28
Şubat, sadece siyasi ve sosyal hayatın dengesini bozmakla kalmadı, aynı zamanda ekonomiyi de raydan çıkardı.
Bankalar, post-
modern darbeden sonra âdeta devlet parasını hortumlamak için kullanıldı. Bu gerçek ortaya çıkınca
bankalara yönelik cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonu yapıldı. Soruşturmayla birlikte bankalara el konuldu, sahipleri ve yöneticileri tutuklanarak cezaevine gönderildi. Batık banka
davalarına bakması için ihtisas
mahkemesi kuruldu.
İstanbul 8. Ağır
Ceza Mahkemesi’nde yıllarca süren davalarda patronlar ve banka yöneticileri ağır
hapis ve para cezalarına çarptırıldı. 28 Şubat döneminde, batan bazı bankaların
yönetiminde
emekli generaller de vardı. Aslında onlar da diğer sanıklar gibi her türlü zarardan sorumluydu. Ancak kimse onlara dokunmadı. Savcılar bazılarına soru bile sormadı.
Yöneticileri arasında “
paşa” bulunan Etibank, İnterbank ve
Sümerbank’ın sadece
sivil yöneticilerinin cezalandırılması akıllarda hâlâ soru işareti. 1990-93 yılları arasında
Kara Kuvvetleri Komutanlığı yapan Muhittin Fisunoğlu, Hayyam
Garipoğlu’nun Sümerbank’ında, eski
Jandarma Genel Komutanı emekli
Orgeneral Teoman Koman ise
Cavit Çağlar’ın İnterbank’ında yönetim kurulu üyesiydi. Çağlar ve Garipoğlu, bankaları fona devredilince cezaevine gönderildi. Yıllarca süren davalarda ağır hapis ve
para cezasına çarptırıldılar. Ancak Fisunoğlu hakkında
takipsizlik kararı verildi, Koman’ın ise ifadesi bile alınmadı. Fisunoğlu’nun
Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve
Teoman Koman’ın MİT Müsteşarlığı ve
Jandarma Genel Komutanlığı yaptığı dönemde
Diyarbakır-
Batman bölgesinde örgütlendirilen
Hizbullah konusu hâlen aydınlatılmamış v
e devlet sırrı olarak korunan bir konu. O yıllarda Fisunoğlu ve Koman, Hizbullah’ın “
PKK’nın baskınlarına karşı kendini koruyan, dinî inançları kuvvetli vatandaşlardan” oluştuğunu açıklamışlardı. 28 Şubat’ın ünlü generallerinden
Güven Erkaya, Bank Ekspres’in ve sürekli el değiştiren
Kanal-6’nın patronu
Korkmaz Yiğit’in danışmanlığını yaptı. Yiğit’in kimyasını değiştiren, hükümetler deviren Türkbank skandalı yaşanırken, kimse danışmanına soru soramadı. Eski
Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral
Vural Bayazıt da
Dinç Bilgin’in Etibank’ında yönetim kurulu üyeliği yaptı. Bilgin, hapislerde süründü, bütün servetini kaybetti. Ancak Bayazıt’a hiç dokunulmadı.
‘ASKERİN YARGILANMAMASI ÇİFTE STANDART’
Batık Sümerbank davasında 16 yıl hapis cezasına çarptırılan
Hayyam Garipoğlu ‘Sus Konuşma’ isimli kitabında, bankanın yönetim kurulu üyesi olan emekli Orgenaral Muhittin Fisunoğlu’nun yargılanmamasını ‘çifte standart’ olarak değerlendiriyor. Bu duruma sitem eden Garipoğlu şunları dile getiriyor: “28 Şubat sürecini yaşıyoruz ve çevremden ‘Senin bankanda yönetim kurulunda sen ve müdürlerin dışında etkinliği olan tek kişi yok, hiç olmazsa asker kökenli birini al’
tavsiyeleri geliyordu. Bunun üzerine tavsiye edilen eski
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgenaral Muhittin Fisunoğlu ile tanıştık ve yönetim kuruluna aldık. Koskoca orduyu yönetmiş bir generalin, üst düzey bir bankanın idaresine hayat ve yönetim tecrübelerini aktararak faydalı olacağını düşündüm. (...) Bütün suçlandığımız kredilerde yönetim kurulu üyesi olarak imzası olduğu hâlde, kendisine
dolandırıcılıkla ilgili dava açılmadı.”
BANKA DAVALARI YARGITAY KARARINI BEKLİYOR
Sümerbank: Bankanın sahibi Hayyam Garipoğlu önce 27 yıl cezaya çarptırıldı. Ancak
Yargıtay cezayı fazla buldu. İkinci kez görülen davada Garipoğlu’na bu kez 16 yıl hapis ve 1 milyon 785 bin YTL para cezası verildi.
Dava dosyası yerel mahkemece Yargıtay’a gönderildi. Yaklaşık 45 sanığın yargılandığı davada bankanın yönetim kurulu üyelerine değişik oranda cezalar verildi. Bazı sanıklar için ise
zaman aşımı süresi dolduğu için dava düştü.
Etibank: Bankanın zarara uğratılmasına ilişkin, aralarında
Dinç Bilgin, Cavit Çağlar ile Nail Keçili’nin de bulunduğu 23 sanıklı davada mahkeme Dinç Bilgin’i “İhtilasen zimmet” suçundan 14 yıl hapis ve 499.9 milyon YTL para cezasına çarptırdı. Ancak bu dava ‘redd-i hâkim talebine’ uyulmadığı gerekçesiyle Yargıtayca bozuldu. Dava İstanbul 3.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
İnterbank:
Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nin ‘İnterbank Davası’nda ‘dolandırıcılık’ suçundan verilen çeşitli hapis cezalarını indirerek yeniden belirleyen yerel mahkeme kararını bozmasının ardından dava bir kez daha görüldü.
Bursa 3.
Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmada, Cavit Çağlar’ın da aralarında bulunduğu 4 kişinin 1 yıl 6’şar ay 22’şer günlük hapis cezaları 1 yıl 15’er güne, diğer 30 sanığın cezaları da 8 aya indirilerek ertelendi.
AKSİYON