Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 400 milletvekili alamayanların, yüzlerce gencin canını aldığını söyledi.

Partisinin Bağcılar Yenimahalle Seçim Bürosu açılışına katılan Yüksekdağ, ardından Ahmet Kabaklı Caddesi'nde kendisini bekleyen partililere hitap etti. Türkiye halklarının tek bir neden için savaş ve ölümle karşı karşıya bırakıldığını söyleyen Yüksekdağ, "Bu savaşın ve bizlerin 1 Kasım'da istemediğimiz o seçimlere gitmemizin tek bir müsebbibi vardır. Saray'ın başkanlık hevesi, başkanlık hülyası. 400 vekil alamadıkları için yüzlerce gencimizin canını aldılar. Başkanlık ilan edip diktatörlük kuramadıkları için, Türkiye'deki demokrasi umudunu ve mevzilerini kararttılar. 7 Haziran seçimlerinden bu yana kazandığımız her bir demokratik mevziye ve hakka dönük bir savaş ve saldırganlık yürütülüyor." dedi.

HDP'yi yüzde 10'luk barajın altında süründürmeye başaramayanların, savaş altında süründürmeye çalıştığını dile getiren Yüksekdağ, 1 Kasım seçimlerinde daha güçlü kazanacaklarını ifade etti. Parti binaları ve partililere yönelik saldırıların arttığına değinen Yüksekdağ, "Bizim aldığımız her bir oy helaldir. Bizim tırmandığımız her bir merdiven helaldir, haktır. Bizim kazandığımız her bir zafer anamızın sütü kadar helaldir. Biz haram zaferlerin peşinden koşmadık koşmayacağız. Gençlerin çoluğun çocuğun kanı ve canı üzerinden kazanacakları 400 milletvekilinin hayrını görebilirler mi sanıyorsunuz? Bu haram kazancın hayrını görebilirler mi? Elde edecekleri böyle bir savaş ve zulüm üzerinden bir seçim kazanacaklarını hayal ediyor olabilirler. Bu seçimi kazanmak için her türlü çılgınlığı yapıyor olabilirler. Ama böyle bir seçimi kazansalar bile, tarihte kaybeden olacaklar. Tarih onları mahkum edecek ve bizler 1 Kasım seçimlerinde onlara böyle haram kazancı nasip etmeyeceğiz, Allah da nasip etmesin." diye konuştu.

İNSANLIK BİR PANZERİN ARKASINA BAĞLANIP SÜRÜKLENİYOR

Yüksekdağ, sözlerine şöyle devam etti: "Çok ağır ve zor günler içerisinden geçiyoruz. İnsanlığın ayaklar altına alındığı günlerden geçiyoruz. Bizler büyük insanlık büyük barış derken, insanlık değerlerini yaşamın ve siyasetin merkezine yerleştirmeye çalışırken Şırnak'ta insanlık bir panzerin arkasına bağlanıp sürükleniyor. Lanet olsun insanlığımızı sürükleyenlere. Onlar bizim direncimizi değil, kendi insanlıklarını yerlerde süründürüyorlar. Kendi insanlıklarından kalan parçaları ayaklar altına alıp çiğniyorlar. Ölümlerle yarattıkları dehşetle halkımızın üzerine korku salmaya çalışanlara sesleniyorum: Sizin korkunuzu hiçbir silah saklayamaz. Siz o kadar korkmuş, o kadar cesaretsizleşmişsiniz ki, insanlık değerlerinizi yerlerde süründürecek kadar en aşağılık, en ahlaksız saldırılardan medet umacak kadar bir çaresizlik içerisinde kıvranıyorsunuz."

Konuşmasının ardından bölge milletvekili adayları ve partililerle fotoğraf çektiren Yüksekdağ, daha sonra bölgeden ayrıldı. CİHAN