Dündar, dün gazetedeki köşesine yazdığı yazıda 17 Aralık'ta gerçekleştirilen operasyondan miktar olarak kat be kat büyük bir yolsuzluk dosyasının CHP'li Erdal Aksünger'in elinde bulunduğunu ifade etti. Dosyanın yakında kamuoyuna açıklanacağını belirten Dündar'a göre dosya Ulaştırma Bakanlığı'na ait ihalelerle ilgili.
***
Yeni bir yolsuzluk ve rüşvet depremi geliyor!
Yıl 2011…
Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Şube’ye Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) ile ilgili bir ihbar geliyor. İhbarda dile getirilen iddiaların biraz üzerine gidilince, rüşvet ve yolsuzluk zincirindeki halkaların Kamu İhale Kurumu’na kadar uzandığı görülüyor.
* * * *
Aynı dönemde İzmir’de TCDD bağlantılı bir başka operasyon yürütülüyor. Ama soruşturma derinleştirildikçe işin içinden Ankara dosyasındaki kişiler çıkmaya başlıyor. Bunun üzerine Ankara ve İzmir Organize Şube Müdürleri ortak bir toplantı düzenliyor.
* * * *
Toplantıda İzmir’deki operasyonun bir süre ertelenmesine karar veriliyor. Zira eldeki istihbari bilgilere göre İzmir’deki rüşvet ve yolsuzlukların, bu zincirin küçük bir halkasını oluşturduğu, yapılacak bir operasyonun büyük resme zarar vereceği anlaşılıyor. İzmir operasyonunun hazırlıkları büyük gizlilikle devam ederken, bazı bilgilerin sızması engellenemiyor. (Dosya halen açık, tüm uğraşlara rağmen kapatılamamış durumda.)
* * * *
Belge ve kanıtlara göre TCDD dosyası çok büyük.
Dört eski AKP’li bakan hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet iddialarını soruşturmak amacıyla Meclis’te kurulan komisyonun CHP’li üyelerinden İzmir Milletvekili Erdal Aksünger’e göre bu dosya, deprem yaratan 17 Aralık dosyasının iki katı büyüklükte…
Zira dosya büyük gemi ihaleleri, Haydarpaşa Garı Yangını, Van Ro-Ro, Karadeniz Otoyolu, İzmir Limanı, Hızlı Tren İhalesi, kısacası Ulaştırma Bakanlığı’nın tüm ihalelerini mercek altına alıyor.
* * * *
Soruşturma ilerledikçe Kamu İhale Kurumu’ndaki (KİK) rüşvet çarkına ulaşılıyor. Kurumda 9 üye görev yapıyor. İddiaya göre burada neredeyse rüşvetsiz hiçbir iş dönmüyor. En büyük rüşveti veren ihaleyi kapıyor. İhaleye giren firmalarla ilişki kurularak kim daha çok rüşvet verirse ihale onun adına tescilleniyor.
Rüşvet çarkı öylesine rahat çalışıyor ki, KİK üyeleri umreye bile rüşvet parasıyla gitmeye başlıyorlar. Bununla da yetinmeyip, umre dönüşünde rüşvet aldıkları şirketleri arayarak masaj salonlarında kendilerine kadın gönderilmesini talep ediyorlar. Hatta beğenmedikleri kadınlar gelince, daha güzelini göndermelerini istiyorlar! Yani ahlaksızlık para almakla sınırlı kalmıyor, işte böylesine rezil boyutlara ulaşıyor.
* * * *
A.K. adlı kişi KİK üyesi seçildiği yıl kardeşi 6 şirket kuruyor. Bu şirketler her yıl zarar gösteriyor ama eski parayla 600 trilyonluk iş yapmayı başarıyor!.. A.K. ve kardeşinin hesabına para direkt girmiyor. Peki kimin hesabına giriyor? Kardeşinin şirketinin çaycısının annesi adına açılan hesaba!.. Oradan da şirketin hesabına geri gönderiliyor.
Erdal Aksünger’in, elindeki dosyada bulunan belgelerden yola çıkarak dile getirdiği iddiaların küçük bir bölümünü size aktardım.
* * * *
Sevgili okurlarım,
Dosyada daha neler var, neler…
Sadece bir KİK üyesinin kardeşinin paravan şirketlerine giden para, eski rakamlarla 1 katrilyona yaklaşıyorsa, varın siz, bu dosyanın tümündeki yolsuzluk ve rüşvetin boyutunu düşünün.
İyisi mi bekleyelim, aysbergin su altındaki muazzam kısmını da görelim.
Zira baskı ve tehditlere rağmen CHP’li Aksünger, yolsuzluk ve rüşvetin dudak uçuklatacak boyutlarını yakında kamuoyuna açıklamaya hazırlanıyor.