İlerleyen yıllarda sayı 17 bine çıkarken, yakınlarını suikasta kurban veren aileler önceki gün Meclis'e gidip 'komisyon' çağrısı yaptı. Girişim, 17 yıl önce kurulan Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nu gündeme getirdi. Başında Sadık Avundukluoğlu'nun bulunduğu komisyon, 1995'te raporunu hazırlamış, ancak çalışma arşive kaldırılmıştı. Avundukluoğlu, Meclis'in cinayetlere duyarsız kalmadığını vurguluyor. Ancak komisyonların yetkisizliğinden yakınıyor. Ciddi araştırma yapılamadığını, çağrılan kişilerin gelmediğini ve bunlara müeyyide uygulanamadığını belirtiyor." Faili meçhullerin aydınlatılması için ilk önemli adım TBMM Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nun kurulması ile bundan 17 yıl önce atılmıştı. Başında Doğru Yol Partisi (DYP) Kırıkkale Milletvekili Sadık Avundukluoğlu'nun bulunduğu 12 üyeli komisyon, yaklaşık 2,5 yıl çalışmalarını sürdürdü. Komisyonun 1995 yılında hazırladığı 200 sayfalık rapora, yüzlerce belge de eklendi. 1975-1994 yılları arasında işlenen faili meçhul cinayetleri araştıran raporda, işlenen faili meçhul cinayet sayısının 908 olduğu belirtiliyordu. 1982-1985 yıllarında, yani darbenin hemen sonrasında faili meçhul cinayet işlenmediği belirtilen raporda yer alan çizelgede en yoğun yıllar ise 1992 ve 1993 olarak gösteriliyordu. 316 cinayet ile 1992 yılı ikinci sırada gelirken, 314 cinayetin işlendiği 1993 yılı başı çekiyordu. Mahkemeler, kamu görevlileri ve askerlerin bilgi ve belge vermekten, görüşlerini aktarmaktan kaçındığı ve bunlara karşı yaptırım uygulayamayan komisyon, raporunu bütün bunlara rağmen tamamladı. 1993-1995 yılları arasında komisyonda çalışan milletvekillerinin hazırladıkları raporda önemli detaylar da yer aldı. Ancak bu rapor, TBMM Genel Kurulu'na bile indirilemeden Meclis arşivine kaldırıldı. DEVLET, 'ARAŞTIRMA' DİYOR! Faili meçhul cinayetlerde yakınlarını kaybedenlerin TBMM'de yeni bir komisyon kurulması önerisini Zaman'a değerlendiren Sadık Avundukluoğlu, başkanı olduğu komisyonla birlikte Uğur Mumcu ve Susurluk komisyonlarını hatırlatıyor: "Meclis bunlara duyarsız kalmadı. Ancak bu konuların Meclis tarafından araştırılması konusunda en önemli sıkıntı araştırma komisyonlarının yetkilerinin olmamasıdır." Çok ciddi araştırma yapılamadığını, çağrılan kişilerin gelmediğini ve bunlara müeyyide uygulanamadığını, yazışmalarda sıkıntıların yaşandığını belirten Avundukluoğlu, soruşturma komisyonlarının da aynı dertten muzdarip olduğuna dikkat çekiyor. "Şimdi bir de 3 ay süre konuldu. Zaten adı üstünde, araştırılacak şeyler için 'araştırma' diyor. Meclis Araştırma Komisyonu'nun kurulması basına haber olmaktan ve tarafları biraz olsun tatmin etmekten fazla bir şey olmuyor." değerlendirmesini yapan Avundukluoğlu, Türkiye'de bu konuların çözülebileceği kanaatinde olmadığını söylüyor. ZAMAN