Fransa'da dört adayın başa baş yarıştığı seçim

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Nisan 21 2017
Fransa'nın başkenti Paris'te garlarda, ana caddelerde, meydanlarda silahlı, çelik yelekli polisler var. Gösterilerin ana merkezi Place de la Republique'te (Cumhuriyet Meydanı) ise, Nice'teki saldırının tekrarlanmasından kaygılanan güvenlik güçleri, meydana araçların girişini engellemek için çevresini büyük sarı beton bloklarla kapatmış.Ülke, olağanüstü halde, olağanüstü güvenlik önlemleriyle Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidiyor.
Fransa'da dört adayın başa baş yarıştığı seçim



Güvenlik önlemleri Paris halkı için sıradanlaşsa da, bu seçimleri öncekilere kıyasla farklı kılan, ikinci tura gidebilecek en az dört favori isim olması.

Fransa siyasetinde geleneksel olarak yarış Sosyalist Parti ve Cumhuriyetçiler arasında geçiyordu.

Ama bu seçimlere ilişkin kamuoyu yoklamalarında, iktidardaki Sosyalist Parti'nin adayı Benoit Hamon beşinci sıraya düşerken, ilk dört sırada aşırı sağcı Ulusal Cephe adayı Marine Le Pen, kendisini merkezde konumlandıran 'En Marche' hareketi lideri Emmanuel Macron, merkez sağda Cumhuriyetçi François Fillon ve son dönem özellikle gençler arasında ilgi gören aşırı sol aday Jean-Luc Melenchon yer alıyor.

Kararsızların oranının da yüzde 20lerde olduğu anlaşılıyor ki bu durum, anketlerde oy farkları yüzde 2 civarında değişen adayların başa baş bir yarış götürdüğüne işaret ediyor.

Seçimlerin ilk turuna bir kaç gün kala Paris'te görüştüğüm birçok kişi de bu belirsizlik ve kararsızlık halinde. Kendilerini temsil eden adayın olmadığı görüşüyle oy vermeyip çekimser kalacakların sayısı da az değil.

Bu kararsızlık ve geçişlerle, Fransa birçoklarına göre tarihinin öngörülmesi en zor ilk tur seçimlerinde gidiyor.

Fransız tarihçi Huguette Meunier Chuvin bu durum için "Normalde iki ya da üç adayın ikinci tura çıkacağı düşünülürdü, en şaşırtıcı olan, ilk defa ikinci tura gidebilecek dört aday var. Bu kadar belirsizlik olması, Fransa için yeni bir şey" diyor.

Bu belirsizliğin sebeplerinden biri, Fransızların geleneksel olarak ilk turda daha ideolojik, 'kalpten' oy verme eğilimleri yerine, bu seçimlerde 'vote utile' yani 'yararlı, kullanışlı oy' vermeye daha meyilli olmaları.

Bu da, 'kalpten' istedikleri adaydan çok, istemedikleri adayın seçilmesine engel olma amaçlı yapılan tercihler.

Helsinki Yurttaşlar Meclisi

Bu haberler de ilginizi çekebilir