Zonguldak'ın
Çaycuma ilçesine bağlı Gökçetabaklar köyünde ailesiyle yaşayan
Melek Akkaya, ilkokul 5. sınıfa giderken sınıfta aniden yere yığılmış. Hastaneye kaldırılan Akkaya'ya doktorlar
menenjit teşhisi koymuş ve bir daha yürüyemeyeceğini söylemiş. 22 yıl yatağa mahkûm yaşayan Akkaya, bir gün televizyonda Çaycumalılar Derneği'nin
mağdur insanlara
yardım ettiğini görmüş. Yaşadığı köyün muhtarı aracılığıyla
dernek başkanı
Savaş Çiloğlu'ndan tekerlekli
yatak talebinde bulunmuş. Akkaya için bu istek hayatının dönüm noktası olmuş. İyi bir doktora gitmek isteyince onu
Bülent Ecevit Üniversitesi
Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüp muayene ettirmişler. Doktorlar,
'Sen ayağa kalkabilirsin, 22 yıl boşuna yatmışsın' demiş. Hastanede 3 ay yatan Melek Akkaya,
Ankara Fizik Tedavi Hastanesi'ne sevk edilmiş. Orada ayağından
ameliyat olmuş ve bir sene yattıktan sonra destekle yürür hale gelmiş."
Yaşadığı zor günleri anlatan Akkaya, "Doktorlar küçükken bir daha ayağa kalkamazsın dediler. Meğer ayağım kırılmış. En son muayenede fark ettiler. 5 yıldır evde yürüme egzersizleri yapıyorum. Daha iyi bir şekilde yürüyebileceğim günlerin hayalini kuruyorum.
Sağlık Bakanım Recep Akdağ'dan eğer iyi olma ihtimalim varsa daha iyi bir hastanede beni
tedavi ettirmesini istiyorum. Çok acı çektim, çok ağladım. Artık iyileşmek istiyorum." dedi.
Akaya, çektiği acıları anlatan '
Hayat' isimli bir şiir yazmış. Elleri titrediği için yeğenine söyleyerek yazdırdığı dizeleri okurken gözyaşları döken Akkaya, şöyle devam etti:
"Ayağa kalkarsam dünyalar benim olur. 22 sene sonra ayağa kalktım, tam olarak yürüyebilir miyim bilmiyorum. Bacağım düzelse yürüme şansım var. Bana yardım etsinler gece gündüz onlara dua ederim."
Anne Azize Akkaya, kızının en kısa zamanda sağlığına kavuşmasını istedi. Kanser hastası Azize Akkaya, "Ben yetkililerden kızımın egzersiz yapması için hareketli medikal yatak istiyorum. Şu anda yürüme yerinde yürüterek hareket ettirmeye çalışıyorum." diye konuştu.
Maden ocaklarından
emekli olan
baba Ahmet Akkaya ise şunları söyledi: "Kızımın ayağa kalkması için ne kadar uğraştım. Bana 'Hiç boşuna uğraşma' dediler. Sonra yıllarca yattı. Yıllar sonra yürüme umudu doğdu. Eskiden tuvaletine bile gidemiyordu. Şimdi en azından ihtiyacını görebiliyor."
(CİHAN)