İspanya'yı 36 sene diktatörlükle yöneten General Franco'nun ölümünün üzerinden tam 40 sene geçti. 20 Kasım 1975'te ölen Franco'nun mirası halen tartışılmaya devam ediyor.
Demokrasiye geçilmesine rağmen İspanya'da Franco'cu semboller silinmezken, 1936-1939 İç Savaş kurbanlarının acıları ve birçok sorun hasır altı edilmeye devam ediyor.
General Franco'nun seçilmiş Cumhuriyetçi hükümete karşı, silahlı milliyetçi ayaklanmanın anısına yaptırdığı Şehitler Vadisi, aşırı sağ için önemli bir sembol olmaya devam ediyor.
FAŞOLAR YÜZDE 2 OY ALAMIYOR
"Facha" (faşo) olarak da adlandırılan Franco'cular, seçimlerde yüzde 2 oranında bile oy alamıyor.
İspanyolların çoğunluğu, ülkeyi 36 sene dünyadan tecrit eden Franco'yu günümüz İspanya'sındaki bir çok sorunun kaynağı olarak görüyor.
"BEYAZ ELDİVENLİ YOLSUZ"
Geçtiğimiz aylarda "Caudillo'nun diğer yüzü" adlı bir kitap yayımlayan tarihçi Angel Vinas, 'Lider'in daha 1940 yılında bugünkü parayla 400 milyon Euro serveti olduğunu ortaya koydu.
Angel Vinas, "Franco çok yüksek meblağlarda paraları zimmetine geçirdi. Skandal ve ahlaksız bir biçimde zenginleşti." ifadelerini kullanıyor.
"O kendisini devlet olarak görüyordu. O kanundu, hukukun kaynağıydı ve kanun kendisine karşı gelmiyordu." diyen İspanyol tarihçi, Franco'ya hırsız demek yerine "beyaz eldivenli yolsuz, yolsuzluk yaptıran" tabirini kullanıyor.
İç Savaş'ta "milli dava" için yapılan bağışların bir kısmını zimmetine geçirdiği iddia edilen Franco'nun, Brezilya'nın İspanya'ya yardım diye verdiği 600 tonluk kahveyi de sattığı kaydediliyor.
"Yolsuzluk diktatörlüğün DNA'sında var" diyen tarihçi Vinas, ihale alan şirketlerden Franco'ya "hediyeler" geldiğini ve Bakanlar Kurulu ve yöneticilerin de bundan pay aldığını ifade ediyor. CİHAN