TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu, 28 Şubat postmodern darbesi ile 2001 yılındaki bankacılık krizi arasındaki ilişkiyi çözmek için BDDK ve TMSF'ye yazı yazarak bilgi talebinde bulundu. Komisyon, 1997-2001 yılları arasında batan bankaların yönetim kurullarında emekli paşaların neden görev aldığı sorusuna da cevap arayacak. Türkiye'deki askeri darbeleri inceleyen Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Darbeleri Araştırma Komisyonu, Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurumu (BDDK) ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) yazı yazarak ‘post modern darbe' olarak tanımlanan 28 Şubat sürecinde batan bankalarla ilgili kapsamlı bilgi talep etti. YÖNETİM KURULLARINDA NEDEN EMEKLİ ASKERLER VAR? Komisyon ilgili kurumlara gönderdiği yazıda 1997-2001 yılları arasında Fon'a devredilen bankaların yönetim kurullarında kimlerin görev yaptığını, bu bankaların neden battığını ve toplam ekonomik zararın büyüklüğü hakkında detaylı bilgi talep etti. 28 ŞUBAT VE BANKA İFLASLARI ARASINDA BİR İLİŞKİ VAR MI? Sorular komisyonun bazı emekli generallerin banka yönetim kurullarında görev yapmasından hareketle 28 Şubat süreci ile banka iflasları hakkında doğrudan bir ilişki olduğu düşüncesinde olduğunu gösteriyor. Darbeleri Araştırma Komisyonu Üyesi ve 28 Şubat Alt Komisyonu Başkanı Ak Partili Yaşar Karayel, “Komisyonumuz 28 Şubat sürecinin ülke ekonomisini nasıl etkilediğini ve ortaya çıkan zararın toplam bilançosunu tespit etmeye çalışıyor. Bu kapsamda bankacılık yolsuzlukları ve ekonomik suçlarla alakalı bilgi almak için ilgili kurum ve kuruluşlara yazı yazarak bilgi talebinde bulunduk” dedi. Karayel, ‘post-modern darbe' olarak tanımlanan 28 Şubat sürecinde birçok bankacının battığını ve 40 milyar dolara ulaşan batıkların faturasını toplumun tüm kesimlerinin birlikte ödediğini hatırlatarak, “O dönemde batan bankaların toplam faturası ve yönetim kurulunda kimlerin görev yaptığını tespit etmek için BDDK ve TMSF'ye yazı yazdık. Buradan gelecek bilgiler ışığında incelemeleri daha da derinleştirmeyi hedefliyoruz” dedi. Darbeleri Araştırma Komisyonu'nun Ak Partili üyeleri 28 Şubat süreci ile 2001 ekonomik krizi arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu düşünüyor. Askeri muhtıranın verildiği 1997'de fona sadece Türk Ticaret Bankası devredilmişti. Bilançosu oldukça iyi durumda olan Türk Ticaret Bankası'nın 40 milyar dolara ulaşan zararı karşılaması mümkün olmadığına göre komisyon üyelerinin 1999-2001 arasında TMSF'ye devredilen 18 bankanın tamamında askeri darbenin etkisi olduğuna inandıkları anlaşılıyor. Karayel, “TMSF yetkililerinin açıklamalarına göre gecikme faizleri hariç Hazine yaklaşık 40 milyar dolarlık bir kayba uğratılmış. Bu kayıpların askeri darbeyle bir ilişkisi olup olmadığını anlamaya çalışıyoruz” bilgisini verdi. Süreci daha iyi anlamak adına o dönem bankaların yönetim kurullarında kimlerin görev yaptığını da öğrenmek istediklerini söyleyen Yaşar Karayel, “Bazı bankaların yönetim kurullarında askerler görev yapmıştı. Ancak biz sadece bununla ilgilenmiyoruz, resmin bütününü görmeye çalışıyoruz” diye konuştu. Paşalar neden bankacı oldu? Darbeleri Araştırma Komisyonu üyesi Ak Partili İdris Şahin, “Amacımız gerçeğin gün yüzüne çıkmasını sağlamak. Bu noktada asker-sivil ilişkilerinin ekonomik boyutlarının ortaya konulması gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. TMSF'ye devredilen bankalardan Sümerbank ile Etibank'ın yönetim kurullarında emekli askerler görev almıştı. 1991-93 yılları arasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini üstlenen ve Genelkurmay Başkanlığını kıl payı kaçıran emekli orgeneral Muhittin Füsunoğlu batan Sümerbank'ın yönetim kurulundaydı. Fona devredilen Etibank'ın yönetim Kurulunda ise Jandarma eski Genel Komutanı ve eski MİT Müşteşarı Teoman Koman görev yapmıştı. Banka yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan bir diğer kuvvet komutanı da Vural Bayazıt idi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı görevini üstlenen Bayazıt emekli olduktan sonra kısa bir süre Etibank'ın yönetiminde görev aldı. Ufuk Şanlı/Vatan