Boğaziçi Üniversitesi (BÜ)
Kandilli Rasathanesi ve
Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erdik, "
İstanbul Deprem
Acil Müdahale Sistemi" ile olası bir depremde en geç 5 dakika içinde depremin merkezi ile kentin
hasar dağılım haritasının çıkarılacağını ve ilgili yerlere iletileceğini söyledi.
"İstanbul Deprem Acil Sistemi" ile ilgili
Kandilli Rasathanesi'nde düzenlenen basın toplantısında bilgi veren Prof. Dr. Erdik,
sistemin kuruluş çalışmalarının 10
Mayıs 2001 tarihinde başladığını belirterek, İstanbul'un 100 ayrı noktasına kuvvetli yer hareketi istasyonu ile çeşitli binalara da 40 adet deprem
kayıt şebekesinin yerleştirildiğini söyledi. Erdik, dünyanın çeşitli ülkelerinde benzer sistemler bulunduğunu ancak İstanbul'da kurulu olan sistemin hasarı doğrudan vermesi bakımından teknolojik olarak en üstün örneği olduğunu kaydetti.
Ayasofya,
Süleymaniye ve Fatih camileri ile Kanyon
Alışveriş Merkezi,
İş Bankası Kuleleri,
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve
Marmara Ereğli'sindeki Enron Tesislerinde deprem kayıt şebekelerinin bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Erdik, sistemin işleyişinin her gün denetlendiğini anlattı.
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde de sistemin kurulu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Erdik, Boğaziçi Köprüsüne de kayıt şebekesinin konulup konulmayacağının yapılacak çalışmalar sonucu belli olacağını ifade etti.
Sistemin depremin meydana gelmesinden 4-5 dakika sonra depremin merkezinin neresi olduğu ve hasarın boyutlarını belirlediğini kaydeden
Erik, şöyle konuştu; "Bu sistem ile İstanbul'da olası bir depremde en geç 5 dakika içinde deprem merkezi belirlenecek, kentin hasar dağılım haritası çıkarılacak ve
İstanbul Valiliği,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve 1.
Ordu Komutanlığı'na iletilmiş olacak. Öngörülerimize göre İstanbul'da meydana gelebilecek bir depremin süresi en az 1 dakika. Bu sistem sayesinde deprem hareketinin olduğu yerlerden her 20 saniyede bir kısa
mesaj gelir. Bu 1 dakikada 3 kısa mesaj demektir. Bu da gerekli bilgilerin toplanması ve haritanın çıkarılması için yeterli bir süredir. Deprem kaydedicilerin konulduğu binalarda herhangi bir yıkılma sözkonusu olsa dahi veriler bize ulaşmış olur. Zaten binalar deprem sırasında değil, deprem bittikten sonra yıkılır. Bu nedenle iletişimde herhangi bir aksama söz konusu olmaz.''
Prof. Dr. Erdik yapılan hesaplamalara göre İstanbul'da büyük bir depremin meydana gelmesi halinde en az 50 bin binada onarılmaz hasarın meydana geleceğini, 5 bin binanın da tamamen yıkılacağına işaret ederek, İstanbul Acil Müdahale Sistemi ile en çok hasarın meydana geldiği yerin kısa sürede tespit edileceğini ve acil
yardım ve
kurtarma ekiplerinin doğru yerlere yönlendirileceğini söyledi.
GSM Operatörü AVEA Bilgi İşlem Servisler ve
Proje Planlama Yöneticisi
Veli Murat Çelik'de konuşmasında ilk olarak 100 deprem kayıt cihazına özel GSM modüllerinin yerleştirildiğini söyledi. Cihazda elde edilen verilerin kısa mesaj yoluyla AVEA Merkez'de işlendiğini ve arkasından Kandilli Rasathanesi Veri Toplama ve Değerlendirme Merkezine gönderildiğini kaydeden Çelik, iletişimde bir sorun çıkması ihtimaline karşı birbirini yedekleyen iki iletim yolu kullanıldığına dikkat çekti. Çelik konuşmasının devamında, ilk iletim yolunun AVEA ile rasathane arasındaki özel hat olduğunu, bu hatta bir sorun olması halinde ise yedek iletim yolu olarak İş Bankası Kuleleri üzerinden yedek karasal uydu hattının devreye girmesinin planlandığını anlattı.
Açıklamanın ardından yetkililer
Sultanahmet Camii'ne yerleştirilen cihazların görevlilerce uyarılmasını sağlayarak basın mensuplarının merkezdeki bilgisayar ekranlarına anında gelen bilgileri görmelerini sağladı.
CİHAN