Gazeteciler 419 gün sonra ilk kez hakim karşısında

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Eylül 18 2017
Kapatılan Zaman gazetesinin yaklaşık 14 aydır tutuklu eski yönetici ve yazarları, bugün (18-19 Eylül) saat 9:30’da ilk kez hâkim karşısına çıkıyor
Gazeteciler 419 gün sonra ilk kez hakim karşısında

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılamayı Silivri Cezaevi yerleşkesinde bulunan salonda yapacak.

64 sayfalık iddianamede, Mümtazer Türköne, Şahin Alpay, Ali Bulaç, Ahmet Metin Sekizkardeş, Ahmet Turan Alkan, Alaattin Güner, Cuma Kaya, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Hüseyin Belli, Hüseyin Turan, İbrahim Karayeğen, İsmail Küçük, Mehmet Özdemir, Murat Avcıoğlu, Mustafa Ünal, Onur Kutlu, Sedat Yetişkin, Şeref Yılmaz, Yüksel Durgut ve Zafer Özsoy tutuklu sanıklar olarak sıralanıyor. Tutuksuz sanıklar ise Ahmet İrem, Ali Hüseyinçelebi, Süleyman Sargın, Osman Nuri Arslan, İhsan Dağı, Osman Nuri Öztürk, Lalezar Sarıibrahimoğlu, Nuriye Ural ve Orhan Kemal Cengiz. İddianamenin hazırlanması için 300 gün bekleyen gazeteciler, hâkim karşısına ilk kez çıktıklarında 419 gündür tutuklu kalmış oldu.

Gazeteciler Anayasal düzeni, TBMM’yi ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs etmekle suçlanıyor. Her birinin bu suçlardan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor. Ayrıca “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamasıyla da ayrı ayrı 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

Gazeteci ve yazarların terör örgütü üyesi ve darbeci olarak suçlanmalarına gerekçe olarak gösterilen kanıtlar ise haberleri, yazıları veya Feza Gazetecilik A.Ş. bünyesinde yöneticilik yapmış olmaları. Özellikle de Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet soruşturması olarak bilinen ‘17-25 Aralık’ hakkında yazdıkları köşe yazıları. Bu yazılar 15 Temmuz darbesi ile de ilişkilendiriliyor.

İddianamede köşe yazılarının ve haberlerin tek başına suç unsuru taşımadığı ancak netice itibariyle darbeyi amaçladığı ileri sürülüyor. Tüm gazeteciler için genel bir ifade kullanılarak şu suçlamalarda bulunuluyor: “Basın ve ifade özgürlüğünün sınırlarını aşarak devlet yetkililerinin ve kurumlarını

Bu haberler de ilginizi çekebilir