1970'lerde, İşçi Partisi'nin ikinci kez kuruluşu için çalışmalara katıldığı bilinen ve terörstbaşı Abdullah
Öcalan’la ilk röportajı yapan kişi olarak tanınan
Yalçın Küçük, dün
akşam Mehmet Ali Birand'ın sunduğu
32. Gün programına konuk oldu.
Oldukça sinirli olduğu gözlenen ve konuşması sırasında sık sık sesini yükselterek masaya vuran Yalçın Küçük’ün hedefinde
AK Parti ve
Başbakan Erdoğan vardı.
Ergenekon operasyonlarını eleştiren Yalçın Küçük,
Türkiye’nin bir
iç savaş yaşadığını iddia etti.
Türkiye’de iç savaş varmış
Küçük, Türkiye’nin resmen bir iç savaş yaşadığını iddia etti ve “Hiçbir dönemde bu kadar kan dökülmemiştir.
İstinye’deki olay Ergenekon operasyonu ile ilintilidir” dedi.
Küçük ve Tolon için ne dedi?
Ergenekon operasyonunda son olarak emikli
paşaların gözaltına alınmasını hazmedemediği gözlenen Yalçın Küçük, şok sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu devletin
Veli Küçük’e dokunma hakkı yoktur. Hiçbir paşaya dokunma hakkı yoktur. Benim için yanıyor. Rejimi yıkıyorlar.”
Erdoğan’a ağır ithamlar
Başbakan Erdoğan’a yönelik ağır sözler sarfeden Küçük, “Siz Tayip Bey’den
demokrasi mi bekliyorsunuz? Erdoğan, Ergenekon operasyonunun savcısıdır” iddiasında bulundu. Ergenekon operasyonunda ilk yakalananların MHP muhalifi olduğunu, ikinci operasyonda gözaltını alınanların da AK Parti muhalifi olduğunu öne süren Küçük, “Bu yakalananlar doğrudan doğruya
Tayip Erdoğan muhalifidir.
Tayyip Erdoğan’ın savcı problemi var. Bu olayın savcısı Tayyip’tir. Avukatı da benim. Ben bu işi Deniz’e de vermem. Deniz benim kadar savunamaz.
CHP’nin prestiji çok kötüyse askeriye müdahale yapar. TSK yönetimi
iktidara yakınsa
genç subaylar
darbe yapar” dedi.
Hilmi Özkök’ü darbeci olmakla suçladı
Hızını alamayan Küçük, eski
Genelkurmay Başkanı
Hilmi Özkök’ü darbeci olmakla suçladı. Küçük, “Asıl darbeci Hilmi Özkök’tür. Ben her şeyi konuşurum. Hilmi Paşa hazretlerinin darbeci olduğunu ben söylemiyorum kitaplar var. Hilmi Paşa hazretlerinin irticaya çok yakın olduğunu, selefi
Hüseyin Kıvrıkoğlu söylüyor” diye konuştu.
Yalçın Küçük’e okkalı cevap
Yalçın Küçük’e cevap ise katılımcılardan gazeteci yazar Gülay
Göktürk’ten geldi. “Bir rejim değişikliğini ben de görmüyorum dünya da görmüyor. Bu sadece bazı kişilerin saplantılarından ibaret bir durum. İslamcı değişimi saplantılı birkaç kişiden başka kimse görmüyor” diyen Göktürk, şunları söyledi:
“Dünyanın her yerinde iktidar partileri kendi çıkarlarına bir şeyler yaparlar. Bu
davada, AK Parti şöyle düşünüyor olabilir. Bu güçler aynı zamanda benim kapatılmamı isteyen güçler. Bu dava elbette ki faydalıdır ama bu dava için AKP’nin davası demek çok yanlış. Bu dava Türkiye’nin gördüğü en önemli siyasi davadır. Bu davanın toplumun vicdanında görüleceğini düşünüyorum. Her yerde bir sızma var.
İddianameyi diline doladı
Küçük,
Ergenekon soruşturması ile ilgili
iddianame sürecini de şu sözlerle eleştirdi: “Neden bekleyeceğim 13 ay iddianameyi. Bu bir darbe mi 13 aydır iddianame yazılmamış. Bir defa
Ümraniye’ye gideceksiniz. İşe yaramayan üç tane
bomba bulacaksınız sonra da paşaları gözaltına alacaksınız. Seçilmiş seçilmiş diye bir şey söylüyorlar. Tayip beyi kim seçti. Halk mı seçti seçen
halkı kim belirledi.”
Küçük’ün diğer incileri
Küçük’ün diğer incileri şöyle: “Bana yapımcılar programa gelirken elini vuracaksın, sesini yükselteceksin diyorlar.
Yargı yargı diyorlar. Eğer Şener paşa ile Hurşit paşayı görevleri dolayısıyla darbe hazırlamakla suçluyorsanız bunun mevkii Genelkurmay Başkanlığıdır. Ne diyor
Yaşar Paşa; ‘Öyle olsa askeri savcının haberi olurdu’ diyor. Ağzını açsa bu iş askeri mahkemeye düşer. Bu iş askeri mahkemeden
kaçırma meselesidir. Bu işin doğrudan doğruya ilk celse de genelkurmay mahkemelerine intikal ettirilir.
Ordu içinde isyana kalkmak genelkurmayı ilgilendirir. Genelkurmay bakar. AB beni hiç ilgilendirmiyor. Ben hiçbir zaman Avrupalı olmayacağım.” HABERVAKTİM
* * *
Askere ağır tahrik: Sanki Darbe Çağrısı !
Küçük programın sonlarına doğru şok bir söz sarfetti. "Bu zamanda bu kafa" dedirten Küçük, "Darbe yapmak çok kolay" dedi.