Fuat Avni tüyler ürpertici şeyler yazdı yine...
Sosyal medyada gizli bir hesap var biliyorsunuz. Fuat Avni adını kullanıyor. Kimdir, nedir, kime, neye hizmet eder diye çok tartışıldı.
Ama bugüne kadar yazdıklarının, saraydan verdiği haberlerin çoğunun gerçekleştiğine hep birlikte şahit olduk.
Her yazdığında şaşırdık belki ama bu seferki gerçekten mide bulandırıcı bir haberdi...
Çok zamandır her türlü hırsızlığa, yolsuzluğa, istismara duyarsız kalan vatandaş olayın büyüklüğü ve mağdurların küçük yaştaki erkek çocukları olmasından belki tepki verdi.
Özellikle sol medyanın gündemde tutma çabasıyla desek belki daha doğru olacak.
Muhafazakar toplumu ahlaki bir vukuattan dolayı uyandırmaya çalışan ülkenin sol medyasıydı yani...
Hatta aileden sorumlu bakan bile çıkıp utanmadan "bir kere olmuş bir olay" diyerek vakfı korumaya çalıştı, mağdur çocukları ve aileleri korumak yerine...
Elbette vakfın tamamını itham etmek doğru değil. Ancak aşırı savunma hali kamu vicdanını rahatlatmanın aksine tepkileri arttırdı.
İktidar kontrolündeki yargı da Türk yargı tarihinde görülmemiş bir hızla davayı görüp tek celsede zanlıyı mahkum ettirdi ve böylece meseleyi gündemden düşürmeye çalıştı.
Ancak sorumlular belli ki yargılamanın da cezanın da kamu vicdanını tatmin etmediğini gördüler.
Yargılamaya kadarki süreçte suçu her meselede yaptıkları gibi paralel iddiasıyla cemaate yüklemeye çalışmışlardı.
Ama aklın, iz'anın kabul etmediği çok olayda paralel iddiasını kabul eden zihniyetler bile Ensar'daki tecavüz meselesinde paralel yalanını hiç yemedi...
Fuat Avni geçtiğimiz günlerde vicdanları tatmin etmeyen yargılama ve tecavüz olayını kapatmak için cemaate bir kumpas hazırlandığını yazdı...
Evlerde ve yurtlarda kalan kız çocuklarına adı sanı kirli insanlar aracılığı ile çirkin tuzaklar kurulacağı ve bu vesile ile güya cemaatin adını karalayarak kendilerince Ensar'ı temize çıkaracaklarını yazmış...
Keşke o kadar da olmaz diyebilseydik...
Sırf gündem değiştirmek için cumhurbaşkanının kızına suikast yalanı ile manşet attırabilenlerin her şeyi yapabileceğini bilince insan olmaz diyemiyor...
Fuat Avni daha önce de cemaati terör ile PKK ile ilişkili gösterebilmek için cemaat evlerine silah yerleştirileceğini yazmıştı. Yok artık diyenler oldu belki...
Ama hemen ertesinde PKKlıların kaldığı eve Fethullah Gülen'in kitaplarını yerleştirerek, ele geçirilen silahların altına Gülen'in kitaplarını koyup fotoğraflarını ajans aracılığıyla havuz medyasına göndererek gerçekleştirmişlerdi.
Gülen'in Hz Muhammed'in hayatını anlattığı, El Ezher'den bile ödüllü Sonsuz Nur adlı kitabı bile iğrenç kumpaslarına alet ettiler. Bunu yapanların daha aşağısını yapabileceğinden kimsenin şüphesi yok artık...
Şimdilerde kız çocuklarının kaldığı evler ve yurtlara kumpas planlıyorlar...
Katilleri, canileri, tecavüzcüleri kız çocuklarımıza musallat ederek, kumpaslarla karalamaya çalışacaklar...
Sırf makamları uğruna kızlarımıza, onların namusuna bile göz dikebiliyorlar...
Bu kadar da alçalmazlar mı?
Yapabilirler.
Ama izin vermeyelim....
"Zulüm sizdense ben sizden değilim" diye haykıralım...
Günlük siyasetleri, makamları için evlatlarımızı kurban etmek istiyorlar...
Kendi evlatlarınıza bakın ve bir daha düşünün...