinde sattığını belirten Bakır, şöyle konuştu:
"Tespihlerimizin kehribar olanları çok pahalı. Kehribardan yapılmış 10 bin dolarlık tespihler var. Şimdi kehribar tespih üretilmiyor. Ancak eski orijinal kehribar tespihleri küçültüp parçalayarak yeni tespihler yapılıyor. Bunlar da pahalı fiyatlarla satılıyor. Kehribar tespih ve takıların
guatr hastalığına iyi geldiği, stresi aldığı biliniyor."
Bakır, Türkiye'deki kehribar tespihlerin özellikle Balıkesir'in
Ayvalık ilçesine Yunanistan'dan gelen koleksiyoncular tarafından toplandığı yönünde bilgi edindiğini anlatarak, "Bu işin
yurt dışına gitmesinden endişe ediyorum. Ülkemizde kalmasını ve sahip çıkılmasını istiyorum" dedi.
Kahvehanede tespih satan
Muharrem Kurt da (65) tespih satarak
vakit geçirdiklerini, stres attıklarını ifade etti.
Tespih çekmenin bir el alışkanlığı olduğunu dile getiren Kurt, "Burada 5 liradan 8 bin liraya kadar tespih bulunuyor. Değerli taşlardan yapılan tespihler 8 bin liraya kadar satılıyor. Bu kahvehanede herkes tespih satar ya da almaya gelir. Buraya Türkiye'nin bütün bölgelerinden alıcılar gelir" dedi.
AA