Temmuz ayı sonunda uçakla Türkiye'ye giden 36 yaşındaki Türkiye kökenli Alman vatandaşı Osman B., Antalya havaalanında gözaltına alınırken avukatı Berthold Fresenius, Deutsche Welle'ye yaptığı açıklamada, "Türk hükümeti fikir ve basın özgürlüğünü fiili olarak kaldırma eyleminde Türkiye sınırlarını aşmakta" diye konuştu.
Fresenius, bu şekilde yurt dışındaki muhaliflere de, hükümeti eleştiren açıklamalarının Türkiye'ye seyahat etmeleri hâlinde gözaltına alınma riskini doğurabileceği mesajının verildiğini kaydediyor.
Öte yandan Alman hükümetinin, tatil için gittiği Türkiye’de "terör propagandası" suçlamasıyla gözaltına alınan Alman vatandaşı Osman B. ile görüşmek için Türk makamları nezdinde yoğun girişim başlattığı belirtiliyor.
Alman basınında çıkan haberlere göre, Osman B. Facebook'taki paylaşımları nedeniyle "terör propagandası" yapmakla suçlanıyor. Osman B.'nin suçlu bulunması halinde uzun süreli hapis cezasına çarptırılması söz konusu.
Avukat Fresenius, Türkiye'nin tutumuyla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun mart ayı başında yaptığı açıklama arasındaki bağlantıya da dikkat çekiyor.
Söz konusu açıklamasında Soylu "Avrupa'da, Almanya'da öyle terör örgütünün toplantılarına katılıp da ondan sonra gelip Antalya'da, Bodrum'da, Muğla'da tatil yapanlar var ya, onlar için de tedbir aldık şimdi. Hadi gelsinler bakalım havalimanlarından içerisi girsinler. Gözaltına alıp yallah... Öyle kolay değil. Dışarıda hainlik yapıp, içeride, Türkiye'de keyfini, sefasını sürmek bundan sonra kolay değil" ifadesini kullanmıştı.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'de çok sayıda Alman vatandaşı tutuklandı. İki ülke arasında diplomasi krizine de yol açan bu durum, son dönemde hükümetin de adım atmasıyla tutuklular serbest bırakılarak yumuşama sürecine girmişti.
Die Welt muhabiri Deniz Yücel, bu tutuklamaların en güçlü örneği olarak öne çıkıyor. Yücel bir yıl iddianamesiz hapis yattıktan sonra Berlin'in baskısının netice vermesiyle mahkeme kararı olmadan serbest bırakılmıştı.