Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, swap tartışmalarına dair, "Fed’in Covid-19 krizi kapsamında swap hattı açtığı ülkelere baktığımızda 2007 krizi sırasında oluşturulan listenin tıpatıp aynısı olduğunu görüyoruz. Covid-19 krizi sonrası gelişmelere bakılarak bu listenin tekrar gözden geçirilmesi ya da genişletilmesi bugüne kadar sözk onusu olmamış. Bu açıdan değerlendirdiğimizde Fed’in Türkiye’ye, ya da eski listede olmayan herhangi bir ülkeye swap hattı açması pek de muhtemel görülmüyor." dedi.
SWAP OLSA DA TÜRKİYE'NİN KRİZİNE ÇARE OLMAZ
Yetkin Report'ta yayımlanan yazısında Demiralp, "TL’deki değer kaybı devam ederken bir kez daha ABD Merkez Bankası Fed ile bir swap anlaşması tartışmaları gündemde. Swap anlaşmaları yapıldıkları merkez bankasının para birimi ile bizim paramız arasında bir takas imkânı sağlıyor. Fed’in yaptığı swap anlaşmaları yaklaşık üç ay sürüyor. Anlaşmanın başında diyelim 10 milyar dolar borç alacaksanız ve Dolar/TL kuru 7 TL ise Fed’e 70 milyar TL yatırıyorsunuz. Üç ayın sonunda ise 10 milyar doları faiziyle birlikte Fed’e geri ödeyip karşılığında TL’nizi geri alıyorsunuz. Dolayısıyla kriz döneminde döviz sıkıntısı çeken ülkeler açısından bu tür bir imkân geçici de olsa bir rahatlama sağlıyor. Peki Fed’in bize böyle bir hat açması söz konusu olabilir mi?" düşüncesini dile getirdi.
SEBEPLERİ ESKİYE DAYANIYOR
Demiralp, "Görünen o ki Fed hangi ülkelere swap hattı açacağı kararını on sene önce belirlemiş ve bu listede güncel gelişmelere göre bir pazarlık ya da güncelleme yapması söz konusu değil. O nedenle Barkin’in açıklamalarını son dönemdeki Türkiye-ABD ilişkilerindeki gelgitlerin bir yansıması olarak değil daha eskilerden gelen sebeplerin bir sonucu olarak görmek lazım. Şayet Fed swap hattı açtığı ülkelere yenilerini ekler ve Türkiye’yi halen bu listenin dışında tutarsa o zaman hikaye değişebilir ve Barkin’in sözlerini tekrar değerlendirmek gerekir." ifadesini kullandı.